Ankara Vakıf Eserleri Müzesi’nde açılan ‘Anadolu Motiflerinin Dili Sergisi’ ‘yüzyıllar boyu sabırla dokunan halıları ve onların hikayelerini günümüze taşıyor. 20 kadın kursiyerin üç yılda ürettiği birebir orijinal halı kopyaları tela üzerine guaj boya kullanılarak yapıldı. Daha önce İzmir ve İstanbul’da da sergilenen eserler, bu alanda ilk olması açısında oldukça önemli. Sergi halı deyince durup düşünmeyi öğütlüyor. Zira her halıda ilmek ilmek dokunan bir hikaye mevcut. Eğitmen Yasemin Ergelen de 20 kursiyer kadınla birlikte üç yılda 80 eserin birebir kopyasını tele üzerine nakşetmiş. Sergi, yakın zamanda Japonya ve İspanya'da da açılacak.
Karesi Halk Eğitim Merkezi Eğitmeni Yasemin Ergelen yönetimindeki ‘Anadolu Motiflerinin Dili Sergisi’, binlerce yıllık halıların reprodüksiyonlarını meraklıları ile buluşturuyor. Balıkesirli 20 kadın kursiyerin, tarihe ışık tutmak amacıyla aslına uygun olarak özenle yaptığı 82 eser, 14'üncü yüzyıldan, 19'uncu yüzyıla kadar, saray ve camilerde kullanıldıktan sonra, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından toplanarak çeşitli müzelerde sergiye sunulan halıların reprodüksiyonu. 'Her motifin bir anlamı, her anlamın bir hikâyesi, her hikâyenin bir geçmişi vardır. Bu geçmişe ışık tutmaya geldik' düşüncesinden yola çıkan sergi, müzelerde gizli kalmış pek çok eseri sanatseverlerle buluşturuyor. El emeği kilimler, sanat tarihinde önemli yer tutan halıların yanısıra ve dünyada üretilen ve Rusya’da bir müzede tutulan ilk Türk halısı olan ‘Pazırık halısı’nın da birebir aynısı yapıldı.
Daha önce İzmir ve İstanbul sergilerinde çok büyük bir ilgiyle karşılaşan sergi Ankara’da da ziyaretçilerin akınına uğradı. Yaklaşık üç senede hazırlanan sergide 80 eser yer alıyor. Yasemin Ergelen, sergiyi açmaktaki amaçlarının, müzelerde pek çoğumuzun göremediği tarihi halıları gün yüzüne çıkartmak ve günlük hayatımızda olmasını sağlamak olduğunu söylüyor. Çalışma yapılırken, halılar belli bir ölçekte küçültülmüş. Malzeme olarak tela üzerine guaj boya kullanılmış.
"HER ESERİN AYRI HİKAYESİ VAR"
Tüm eserlerin ayrı bir hikayesi olduğunu belirten sergi organizatörü Yasemin Ergelen şöyle konuştu: "Örneğin Gördes halısı. Balıkesir’de bu ünlü bir kültürdür. Kızlar evlenmek istediklerini halıya saç bağı bağlayarak annelerine belli ederler. Bu kültür hala da geçerli. Ben tez döneminde araştırma yaparken bizzat şahit oldum. Eğer kıza istemediği birisi görücü olarak gelirse; ‘Halımız bitmedi’ cevabı verilir ve reddedilir. Sevdiği gelirse halı bitmiştir zaten." Dünyanın bilinen en eski halısının Türkler’e ait olduğunu belirten Yasemin Ergelen, "Bu halı 24 Türk boyuna tanıklık etmiştir. Motiflerinde hayvancılık ve okçulukla ilgili temsiller vardır. Bu da Türk kültürünü yansıtır. Buz kalıpları arasında kalmıştır. Orjinalini bir Rus arkeolog ülkesine götürdü. Dünyada hakkında hala birçok tartışma olmasına rağmen bir Türk halısıdır." dedi.
"ESERLERİN ORİJİNALİNDEN FARKI YOK"
Karesi Halk Eğitim Merkezi Eğitmeni Yasemin Ergelen, Türkiye genelinde 186 müzede sergilenen halı, kilim örneklerinin reprodüksiyonlarının Karesi Halk Eğitim Merkezi’nde eğitim gören 20 kursiyer tarafından titizlikle hazırlandığını söyledi. Sergiye ilginin büyük olması ve büyük bir projeyi hayata geçirdiklerinden dolayı mutlu olduklarını kaydeden Ergelen, "Serginin açılmasına katkı sağlayan proje ortaklarına, kursiyerlerimize ve gece gündüz bu organizasyon için enerji sarf eden tüm ekibe çok teşekkür ediyorum." şeklinde konuştu.
CİHAN