Şampiyonluk güzel, hem de çok güzel..
Şampiyonluk mutluluk, sevinç, coşkudur..
Torku Konyaspor, inancın karşılığını, play-off’ta rakiplerini bir bir çimlere gömüp şampiyon olarak aldı ve bunu tüm Konya’ya yaşattı..
Pazar akşamı, Eskişehir Atatürk stadında takımın yanında olanlar ve şampiyonluk sevincini yaşayanlarla birlikte o mutluluğu gönülden paylaşanların katılmasıyla Konya’da mutluluk, coşku, sevinç vardı.. Konyaspor’a gönül verenler caddelere, alanlara sığmadı..
Aynı kutlamalar pazartesi akşam saatlerinde de şehir turu atılarak ve Kültür parkta yapılan törenle devam etti...
Sezon başına dönecek olursak, Torku Konyaspor’un şampiyon olmaması için bir neden yoktu.. Adeta şampiyonluk için her şey hazırdı..
Bir önceki sezon yaşanılan sıkıntılar geride kalmış ve yeni sezona büyük ümitlerle başlanılmıştı..
2011-2012 sezonun yarısında görev alan Ahmet Şan Başkanlığındaki yönetim, göreve gelirken, 3 yıllık süre istemişti..
Bu 3 yıl içerisinde borçlar sıfırlanacak, şirketleşme sağlanacak, alt yapısı sağlam temellere oturan yeni bir takım oluşturulacak ve Torku Konyaspor şampiyonluğa taşınacaktı.. Plan buydu..
Yeşil-beyazlı yönetim, sezon başında işe, inançla ve dört elle sarıldı.. Olmadı, teknik kadroda değişikliğe gidildi ve devre arasında takviye yapıldı takıma..
Sezon boyunca, iç sahada beklenmedik puanlar kaybedildi.. Bunun sonucu ilk 2 umutları bitti. Ama, hedefte ilk 6 ve play-off vardı. Deplasmanda daha başarılı bir sezon geçirildi.. Ekonomik sıkıntılar yaşandı.. Şehir’den destek alınamadı. Buna rağmen bir sezon öncesinde 35 milyon TL’ye ulaşan borçlar 25 milyon TL’ye kadar düşürüldü..
Ama, tüm sıkıntılara rağmen ne yönetim, ne teknik kadro yılmadı, çalıştılar, futbolcuların üstün gayretiyle, taraftarların desteğiyle Torku Konyaspor’a play-off’tan Süper lige taşıdılar..
Şampiyonluk hikayesini anlatmak sayfalara sığmaz..
Artık sözün bittiği yerdi play-off.
Torku Konyaspor’un finalde Manisaspor’u rahat bir şekilde geçerek Süper lige yükseleceğinden emindim. Hatta, Manisa maçını, Buca’da oynanan maçtan daha rahat bir şekilde izledim.
Neredene nereye..
İki sezon öncesi küme düşen, yabancı futbolculara olan borçlar ödenemediği için transfer yasağı alan ve bir sezonu genç futbolcularla geçiren bir takımın, kısa sürede bugünkü geldiği noktada, elbette ki, bir çok kişinin emeği var.. Hiç destek olmayan ve başarıdan pay almaya kalkışanların sayısı da çok..
Ama, takımın başarısı için çalışanların dışında, birde .bu takıma perde arkasından destek olanlar var..
İsim vermeyelim ama, görev başındaki yönetim kurulu kadar, teknik adamlar ve futbolcularla birlikte perde arkasında kalmalarına rağmen inanılmaz destekler veren bu cefakar insanları da kutlamak bir görev olsa gerek.. Recep Çınar arkadaşımızın yazdığı gibi, hiç bir zaman ben; biz yaptık demeyen, çok zaman maçlara bile gelmeyen, hatta haksız şekilde eleştirilen bu kişilere Torku Konyaspor camiasının gönül borcu vardır.
Şampiyonluk güzel dedik.. Evet, bir çok kez bu sevinci yaşadık, ama yıl daha bir anlamlı oldu.. Takım küme düştüğü zaman üzüldük, göz yaşlarımızı içimize akıttık. Şampiyonluklarda coştuk..
Bir kez daha, bu takımı şampiyonluğa taşıyan, emek veren herkesi gönülden kutluyorum.. Gönlümüz, Torku Konyaspor’un ilelebet Süper ligde kalmasından yanadır.. Bunu başarmakta, bu şehri yönetenlere, bu şehirden para kazananlara kalıyor.. Görev artık Konyalılarda..