İslam devletler birlikte hareket etme mecburiyetinde olduğu bir kez daha anlaşılmış oldu. Hem ekonomide hem de askeri alanda birliktelik oluşturmak zorundadır. Şayet bunu beceremezler se tek tek siyonizme yem olmaya mahkumdurlar.
Rahmetli Erbakan hoca yıllar öncesi siyonizmi şöyle tarif etmiştir; ”Siyonizm bir timsaha benzer. Bu timsahın üst çenesi Amerika, alt çenesi Avrupa, beyni İsrail, gövdesi ise içinizdeki işbirlikçileridir.”
Tabi o zaman, insanlar gülüp geçiyorlardı. Şimdilerde yaşananlara tanıklık edince ne demek istediğini anlamış olmalılar.
Elbette devletlerin dostluğundan ziyade, çıkarları ön planda tutulur. Ancak yapılan mutabakatlara ve sözlere de sadık kalma dirayetini de göstermeliler.
Ne yazık ki, geçmişte olduğu gibi günümüz insanları Kuran ifadesiyle esfele safilin mensupları, insanlığa yakışmayan fiiliyatları yapmakta çekinmiyorlar.
Masum, silahsız insanların üzerlerine kimyasal silahtan tutunda, bombaların her türlüsünü kullanmaktan geri durmuyorlar. Dün yine Rus savaş uçakları 16 sivili öldürdü. Sivil Savunma (Beyaz Baretliler) kaynaklarından edinilen bilgiye göre, bombardımanda, yerinden edilmiş sivillerin sığındığı bir tavuk çiftliğindeki 16 sivil öldü.
17 Eylül 2018'deki Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib'e saldırılarında, 2 bin civarında sivil can verdi. Ocak 2019'dan bu yana göç edenlerin sayısı 2 milyona yaklaştı.
Yapılan bu zulümler sadece Suriye ile sınırlı değil elbet. Doğu Türkistan’da, Afganistan’da, Mısır’da, Irak’ta, Çin’de, Hindistan’da kısaca müslümanların yaşadığı her yerde aynı eziyet, taşkınlık devam ediyor.
Hindistan’da yaşanılan yeni çekilmiş bir görüntü internet videolarında dolaşmakta, içeriği korkunç, acımasız ve insanlık dışı görüntüler içermekte. Yaklaşık 50 kişilik Hindu aralarına bir müslümanı almışlar şuursuzca dayak atıyorlar, yetmedi üzerine çıkıp hopluyorlar, işkence ediyorlar. Bunları yaparken de sapık inançlarına göre sevap kazanıyorlar. Çünkü bunların sözde din adamları bu beyinsiz insanlara bu şekilde telkinde bulunuyorlar.
Ne yazık ki, ne insan haklarını savunan çağdaş gruplardan ses çıkıyor, ne de sözde medeni devletlerden çıt yok.
Ama unuttukları bir şey var ki, Rabbimiz İbrahim suresi 42.ayetinde şöyle buyurur;
“Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah, onları ancak gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor.”
Elbette bir gün gelecek bu yaptıklarının hesabı sorulacak. Mazlumun hamisi olan Türk Milleti’nin Suriye’de gereğinin yapacağından kimsenin şüphesi olmasın. Allah askerlerimize güç kuvvet versin, yardımcısı olsun inşallah. Şehitlerimize rahmet, gazilerimize de acil şifalar diliyoruz. Cumanız mübarek olsun. Allah’a emanet olunuz.