Konya Bölgesi Hayvancılık Kooperatifleri Birliği Başkanı Ali Gedikkaya, “Salgın sürecinin ekonomik anlamda her sektörü olumsuz etkilediği bu dönemde üreticilerimize ve çiftçilerimize sahip çıkmalıyız fakat hayvancılık sektöründe yem fiyatlarının son 2 ayda yüzde 20’ye yakın artış göstermesi yetiştiricileri zor durumda bırakmıştır. Fabrika yemlerinin fiyat artışının temelinde protein kaynağını sağlayan ham maddelerin birçoğunun yurt dışı bazlı olmasıdır. Bu artışlar elbet gelecekte de devam edecektir” dedi.
PİLOT PROJELER ÜRETTİK
Konya’da hayvancılığın gelişmesi için pilot projeler ürettiklerini dile getiren Gedikkaya, “Konya ilimizde kayıtlı 51 bin 587 adet büyükbaş hayvancılık işletmesi bulunmakta olup; bu işletmelerden 43 bin 253 adedi süt işletmesidir. Hayvancılık işletmelerinin yaklaşık yüzde 76’sı küçük aile işletmesi olarak tanımlayacağımız 1 ile 20 baş hayvana sahip işletmelerin oluşturduğu gerçeğidir. Çalışmalarımızda; Küçük aile işletmeleri başta olmak üzere sağlıklı rasyonlarla modern hayvan besleme yönteminin yetiştiriciler tarafından kabulü ve uygulanması gerekmektedir. Günlük 15 litre süt verimine kadar (bir laktasyonda 305 günde 3 bin 500 ila 4 bin litre süt verimi) anaç hayvanların kaliteli kaba yem ve kaliteli silaj yem bitkileri ile beslenmesinde süt veriminde yüzde 5 ila 8 oranında, süt bileşenleri (kuru madde, yağ ve protein) yüzde 4 ila 6 oranında arttığı görülmektedir. Rasyon süt maliyetlerinde yüzde 12 ila 18 oranında düştüğü görülmektedir. Bu kaba yem besleme uygulamaları yurt dışında mesela Almanya’da 28 litre süt veriminin altında olan ineklerde uygulanmaktadır. Sadece birkaç kilogram tane yem ve kaba yem (silaj, yonca, kuru ot) ile minimum maliyet, maksimum kazanç elde etmektedirler.
FABRİKA YEMLERİNE MAHKUM OLDUK
Küçük aile işletmelerinde; Hayvancılık yem bitkilerini üretecek tarım arazilerine sahip olmadıkları veya yetersiz olduğu, yem bitkilerinin üretim ve hasatında modern makinelere sahip olmadığı gerçeği, üretilen hayvansal ürünlerin pazarlanmasında yetersizlikler, kolay ulaşabildikleri fabrika yemleri ile hayvan beslemeye mahkûm oldukları görülmüştür. Tarım ve hayvancılık sektöründe ise; Bitkisel ürünleri işleyen sanayi atıklarının hayvan beslemede yeterince kullanılmadığı, sera atıkları başta olmak üzere çöp olarak değerlendirilen atıkların hayvancılık sektöründe değerlendirilmediği, tarımsal Kalkınma Kooperatiflerin sermaye yetersizlikleri sebebi ile çalışma bölgelerinde çalışma alanlarını geliştirecek yatırımlar yapılamadığı görülmüştür. Ayrıca ülkemizde 14,7 milyon hektar çayır ve mera arazisi bulunmaktadır fakat meralarımız erken, ağır ve düzensiz otlatma ile verimli besleyicilik vasıflarını kaybetmişlerdir”
Konya Bölgesi HAYKOOP başkanlığı olarak çözüm önerilerini şu şekilde sıraladı: "1.İlimizdeki üniversitelerdeki Ziraat ve Veteriner Fakültesi Öğretim üyeleri ile sağlıklı rasyonlara göre modern hayvan besleme yönteminde kaliteli kaba yemlerin ve kaliteli silaj yem bitkilerinin kullanımın alışkanlık haline getirilmesi ve bilinçlendirilmesi çalışmalarının yapılabilmesi,
2. Bölgemizin su, toprak ve mekanizasyon varlığına göre birim alandan daha fazla ürün ve az su tüketen yem bitki çeşitliliğinin belirlenmesi ve üretiminin teşvik edilmesi,
3. Meralarımızın ıslah ve amenajman da kuraklığa dayanıklı tohum ve fidelerin belirlenmesi ve çalışmalarda kullanılması canlı rüzgâr perdesi oluşturulması ile toprak ve rüzgâr erozyonun önlenmesi çalışmaların bir bütün olarak yapılabilmesi,
4. Tarımsal Kalkınma Kooperatiflerin KOBI olarak değerlendirilmesi ve devletimizin hibe destek ve teşviklerinden faydalanabilmesi ile tarım ve hayvancılık sektöründe lokal olarak kurumsallaşmış lokomotif temsilcilerin oluşturulması sağlanabilecek olması,
5 Tarımsal üretimde oluşan bitkisel atıkların sıfır atık projesi kapsamında hayvansal üretimde ucuz yem bitkisi kaynakları olarak değerlendirilmesi,
6. Tarımsal Kalkınma Kooperatiflerin küçük aile işletmelerinin yem bitkisi ihtiyaçlarını temini, üretilen ürünlerin tek elden pazarlanması ve yöresel ürünlerin işlenmesi sureti ile ulusal pazara kazandırılması mümkün olabileceği,
7. Âtıl tarım arazilerinin Tarımsal Kalkınma Kooperatiflerine tahsisi ile uygun fiyata ve sürekliliği sağlanan yem bitkilerinin ortaklarına sağlanabilmesi,
8. İlimizde tarım arazi varlığının yüzde 3,9’u yem bitkileri ekim alanı olarak kullanılmaktadır. Bu oran Konya ili için yetersiz kaldığı Yaklaşık yüzde 40-45'lik oranda ihtiyacı karşılayabildiği görülmekte olup, bitkisel üretimde sözleşmeli üretim modeli ile lokal olarak arz-talebin oluşturulması sağlanabileceği olarak belirlediğimiz hedeflerimize yönelik çalışmalarımız ve projelerimiz bulunmaktadır.
Proje kapsamında hedefimiz kaliteli kaba yem kullanımının arttırılması ve fabrika yemlerinin rasyonlardaki oranının azaltılması ile ülke ekonomisine katkı sağlamak ve çiftçilerimizi bilinçlendirerek daha sağlıklı jenerasyonlar yetiştirmektir. Unutmayalım ki ‘Üretmeyen Toplumlar Yok Olmaya Mahkumdur.”
HABER MERKEZİ