Hacı Veyiszâde İslâmî direnişin sembolüdür

Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Salı Sohbetleri mesajında, “Millî Egemenlik ve İstiklâl” konusunu ele alan Dr. Mustafa Güçlü, “Konya’da Hacı Veyiszâde, batılılaşmaya karşı millî ve İslâmî direnişin sembolü haline gelmiştir” dedi

 

Konya Aydınlar Ocağı’nın bu haftaki Salı Sohbetleri mesajında Dr. Mustafa Güçlü, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’nin açılışının 100.Yılı dolayısıyla “Millî Egemenlik ve İstiklâl” konusunu ele aldı.  Konuşmasına “Cumhuriyetimizin 100.Yılı Türk milletine hayırlı, uğurlu olsun. Bu, devletimizin rejiminin değişikliğinin olduğu tarihtir” diye başlayan Dr. Mustafa Güçlü, “Türk milleti üç bin yıllık bir devlet geçmişi olan ve devleti üç bin yıldır yaşamakta olan bir milletiz. Dolayısıyla 3 bin yıllık siyasi tarihimizde Türkler, 16 defa süper devlet kurmuş ve 130 kere de normal devlet kurmuş bir millettir. Değişenler sadece hanedanlar ve rejimlerdir.” dedi.

DİRENİŞİN SEMBOL İSMİ: HACI VEYİSZÂDE

Konuya şahıslar üzerinden değil, devletlerin devamlılığı üzerinden yaklaşan Dr. Mustafa Güçlü, iktidar kavgalarından örnekler verdikten sonra “Burada da İslamcılar, Türkçüler, Milliyetçiler, Liberaller, Solcular, Batıcılar kim yönetimde daha etkin olursa fikrini ve düşüncesini yansıtmak ister. Ülkeyi bununla kalkındırmak ister. Bugünde bu böyledir.  Yarın da devam edecek. Geçmişte olduğu gibi” dedi.

Batılılaşmaya karşı mücadelede Konya’dan Hacı Veyiszâde Mustafa Kurucu Hoca Efendi’yi örnek olarak gösteren Dr. Güçlü, “Konya için konuşursak Hacı Veyiszâde bunun en prototip örneğidir. Yılmadan, usanmadan, her an bir polis tutuklaması, Kur’an öğretiyor diye hapsedilmesine rağmen bütün yıldırmalara rağmen mücadelesinden vazgeçmeyerek babasıyla, kardeşiyle birlikte ücretsiz camilerde hizmet ederek, vazederek, imamlık yaparak hiç yılmadan mücadele etmiş. Konya’da batılılaşmaya karşı yerli, millî, İslâmî bir direnişi yaşatmanın sembolü haline gelmiştir. Türkiye genelinde de vardır bu tip insanlar.” diye konuştu. 

T.C’Yİ 17. CİHAN DEVLETİ YAPMAK İÇİN UĞRAŞALIM

Güçlü, konuşmasının sonlarına doğru şu ifadelere yer verdi: “Herkes her geçen gün bu rejime daha yerli, daha millî, daha İslâmî bir rengin verilmesi için uğraşıyor. Ülkemizin rejim değişikliklerinde de herkes bu memlekete bir şeyler yapmaya çalıştı. Hepsi bizim insanımızdır. Hepsi Vatanperverdi. Hepsi gayretliydiler. Hepsinden Allah razı olsun. Hepsine teşekkür ediyoruz. El birliğiyle ülkemizi tarihteki gibi tekrar Hunlar gibi, Göktürkler gibi, Babürlüler gibi, Selçuklular gibi, Osmanlılar gibi dünyanın bir numarası ve süper gücü yapmak için 83 milyonluk Türkiye Cumhuriyeti’ni 17. Cihan devleti yapmak için el birliğiyle uğraşacağız.  Sohbetin sonunda kitap kurdu Mustafa Sinan Ümit’in bir sürprizi olarak kenarında ay yıldızlı bayrağımızın yer aldığı ve üzerinde; “1920 ve İlk 100” yazılı yaş pastayı Dr. Mustafa Güçlü, “Cumhuriyetimizin 100.Yılı kutlu olsun. Meclisimizin açılışının 100.Yılı hayırlara vesile olsun.” diyerek kesti.

HABER MERKEZİ

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri