Binlerce seveni tarafından bugün son yolculuğuna uğurlanan Edremitli eğitim gönüllüsü ve hayırsever Hacı Arif Çağan, geride mal mülk bırakmadı. Damadı Prof. Dr. Zafer Ayvaz, merhumun bütün mal varlığını, hayır işleri ve talebe hizmetlerinde kullanılmak üzere bağışladığını söyledi.
Çağan’ın vefatının ardından vasiyetini açıklayan Ayvaz, cenazeye katılan herkese teşekkür etti. Son zamanlarda örneği az bulunan insanlardan biri olduğunu belirterek, “Çok öne çıkan vasıfları vardı. Hayırda çok öndeydi. Fedakârlıkta çok öndeydi. Allah sevgisinde çok öndeydi. Allah’ı insanlara sevdirmek için yapılması gereken ne varsa yapmaya çalışırdı. Sadece malıyla değil, sözlü olarak tebliğle, örnek haliyle de çok müstesna bir insandı. Kaybımız büyük. Rabbim, ahirette onu cennetiyle şereflendirsin inşallah. Biz en yakını olmamıza rağmen ailece hayır konusunda, sağ elinin yaptığını sol eli bilmeyecek şekilde olan bir insandı. Hayırların kesinlikle bilinmemesi böylece bir teveccüh olabilir diye tamamen gizleyen bir insandı. Yaptığı hayırları gizleyen bir insandı Ayrıca mal mülk olarak arkasında bir şey bırakmaması da kendisinin Allah'a itimadının ne derece yüksek olduğunu ve hayırda ne derece örnek olduğunu gösteriyor.” dedi.
Vasiyeti hakkında da bilgi veren Zafer Ayvaz, “Bütün masraflar yapıldıktan sonra cenazeyle alakalı, ‘Geri kalan şer'i miktarda benim bütün ne kadar kalmışsa malım, onu yurttaki fakir talebelere bağışlayın. Hayırlar yaptırın, cuma geceleri, cuma günleri bunlar için fazla fazla ödeme yapın.’ dedi. Kendisinin bürosu var, kütüphane şeklinde orayı bağışladı. ‘Hakkımı hepinize helâl ediyorum.’ dedi.” diye konuştu.
İzmir’in tanınmış esnaflarından Yusuf Pekmezci de üzüntülü olduklarını belirterek, “Büyüğümüzün ebedi âleme gitmesiyle sevinçliyiz. Bırakmış olduğu eserler namütenahi. Ben Hacı Ağabeyim'i 1968 yılında tanıdım, 1970’li yıllarda daha içten oldum. İzmir’den vaazınasihat dinlemeye Fethullah Gülen Hocaefendi’ye gelir giderdi. Hocaefendi buraya tayin olduğu süreçte çok yakinen tanıdım. Manevi büyüğümüz olarak sonsuz saygı ve hürmetlerimizi yapabildiysek ne mutlu bize. Numune misaldi. Ülkemizde geride kalan insanlarımıza numune olsun. Ülkemizin kalkınması, insanlarımızın maddi manevi uğurda yetişmesi için maddi ve manevi destek de verdi. Manevi destek gördüğümüz gibi Hacı Ağabey'den, maddi desteğin de zirvesini gördük.” ifadelerini kullandı.
Hacı Arif Çağan’ın Edremit’e çok hizmetleri olduğunu belirten yeğeni Mustafa Çağan, ömrünü hayır hizmetlere adadığını dile getirdi. Manevi oğlu ve uzun yıllardır hizmetlerinde bulunan Ömer Faruk Avcı ise 20 yıldır tanıdığını söyledi. Son anlarından bahseden Avcı, “Dün sabah 09.30’a kadar normaldi. O saatten sonra sağlığı biraz bozuldu ama böyle nefeslerde bir duraklama yaşıyordu. Elime Kur'ân–ı Kerîm alarak okumaya başladım. Bu arada vefat etmiş, son nefesini vermiş, ben 30 saniye sonra farkettim. Anlayamadım yani nasıl vefat ettiğini.”
Hacı Arif Çağan ile 1980’li yıllarda tanıştığını belirterek, “1980’li yıllarda Hacı Kemal Ağabey ile İstanbul’da tanışmıştım. Arif Ağabey'le Hacı Kemal Ağabey'i İstanbul’daki dostlarıyla gezdirirdim. Arif Ağabey, her gelişinde zeytinyağı, zeytin getirirdi. Böyle sayılı ağabeylerimiz çok az kaldı.” ifadelerini kullandı.
Merhum Çağan'ı, 1963-64 senelerinde binbaşı rütbesindeyken tanıdığını belirten Kore gazisi emekli Albay Mehmet Zaman da, “Onunla biz köylere yardım götürürdük. Köy köy gezip insanlara yardım ederdik. Allah rahmet eylesin. Çok fedakâr ve değerli bir insandı. Yeri doldurulamayacak bir insandı.” dedi. CİHAN