Şeyhülislam ve Müftilenam -28-
Ahi zade Muhammed Efendi’nin oğludur. Doğum tarihi 980’dir. Hoca Sadettin Efendiden stajyer olmuştur (H. 997). Hüseyin Efendi, ilk evvel kırk akçe ile Papaz oğlu medresesine, ondan sonra Dâru’lhadisine (H.1011), Bursa medresesine (H.1013) nail oldu. Az bir zaman zarfında (H.1014) İstanbul kadılığına nail olan Hüseyin Efendi bir sene sonra azledildi.
1017’de tekrar İstanbul kadısı oldu. Bir sene kadar bu vazifeyi ifa ederek ayrıldı. H. 1020’ de Anadolu kazaskeri, H. 1021’de ayrıldı. H.1023’de üçüncü defa olarak İstanbul kadısı oldu. H.1014’de tekaüt, H.1025’de tekrar Anadolu kazaskeri, H.1027’de emekli, H.1032’de Rum ili kazaskeri oldu. O sene tekaüt edilen Hüseyin Efendi, H 1035’de tekrar Rum ili kazaskerliğini işgal etti (yani bu makama getirildi). H.1037’de tekrar tekaüt edildi.1039’da Gelibolu’ya tayin olundu.H1041’de üçüncü defa Rum ili Kazaskeri oldu. O sene vefatı şüyu buldu ise de gerçek olmadığı anlaşılması üzerine makamında bırakıldı. H.1040’da Sipahi isyanının kanlı safhalarını Ahi zade Hüseyin Efendi gördü. O zaman Şeyhülislam Yahya Efendi idi. İsyanın bastırılması üzerine Yahya Efendi azlolunduğu zaman yerine Hüseyin Efendi meşihat makamını kazandı.
Kösem Sultan’ın nüfusu ve saltanatı Hüseyin Efendi’nin başına felaket getirdi. Sultan Murat seferde iken valide Sultan’a bir tezkere göndermiş; bu tezkere düşmanları tarafından Sultan Murat’a tertip-i fesat suretinde anlatıldı. Tezkere Bursa’ya IV. Murat’a gönderildi. IV. Murat süratle İstanbul’a geldi. Hüseyin Efendi ile oğlunu bir gemiye bindirip Kıbrıs adasına sürgün etti; fakat yine hırsını alamadı, arkasından Bostancıbaşı’yı gönderdi. Yedi kale açıklarında Hüseyin Efendi’nin içinde olduğu gemi durduruldu. Ahi zade Ayastefanos civarında bir yeniçerinin hanesinde boğduruldu, cesedi oraya gömüldü.
Hüseyin Efendi’nin Hüdayi mahlasıyla şiirleri vardır. Fetva müddeti iki aydır. İstanbul’da bir medresesi mevcuttur. (İstanbul'un en eski semtlerinden biri olan) Balat civarında bir kiliseyi camie tahvil ettirmiştir.
Kaynak
İlmiye Salnamesi, S:446–47
---------------
Not: Bir ay yazıma ara veriyorum, okuyucularıma duyurulur.
Ahi zade Muhammed Efendi’nin oğludur. Doğum tarihi 980’dir. Hoca Sadettin Efendiden stajyer olmuştur (H. 997). Hüseyin Efendi, ilk evvel kırk akçe ile Papaz oğlu medresesine, ondan sonra Dâru’lhadisine (H.1011), Bursa medresesine (H.1013) nail oldu. Az bir zaman zarfında (H.1014) İstanbul kadılığına nail olan Hüseyin Efendi bir sene sonra azledildi.
1017’de tekrar İstanbul kadısı oldu. Bir sene kadar bu vazifeyi ifa ederek ayrıldı. H. 1020’ de Anadolu kazaskeri, H. 1021’de ayrıldı. H.1023’de üçüncü defa olarak İstanbul kadısı oldu. H.1014’de tekaüt, H.1025’de tekrar Anadolu kazaskeri, H.1027’de emekli, H.1032’de Rum ili kazaskeri oldu. O sene tekaüt edilen Hüseyin Efendi, H 1035’de tekrar Rum ili kazaskerliğini işgal etti (yani bu makama getirildi). H.1037’de tekrar tekaüt edildi.1039’da Gelibolu’ya tayin olundu.H1041’de üçüncü defa Rum ili Kazaskeri oldu. O sene vefatı şüyu buldu ise de gerçek olmadığı anlaşılması üzerine makamında bırakıldı. H.1040’da Sipahi isyanının kanlı safhalarını Ahi zade Hüseyin Efendi gördü. O zaman Şeyhülislam Yahya Efendi idi. İsyanın bastırılması üzerine Yahya Efendi azlolunduğu zaman yerine Hüseyin Efendi meşihat makamını kazandı.
Kösem Sultan’ın nüfusu ve saltanatı Hüseyin Efendi’nin başına felaket getirdi. Sultan Murat seferde iken valide Sultan’a bir tezkere göndermiş; bu tezkere düşmanları tarafından Sultan Murat’a tertip-i fesat suretinde anlatıldı. Tezkere Bursa’ya IV. Murat’a gönderildi. IV. Murat süratle İstanbul’a geldi. Hüseyin Efendi ile oğlunu bir gemiye bindirip Kıbrıs adasına sürgün etti; fakat yine hırsını alamadı, arkasından Bostancıbaşı’yı gönderdi. Yedi kale açıklarında Hüseyin Efendi’nin içinde olduğu gemi durduruldu. Ahi zade Ayastefanos civarında bir yeniçerinin hanesinde boğduruldu, cesedi oraya gömüldü.
Hüseyin Efendi’nin Hüdayi mahlasıyla şiirleri vardır. Fetva müddeti iki aydır. İstanbul’da bir medresesi mevcuttur. (İstanbul'un en eski semtlerinden biri olan) Balat civarında bir kiliseyi camie tahvil ettirmiştir.
Kaynak
İlmiye Salnamesi, S:446–47
---------------
Not: Bir ay yazıma ara veriyorum, okuyucularıma duyurulur.