‘Hâkimiyet kayıtsız şartsız Allah’ındır’

Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Tefsir Sohbetleri’nde, Furkân Suresi’ni kaldığı 44’üncü âyetten itibaren yorumlamaya devam eden Hadis ve Tefsir Uzmanı Muammer Koşdaş Hoca, “İnançlı bir mü’min kâfire asla itaat etmez” dedi. Mekke döneminde nâzil olan ve toplam 77 âyetten oluşan, “hakkı bâtılran ayıran” anlamında ve aynı zamanda Kur’ân’ın bir adı olan Furkân Sûresi’nin 47. İle 50. Âyetlerinde geçen gece ile gündüz, rüzgâr ve rahmet yüklü bulutları ve suyla ilgili önemli uyarıların yer aldığına değinen Muammer Koşdaş Hoca, “Cenab-ı Hakk, insanları ve cinleri uyarmak için bir nebî, bil elçi ve bir resul olarak sevdiği kulu Muhammed aleyhisselam’a, hakkı bâtıldan ayıran Kur’an-ı Kerim’i indirmiştir. Görünen veya görünmeyen göklerin ve yerin mülkü ve hâkimiyeti O’nundur. Hâkimiyet kayıtsız şartsız Allah’ındır” dedi. Göklerde ve yerde olan sırları ancak Allah’ın bilebileceğini ifade eden Koşdaş Hoca, Hakkı dinlemeyen insanların “hayvanlar gibi” olduklarını ve hatta “belhum adal” seviyesine inerek sapık ve sapkınlık içerinde olduklarına dikkat çekerek “Furkân’da Yüce Mevlâ, bizden tevhidi bir hayatı istiyor. Kur’an’da ölçü ise bellidir: “İşittik, itaat ettik.” İmanlarımızı korumak açısından Peygamber Efendimiz’in yaptığı gibi gece kalkarak bize nafile olan teheccüd namazını kılmak ve seherlerde bol bol Allah’a yalvarırcasına dua etmektir” şeklinde konuştu. Geceyi, bizim istirahat etmemiz için bir döşek, uykuyu bir dinlenme; gündüzü de çalışmak, rızkımızı temin etmek için yeryüzüne yayılış vakti kıllan Cenab-ı Hakk’ın, yağmur yüklü bulutların önünde bir müjdeci olarak rüzgârları gönderdiğini ve nebatat, hayvanat ile insanların faydalanmaları için suyu gönderdiğini Furkân’da haber verdiğini anlatan Koşdaş Hoca, 51-52. Ayetlerin mealini okudu:  “Eğer dileseydik her kasabaya bir uyarıcı (peygamber) gönderirdik. Öyleyse sen kâfirlere/inkârcılara boyun eğme, bununla (yani Kur’an’la) onlara karşı büyük bir cihada giriş.” İnanç bazında bir müminin kâfire asla itaat etmesinin söz konusu olmadığını hatırlatan Koşdaş Hoca, Müslümanlığın alâmetlerinden bir tanesinin de Müslümanın, kâfire itaat etmeyerek onunla/onlarla cihad etmesi olduğunu dile getirdi.  Müslümanların varlığının tek düşmanının (hak yola oturarak inanan insanları doğru yoldan  türlü hile, desise ve yalanlarla saptıranın) şeytan olduğunu, özellikle iki ayaklı şeytanlardan sakınılması gerektiğine işaret eden Koşdaş Hoca, sevginin önemine de değinerek “Hem eşinize hem de arkadaşınıza yalnız ve yalnız “Allah için” sevdiğinizi söyleyin. Bu sizin için daha iyidir” dedi.