Normalliğin anormal, anormalliğin ise normalleştiği bir dönemden geçiyoruz. Öyle acayiplikler yaşıyoruz ki, kırk yıl düşünsek aklımıza gelmez dediğimiz hadiseler peş peşe geliyor...
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan İsrail Cumhurbaşkanı İzaac Herzog'u iki ülkenin! yakınlaşması amacıyla Türkiye'ye davet etmişti. Herzog da bu davete icabet etmiş ve çeşitli temaslarda! Bulunmak üzere Türkiye'ye gelmişti. Sayın Cumhurbaşkanı 2009 yılında Davos'ta ''One Munite'' dediği İsrail'e(gerçi daha sonra ''Ben onu moderatöre söylemiştim'' demiş olsa da) zeytin dalı uzatmış oldu. Mamafih Zeytin dalı uzatmak deyimi kavganın son bulmasına yönelik bir adım olarak ifade edilir. Maden kanunundan sonra zeytin dalı bulabildiler mi bilmiyorum! Umarım Gargat dalı uzatmamışlardır. Her ne kadar ''ilişkilerin yumuşaması için bu davet yapıldı'' deniliyor olsa da esasında Türkiye ile İsrail ilişkileri o kadar kötü değildi. Mesela Türkiye 2016 yılında NATO'daki İsrail vetosunu kaldırdı. NATO, İsrail'in temsilcilik açma isteğine müspet yönde cevap verdi ve öylece dönemin İsrail başkanı Binyamin Netanyahu bu girişime "İsrail'in güvenliği için çok önemli adım" açıklamasını yaptı. Sadece bu kadarla kalsa iyi Türkiye bir adım daha atarak Mavi Marmara davasından vazgeçti. Bilindiği gibi Mavi Marmara gemisi 31 Mayıs 2010 yılında İsrail tarafından uluslararası sularda saldırıya uğramış ve 9'u gemide biri Türkiye'de 10 şehid vermiştik. Bu terör saldırısı sonrasında İsrail aleyhine davalar açılmaya başladı. O zaman İHH'nın avukatı olan bir arkadaşımız İsrail'in ilk defa uluslararası bir mahkemede yargılanacağı ve suçlu bulunacağını söylemişti. Ancak Türk ve İsrailli yetkililer arasında yapılan pazarlıklar neticesinde 28 Haziran 2016 yılında anlaşmaya varıldı ve İsrail mağdurlara 21 milyon dolar, şehid olan 10 Türk vatandaşımızın ailelerine eşit miktarda dağıtılmak üzere ödendi. Mavi Marmara mağdurlarının açtığı her davanın tazminatını ise anlaşma sonucu bundan böyle Türkiye ödeyecek. Dahası bu anlaşma ile Türkiye kudüs'ün İsrail'in başkenti olduğunu kabul etmiş oldu. Anlaşma metnine başkentler Türkiye-Ankara, İsrail-Kudüs şeklinde yazılmıştı. Bizler İsrail'i devlet olarak bile görmezken Tel Aviv değil de Kudüs yazılması ve bunun kabul edilerek anlaşmanın imzalanması neyin nesiydi? Görüleceği üzere Türkiye-İsrail arasında ilişkiler o kadar da kötü değilmiş(!)
Herzog'un Türkiye'ye gelmesine Mavi Marmara davasında olduğu gibi yine STK'lardan dişe dokunur bir tepki gelmedi. Ziyaret önceci sözde bir hocanın Saadet Partisi'ne hakaret etmesi ve İran'ı hedef göstermesinin etkisi oldu mu? bilemiyoruz...
Bu ziyareti ülkenin dört bir yanında meydanlarda basın açıklamaları ile kınayan tek parti Saadet Partisi idi. İstisnasız diğer partilerden hiç biri meydanlara çıkmadı. Birkaçı, bir iki STK'nın cılız gösterilerine katılmak dışında maalesef sustular!
Ak Parti yanlısı trollerse Hz. Peygamber'in Yahudilerle yaptığı anlaşmalara dikkat çekerek Müslümanların gazını almaya çalıştılar. Müslüman olan hiç kimse ''Yahudileri asalım, keselim'', ''ticaret yapmayalım'' demiyor ki zaten! 1492'de Endülüs'ün son toprak parçası Gırnata düşünce Yahudiler Osmanlıya sığındılar. Elbette Hz. Peygamber(sav)'de Yahudiler ile anlaşma yaptı. Öncesi sonrası önemli tabi de neyse! Kur'an'da Allah (CC) onları hileye başvuran bir millet olarak tanımlıyor, Müslümanların dikkatli olmasına dikkat çekiyor. Ayrıca kimseye zararı dokunmayan Yahudilere karşı olmak değildir amaç, asıl karşı durulması gereken Siyonistlerdir. Filistin'de yaşayan Neturei Karta olarak bilinen 500 kadar Yahudi aile İsrail'i Siyonizmin kurduğuna inanmakta, devlet olarak kabul etmemekte, tanımamaktadır. İsrail'in Filistin'i işgal ettiğini ve Siyanizmin Yahudiliğe ters olduğunu söylemekteler. Görüldüğü gibi Yahudiler dahi Siyonizme karşı olurken Müslüman Türkiye'nin Herzoh'un ziyareti karşısında sessiz kalınmasını anlamakta zorlanıyoruz. Müslüman Alimler Birliği 2020 yılında BAE ile İsrail arasında ilişkilere yönelik, 200 kadar alimin bulunduğu ortak bir platformda ''İsrail ile normalleşme haram'' yönünde bir fetva yayınlamıştır. Bu durumda Türkiye'de alim kalmamış mıdır? Herzog Ankara'da atlı süvariler ile karşılandı. Türk askerinin eline İsrail şeyisi verildi. Bununla birlikte AGD'li bir grup genç Ankara Protokol Yolundaki İsrail şeylerini indirerek yenine Filistin bayrağı astı ve en azından içimize soğuttular, Allah razı olsun. Peki Herzog bu ziyaret ile İsrail'e ne götürdü? Herzog'un ziyareti ile Türkiye ile İsrail arasında enerji konusunda yapılacak işbirliğine(?) öncelik verileceği ifade edildi. Ayrıca İsrail basını Türkiye'nin, İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde bulunan ve en önemli antik İbranice yazıtlardan biri kabul edilen 2700 yıllık Siloam yazıtını İsrail'e iade etmeyi kabul ettiğini iddia etti. Bu yazıt İsrail'de Kudüs'e inşa edilen tünelin kanıtı olarak gösteriliyor. Tabii bir de Hamas meselesi var ki meselenin detayları muhtemelen ileriki günlerde belli olacak. Hasılı Herzog bu daveti boşuna kabul etmemiş! Ak Parti seçmeni Gazze'de namaz kılacağı hayaliyle yaşarken İsrail ile can ciğer kuzu sarması mı oldu? Erbakan Hoca 41 yıl boyunca Siyonizmi anlattı anlattı anlattı... Sahi kime anlattı? Selam ve dua ile...