Uygulanan yanlış tarım politikaları sebebi ile Türkiye'nin üretim potansiyeli her geçen yıl düşüyor. Çoğu alanda olduğu gibi özellikle çok stratejik bir öneme sahip tarım sektöründe de ısrarla hatalı adımlar atılıyor. Çiftçi, üretime küstürülürken, ekili tarım arazilerinin oranında da ciddi oranda düşüşler gözüküyor. Üretimin azalması ile birlikte yine “ithalatçı” zihniyete gün doğuyor. Çiftçinin gübre, mazot ve elektrik fiyatlarındaki artış belini bükerken; ürettiklerinin de artık eskisi gibi para etmemesi çiftçiyi üretimden hali ile uzaklaştırıyor. Yerli üretim azaldıkça, ülkeye giren ithal ürünlerin sayısı ve oranı da sürekli artıyor. Türkiye’de 2017-2018 Ekim sezonunda buğday alanlarının daha çok İç Anadolu Bölgesi’nde olmak üzere, daha önceki yılın rakamlarından yüzde 8-10 dolayında bir azalma olacağı tahmin ediliyordu. Beklenilen oldu ve buğday ekimi yüzde 10 civarında azaldı.
HER ÜRÜNDE ÜRETİM DÜŞÜKLÜĞÜ!
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)'in Türkiye 2018 bitkisel üretim oranları, üretimin ne denli azaldığının en bariz örneklerinden biri oldu. Türkiye'nin tahıl üretimi 4 milyon ton azaldı. 2018 yılı bitkisel üretim değişikliği ise şöyle oldu: “Buğday üretimi yüzde 7 ile yüzde 10 arasında azaldı. Kırmızı Mercimek üretimi yüzde 22 buçuk düştü. Bir zamanların en pahalı ürünleri arasında yer alan patates üretimi yüzde 5,2 oranında azaldı. Suriye'nin en sıkıntılı dönemlerinde bile Suriye'den Türkiye'ye patatesin ithal edilmiş olması da yine patates üretiminin azalışının son zamanlardaki en bariz örneği oldu. Türkiye'nin tütün üretimi de TÜİK verilerine göre yüzde 14,4 azaldı. Şeker Pancarı üretimi yüzde 10,6, çeşitli sebzelerin üretimi de yine yüzde 2,6 oranında düşüşe geçti. Bu rakamlar TÜİK'in 2018 yılı verileri arasında yer aldı.
2019 YILI DAHA SIKINTILI OLACAK
Karapınar Ziraat Odası Başkanı Durmuş Üner, bitkisel üretim ve bakliyat oranlarındaki düşüşün beklenilen bir sonuç olduğunu ifade etti. 2019 yılında ise sıkıntının katlanarak artacağını ve üretim oranlarındaki makasın ise geçmiş yıllara oranla daha da açılacağını üzülerek ifade eden Başkan Üner, daha sonra şunları kaydetti: “Ülke olarak hububat üretiminde yine darbe yiyeceğiz. Çiftçiye yeterince destek verilmiyor. Son zamlar ile birlikte kısa süre içerisinde çiftçinin kullandığı enerjiye yüzde 58 civarında zam geldi. Gübre fiyatları... Bu da zaten başlı başına bir sıkıntı. Girdi maliyetleri yükselirken, çiftçinin ektiği ürün de yeterince para etmedi. Hayvancılık sektöründe de sıkıntılar yaşanıyor. Buğday para etmeyince çiftçi mecburi olarak arpaya yönelmek zorunda kaldı. Çünkü arpanın kâr marjı buğdaya göre daha iyi. Yine söylüyorum, hızla Türkiye'nin buğday ekim alanları azalıyor. Son 15 yılda 1 buçuk milyon hektar alan daralması oldu. 2019 yılında bu makas daha da açılacak. Türkiye'nin tahıl ambarı Konya. Üretimin yüzde 11-12'si buradan temin ediliyor. Konya'da da durum aynı. Üretim alanları daralıyor. 2019 sıkıntılı geçecek.”
EMRE ÖZGÜL