İbibik

Adnan Özkafa

Bir türkümüz var:

“Kara gözlüm efkarlanma gül gayri

İbibikler öter ötmez ordayım

Mektubunda diyorsun ki gel gayri

Sütler kaymak tutar tutmaz ordayım…” diye devam eder.

Türkünün sözleri geçenlerde vefat eden Karaman’lı hemşehrimiz Bekir Sıtkı Erdoğan’a ait. Bir askerin gurbet ellerden sevgilisine yazdığı içli bir mektubu anlatıyor. Yine bir-iki sene önce dünyasını değiştiren Neşet Ertaş da içli içli söyler, asker ailelerini ağlatırdı.

Tabi türkülerimize konu olan bu “İbibik” kuşu aynı zamanda Kur’an-ı Kerim’de de geçen mübarek bir kuş. Neml suresinde “Hüdhüd” kuşu olarak geçiyor ki Türkçesi “İbibik” bir başka ifadeyle “Çavuş kuşu” demek. Hz. Süleyman’la bağlantısından dolayı “Mürg-ü Süleyman” yani “Süleyman Kuşu” da deniyor.

Malum Hz. Süleyman hayvanlara, cinlere, rüzgara hükmeden bir “Sultan” idi. Hem peygamber, hem de devlet başkanı. Bir gün insan, cin ve kuşlardan oluşan ordusunu hazırlayıp da İbibiği göremeyince kızıyor. Çünkü İbibik keskin gözleri ile yer altında veya yer üstünde nerede su kaynakları varsa onu Hz. Süleyman’a haber veriyor. Ordu da bu sayede su sıkıntısı çekmiyor.

Süleyman (AS)’ın gazablanması üzerine biraz sonra Hüdhüd telaşla geliyor ve geç kalış sebebini açıklıyor:

“Efendim, ben Sebe ülkesinde idim ve orada insanların Allah’ı bırakıp da güneşe secde ettiklerini gördüm, hayret ettim. İnsanlar yeri göğü ve kendilerini yaratan Allah’ı bırakıp da nasıl bir başka varlığa, kendileri gibi yaratılan bir mahluka secde ederler diye hayret ettim…” diyor.

Biz bir adamın garip işlerini görürsek, onu küçümsemek için “kuş akıllı” veya “kuş beyinli” deriz. Bırakın eski devirleri, şimdi bile Allah’tan başkasına eğilen, ona secde eden pek çok gafili görünce bu insanlar mı “kuş beyinli” yoksa Allah’tan başkasına secde etmeyi kabullenemeyen İbibik mi daha akıllı insan sormadan edemiyor.

İbibiğin daha başka enteresan özellikleri de var. Mesela eşi öldüğü zaman ona vefasından, sadakatinden dolayı ikinci bir eşle beraber olmuyormuş. Annesi ve babasına karşı çok itaatkar ve hürmetli olup, onlardan biri ölünce cesedini ortalık yerde bırakmıyor, başının üzerinde taşıyarak tenha bir yerde onu defnediyormuş. Bazı ehl-i hikmet diyor ki: Allah, ana-babasına saygısından dolayı onun kafasına diğer kuşlarda olmayan çok güzel renkli tüylerden bir taç giydirmiş.

Peygamber Efendimiz de 4 hayvanın öldürülmesini yasaklamış. Bunlar arı, karınca, ibibik ve ağaçkakan kuşu.

Şimdi bana sorabilirsiniz. Bu İbibik konusu da nerden çıktı? Bu soruya bir değil iki tane cevap veriyim:

•        Ayet ve hadislerde geçen her şey bizim de gündemimizde olmalıdır.

•        Allah Kur’an-ı Kerim’de arıdan, sivrisinekten, ibibikten, örümcekten… bahsedince bazı müşrikler bunun sebeb ve hikmetini anlayamamışlar. Bunun üzerine Rabbimiz yeni bir ayet göndererek “Allah bu misalleri anlatmaktan haya etmez. Mümin kişi bundan ibret ve ders çıkarır. İnkarcı da Allah bunları niye anlattı diye bocalar durur…” (Bakara 26’nın özet meali) buyurmuştur.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.