Saadet Partisi Konya İl Başkanı Hüseyin Saydam, Kanal 42’de gerçekleşen Reaksiyon programında Muhammet Okur’un sorularını yanıtladı. Güncel konuların işlendiği programda önemli konulara değinildi. İktidarın bugüne kadar problemleri çözerek değil, büyüterek geldiğini vurgulayan Saydam, “Bugün yirmi yıllık bir iktidar var. Ülke olarak çok krizler atlattık. Birçok problemlerin içinden çıktık. Ama bu problemler mevcut yönetimle çözülmüyor, tam aksine büyüyor” ifadelerine yer verdi. Belediyelerin karla mücadelesine yönelik bir soruyu da yanıtlayan Hüseyin Saydam, “Belediyelerin büyükşehir yasasından sonra her noktaya yetişmesi mümkün değil. Bu manada belediyelerin eksik hizmetlerine şahit oluyoruz. Karla mücadele belli noktalarda güzel fakat çoğu noktada yetersiz. Ben bu konuda belediyeye de üzülüyorum. Bu durumdan onlar da rahatsız” dedi.
BÜYÜKŞEHİR YASASI PROBLEMLER DOĞURDU
Büyükşehir yasasının meydana getirdiği olumsuzluklara değinen Saydam, “Büyükşehir yasası şu anda büyük bir probleme dönüştü. İktidar bir şeyi daha hızlı çözeceğiz derken şu anda daha çok problemlerle karşı karşıya. Biz biliyoruz ki bu durumdan ötürü iktidarın büyükşehir belediye başkanları bile sıkıntıda. Yetişemiyorlar. Bu duruma Konya özelinde bakacak olursak kendi yaşadıklarımızı, gördüklerimizi biliyoruz. Bugün Konya Büyükşehir Belediyesi her yere yetişebilmiş mi? Hayır. Bir belediyenin şehrin her noktasına yetişmesi çok zor. En ücra köylerden, mahallelerden bahsediyoruz. Aslında ben burada belediye başkanlarımıza da üzülüyorum. Diğer illeri de biliyoruz, takip ediyoruz. Fakat Konya bu konuda farklı. Konya çok büyük bir il. Türkiye'nin yüz ölçümü açısından en büyük iliyiz. Mesela bugün Çeltik’e bizim büyükşehir belediye başkanımızın yetişebilmesi olanaksız. Büyükşehirin Halkapınar'a, Taşkent'e yetişmesi çok zor. Bizim en uzak, sınır ilçelerimiz bunlar. Kaldı ki biz daha şehir merkezindeki problemlerimizi çözemiyoruz. Kar yağışı ile birlikte yollar kapandı. Belediye kimi yerleri temizledi ama kimi yerler temizlenmedi. Birçok sokak arası, mahalle arası var yağan kar olduğu gibi duruyor. Büyükşehir Belediyesi her yere yetişemez derken bunları göz önünde bulunduruyoruz.
ÇÖZÜMSÜZLÜĞÜN SEBEBİ İHMÂLKARLIK
İktidarın bugüne kadar ülkeyi ihmalkârlıklara kurban verdiğini kaydeden Saydam, “Doksanlı yıllarda duyardık yollarının ulaşıma kapandığı haberlerini. Bugün yıl olmuş 2022 halen benzer olaylarla karşı karşıya geliyoruz. Kaldı ki bugün toplumun kimi kesimlerinde genel bir anlayış var. Sanki iktidar partisi yokken şu an sahip olduğumuz hiçbir şeyimiz yoktu. Bugün oluşturulan böyle bir algı tamamı ile içi boş bir algı. Ben kendi anlayışımla alakalı söylüyorum. Hangi çağda yaşıyoruz? Ben şunu da sormak istiyorum, mevcut bu kadar çözümsüzlüğün sebebi bugün imkânsızlık mı yoksa ihmalkârlık mı? Elbette ihmalkârlık. Geldiğimiz bu süreçte imkânsızlığın olduğunu düşünmüyorum. Öyle ki şu anda vatandaşa uygulanan vergiler, toplanan paralar korkunç miktarda. Yönetime doğru akan ciddi bir gelir var evet ama görüyoruz ki bu gelirler doğru kullanılmıyor. Bu yüzden bugün çektiğimiz sıkıntıların hepsini çekiyoruz. Ülkemizin çok büyük imkânları var. Bugün devlet gelirleri de geçmişten daha iyi durumda. Fakat bunlar yerinde, zamanında kullanılmıyor” şeklinde konuştu. Elektriğe, doğalgaza gelen zamların ekonominin yanlış yönetildiğinden ötürü olduğunu da ifade eden Hüseyin Saydam, “Bugün elektriğe gelen zamlar, akaryakıta gelen zamlar yanlış yönetilen ekonominin bir sonucudur. Mesela şu anda elektrik özelleştirildikten sonra biz elektriği birim fiyatına alacakken altı kat fazlasına alıyoruz” açıklamalarında bulundu.
PROBLEMLER BAŞKA PROBLEMLERLE ÇÖZÜLMEYE ÇALIŞILIYOR
İktidarın bugüne kadar problemleri çözerek değil, büyüterek geldiğini vurgulayan Saydam, “Bugün yirmi yıllık bir iktidar var. Ülke olarak çok krizler atlattık. Birçok problemlerin içinden çıktık. Ama bu problemler mevcut yönetimle çözülmüyor, tam aksine büyüyor. Öyle ki iktidar, mevcut problemi başka bir problem meydana getirerek çözmenin derdinde. Bu şekilde de toplumda bir öğrenilmiş çaresizlik oluştu. İnsanlar artık başkası gelse de aynını yapar demeye başladı. Bizi en çok endişeye sevk eden mesele de bu. Milli görüş iktidarında biz Türkiye'nin probleminin tamamını çözeriz. Ekonomiye kalıcı çözümler getiririz. Bu konuda toplumun da bize güvenmesi gerek. Seksen altı milyon insanımız var. Bereketli topraklara sahibiz. Bu açıdan bütün bunları üst üste koyduğunuz zaman Türkiye'nin altından kalkamayacak problemi yoktur. Bugün Türkiye'nin tek problemi vardır o da Türkiye'nin yönetilememe problemidir. Türkiye bugün yönetilemiyor. Bu saatten sonra vatandaşımızın da doğru bir karar vermesi gerekiyor” ifadelerine yer verdi.
HEDEFLER 2023’E YETİŞMEYECEK
Mevcut iktidarın halen toplumu gelecek zamanlı ifadelerle oyaladığını vurgulayan Hüseyin Saydam, “Bugün baktığımız zaman iktidar çevresi halen gelecek zamanlı ifadalar kullanıyor. Dillerinde halen yapacağız, edeceğiz söylemleri. Bu sözler 20 yıllık bir iktidarın sözleri olmamalı. 2023 hedefi konuldu biliyorsunuz. 2023 yılına kadar o kadar çok hedef kondu ki bu hedefin 2024’e uzayacağını zannediyorum. Bugün ortada ciddi bir yoğunluk ve yorgunluk oluştu. Ülkede aynı zamanda bir karmaşa, bir kaos hakim. Öyle ki bugün yeri otomobil üretimi gündemde. Küçük bir fabrikada sadece montajı yapılan bu otomobilin yüzde kaçı yerli bunu da bilmiyoruz. Montaj fabrikası kuruluyor şu anda. Yani yerli dediğiniz şey montaj sanayiyse Türkiye'de bu yeni değil. Daha önce de başka firmaların araçları üretiliyordu” dedi.
VATANDAŞ ARACINA BİNEMEZ OLDU
Son olarak zamlardan da bahseden Hüseyin Saydam, şunları kaydetti: “Akaryakıt zamları bugün öyle bir hal aldı ki insanlar araçlarına binemez oldu. Elektrik, doğalğaz zamları da vatandaş için büyük bir külfet. Hepimiz sosyal medyada takip ediyoruz. İnsanlar faturalarını paylaşıyor. Hani iktidar sürekli yol yaptık der. Evet, yaptılar ama gidemediğimiz yolları yaptılar. Şehir içi ulaşımımız bile ciddi manada bize yük getirmeye başladı. Canımızı acıtmaya başladı. Hele hele şimdi kış mevsimindeyiz. Hükümet kendi ayağına da bu manada kurşun sıkıyor.”
EYYÜB KARAKUZU