Asya’nın finans merkezi Hong Kong’da devam eden gösteriler, dünyanın gündemine otururken, adanın geleceğinin protestolardan nasıl etkileneceği ise merak ediliyor.
İngiltere’den 1997 yılında Çin’e geri verilen ve o tarihten bu yana yaşanan en büyük protestolara neden olan Çin’in seçimlere müdahalesi ise Batı ülkelerinin endişesine neden oluyor.
Çin’in, Hong Kong’daki seçimlere müdahalesini protesto eden on binlerce kişiye polis müdahale etti. Polisin aşırı güç kullanması kınandı. 80’e yakın kişinin gözaltına alındığı 7 milyonluk adada ulaşım, finans ve eğitim hizmetleri aksıyor. Çok sayıda uluslararası şirketlerin bulunduğu Admiralty semtinde 20 bin kişi, yaklaşık 1 kilometre uzayan kabalıkla yolları kapadı. Wanchai ve ortabatı bölgesindeki bütün okullar kapandı. Gösterilerde 12’si güvenlik görevlisi olmak üzere 41 kişi yaralandı. Polis, dün geceki müdahalelerde 87 kez biber gazı kullandığını açıkladı. Göstericiler sokakları işgal etmeye devam ediyor.
ABD VE İNGİLTERE ENDİŞELİ
ABD ve İngiltere, Hong Kong’da devam eden ve giderek büyüyen protestolarıyla ilgili açıklama yaptı.
İngiltere Dışişleri Bakanlığı, "Hong Kongluların yasalar çerçevesinde gösteri düzenleme hakları engellenmemeli.’’ dedi ve Hong Kong’daki olaylardan endişe duyduğu ve olayları yakından takip ettiğini açıkladı. Bakanlık, İngiltere-Çin Ortak Deklarasyonu’nda olduğu gibi Hong Kong'un refah ve güvenliğinin, aralarında gösteri özgürlüğünün de olduğu temel hak ve özgürlükler tarafından desteklendiğini ve bunun İngiltere'nin uzun süredir devam eden pozisyonu olduğunu bildirdi.
Hong Kong 1997’den önceki valisi Chris Patten, geçen ay "İngiltere için, Hong Kong vatandaşlarını ilgilendiren gelişmeler hakkında fikrini söylemek bir görevdir" demişti.
ABD’nin Hong Kong’daki konsolosluğu da Hong Kong’un iyi kurulmuş geleneğini ve dünyaca kabul görmüş barışçıl toplanma, basın ve ifade özgürlükleri koruyan "Temel Yasa’yı şiddetle desteklediklerini bildirdi. Tüm tarafları sakin olmaya çağıran konsolosluk açıklamasında, ‘’Hong Kong’un siyasi gelişimiyle ilgili tartışmada hiç bir tarafı tutmuyoruz ve buna karışan her hangi bir kişi yada grubu desteklemiyoruz.’’ denildi.
ÇİN TEPKİLİ
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Chunying ise Pekin’deki olağan basın toplantısında yaptığı konuşmada, ‘’Hong Kong çok net olarak bizim iç işimiz. Herhangi bir yabancı ülkenin her türlü metodu kullanarak iç işlerimize karışmasına kararlılıkla karşıyız.’’ dedi.
Çin, yabancı ülkelerin içişlerine müdahalesine karşı çıkıyor ve Hong Kong’daki protestoların yasal olmadığını savunuyor. Bu arada Çin’deki sosyal medyada da Hong Kong’la ilgili gösteri haberleri ile mobil fotoğraf uygulaması Instagram bloklanmış durumda.
BORSA DÜŞTÜ, GÖSTERİLERİN BÖLGE EKONOMİSİNE ZARARI ENDİŞESİ
Tokyo'dan sonra Asya'daki ikinci, dünyanın da altıncı büyük borsasına sahip Hong Kong borsası, gösterilerden nasibini aldı. Bu sabah normal açılan Hong Kong Hang Seng Endeksi 278 puan düştü.
Gösteriler nedeniyle 17 banka, gösterilerin yoğun olduğu metropolün merkezindeki 29 işlem yerinin kapatılmasına karar verdi. Çin medyasına göre, Hong Kong’daki bazı çevreler, protestoları eleştirdi. Ancak bunlardan Hong Kong Çinli İmalatçılar Federasyonu’nun açıklamasında bir nokta dikkat çekti. Federasyon, eylemlerinin devam etmesi halinde, Hong Kong'un uluslararası imajının zedeleneceği ve bu durumun, yabancı işletmelerin güvenini sarsacağı; Hong Kong'a yatırım yapma eğilimini azaltacağı ve bölge ekonomisine paha biçilmez zarar getireceği uyarısında bulundu. Yapılan yorumlarda, protestoların devam etmesi halinde, herhangi bir sermaye kontrolü dayatmayan Hong Kong’da yabancı sermayenin kaçma ihtimaline dikkat çekiliyor.
Bu arada Hong Kong yönetimi, gösteriler nedeniyle kamu ulaşımı ve güvenliği dikkate alınarak, Çin’in Cumhuriyet Bayramı olan 1 Ekim’de Victoria Harbor’da 20,00’da yapılması planlanan havai fişek gösterilerinin iptal edildiğini duyurdu.
CİHAN