Saadet Partisi (SP) Halkla İlişkiler Başkanlığı Halkla İlişkiler Bölge Toplantısı’nı Konya’da gerçekleştirdi. Konya’nın yanı sıra Niğde, Aksaray ve Karaman il ve ilçe halka ilişkiler başkanlarının katıldığı bölge toplantısında konuşan Halkla İlişkiler Bölge Sorumlusu Hasan Hüseyin Öz, AKP hükümetinin 8 yıllık faaliyetlerini değerlendirdi. Hasan Hüseyin Öz ayrıca yerel yönetimleri de sert bir dille eleştirdi.
HİZMET EDEBİLMEK İÇİN GAYRİMENKUL SATIYORLAR
SP Halkla İlişkiler Bölge Sorumlusu Hasan Hüseyin Öz, Milli Görüş belediyeleri olarak bugünkü belediye başkanlarına borçsuz ve kasasında parası olan bir belediye devrettiklerini, bugün bu belediyelerin müteahhitlere olan borçlarını dahi ödemekte zorlandıklarını söyledi. Belediye hizmetlerini yürütebilmek için Konya Büyükşehir Belediyesi’nin elinde bulundurduğu gayrimenkulları sattığını ifade eden Hasan Hüseyin Öz, “Belediyenin sattığı arsaların altından pis kokular geliyor. Örneğin, Sille Yolu’nda Dedeman Otel’in karşısında bulunan eski Asfalt Şantiyesi’nin arsası, bir firmaya 5,5 milyon liraya belediye tarafından satıldı. Alan firma, sadece 4 gün sonra başka bir firmaya 13,5 milyon lira karşılığında başka bir firmaya burayı devretti. Arada 8 milyon lira gibi büyük bir fark var. Bu normal bir şey olabilir mi? Burada bir adaletsizlik görüyorum ve yetkilileri göreve davet ediyorum” diye konuştu. SP Halkla İlişkiler Bölge Sorumlusu Öz, belediyelerin Milli Görüş’e emanet edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
ALTIN YUMURTLAYAN TAVUKLAR VERİLİYOR
8 yıllık AKP iktidarının yaptığı faaliyetleri de değerlendiren Hasan Hüseyin Öz, özelleştirmelerle ülkenin altın yumurtlayan tavuklarının küresel sermayeye verildiğini dile getirdi. Küresel güçlerin, tek bir kurşun dahi sıkmadan ülkenin en önemli değerlerine el koyabildiğini vurgulayan Hasan Hüseyin Öz, “Saddam Hüseyin de zamanında özelleştirme yapsaydı, bugün Amerika’da mahkum olmayacaktı. Kurşun sıkılmadan petrol kuyuları küresel sermayenin eline geçecekti” dedi. AKP’nin 8 yıllık iktidarında ülkenin en kıymetli varlıklarını küresel sermayeye verdiğini söyleyen Hasan Hüseyin Öz, “Bankaların yüzde 57’si, borsanın yüzde 74’ü yabancıların elinde. Bu 8 yılda iç ve dış borç azalmamış, artmış. Dış ticaret açıcı tarihimizin en yüksek rakamına ulaşmış. Protesto edilen senetler artmış, vergi mükellefi sayısı azalmış. 120 bin kredi kartı sahibi borcunu ödeyemez hale gelmiş. Çiftçi, işçi, memur ve emeklinin durumu aşikar. İşin sosyal boyutuna bakıldığında ise boşanma oranının yüzde 80 arttığı görülüyor. Başörtüsü zulmü ve meslek liselilere uygulanan katsayı adaletsizliği halen devam ediyor. Hükümetin karnesi çok zayıf” diye konuştu.
TARİHİMİZDE İLK DEFA GÜÇLÜNÜN YANINDAYIZ
Hükümetin yaptığı en büyük yanlışın ise, 1 Mart tezkeresine rağmen, Irak’ı işgal eden Amerika’nın yanında yer alması olduğunu kaydeden Öz, “Türkiye’nin bu olayda affedilemez büyüklükte hatası var. Tarih boyunca zulmedenlerin karşısında duran, güçlüyü değil haklıyı destekleyen Türkiye, Amerika’nın Irak’ı işgalinde ilk defa güçlünün yanında yer aldı. Tüm İslam ülkeleri Amerika’ya kapılarını kapatırken, savaş uçaklarının ülkelerinin hava sahasından geçmesine izin vermezken, Türkiye bırakın hava sahasını, İncirlik Hava Üssü’ne varıncaya kadar açarak, Amerika’yı destekledi. Türkiye bu Amerika’ya bu desteği sağlamasaydı, bugün Irak işgal edilmiş olmazdı” dedi. Hasan Hüseyin Öz, çözümün tüm dünya için medeniyet projesi hazırlayan Saadet Partisi’nde olduğunu sözlerine ekledi.
RASİM ATALAY