Kiracılar gelecek senelerde kira bedellerindeki artışlardan endişe ederken konut kiralarında kira bedelinin en fazla yüzde 25 artırılabileceği geçici olarak hüküm altına alındı. Bu sınırlama iş yerleri için geçerli olmayıp Temmuz 2024’e kadar devam edecek. Bir de bu hususlarla alakalı dava açmadan evvel arabulucuya başvurma zorunluluğu getirildi, ancak bu çabalar her yaraya merhem olamadı. Uygulamada durumlar kanun koyucunun kurguladığı çözümlerden çok daha uzakta ve farklı ilerliyor.
**
Ülkemiz, COVID-19 krizinden bu yana ekonomik anlamda hayli güçlükler yaşadı ve yaşamaya da devam ediyor. Kira bedelleri de bu krizden nasibini aldı. Kimi konutların aylık kira bedelleri 3-4 bin lira civarındayken bir iki sene içerisinde 15-20 bin lira bandına kadar tırmandı. Bu hususta devlet erbabı Türk Borçlar Kanunu madde 344’te düzenlenen artış sınırlamasının önüne geçerek tarafların belirlediği kira bedeli artışının senelik en fazla %25 olabileceğini düzenledi. Bu sınırlamayla birlikte ev sahipleri düzenlemeden evvel kiraya verdikleri konutlardan beklediği kazancı elde edememeye başladı. Haliyle birçok ev sahibi ya kiraya bu düzenlemeye uymaksızın zam yaptı ya da eski kiracısını evden tahliye edip konutu başka bir kiracıya daha yüksek bir bedel ile kiraya verdi. Elbette hukuki mücadelesini veren kiracılar ve kiracı haklarına riayet eden ev sahipleri bu söylediklerimizden münezzehtir.
**
Güncel gelişmelerle beraber yüzde 25’lik kira bedeli artış sınırlamasının 1 Temmuz 2024’te son bulacağı anlaşıldı. Bu kesinlikle ev sahiplerinin kiraya istediği kadar zam yapabileceği manasına gelmemektedir. Konut ve işyerleri için 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 344. maddesinde kira bedellerinin ne kadar artırılabileceği düzenlenmiştir. Buna göre kira bedelinin artışı bir önceki kira yılında tüketici fiyat endeksindeki on iki aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemelidir. Bu ne demek şimdi? Biraz açalım ve bu yıl Temmuz’dan sonra ne kadarlık bir artış yapılabileceğine bir örnek verelim. Tüketici fiyat endeksini (TÜFE), aylık olarak Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ilan eder. Her sene geçen yılın on iki ayın ortalamasına göre belirlenen oran kira artış oranının üst sınırıdır. Örneğin 31 Aralık 2024’te bir senelik devrini tamamlayan aylık kirası 10.000 TL olan bir konut için ev sahibi kiraya zam yapmak istediğinde, geçen seneki TÜFE’nin on iki aylık ortalamasına göre en fazla %53,86, yani 5.386 TL zam yapabilecektir. Bundan fazla miktarlarda yapılan zamlar kiracı tarafından ödenmezse ev sahibi kiracıyı, bu sebebe dayanarak konuttan tahliye edemez.
**
Bütün bu bilgilendirmeler nedeniyle yazımızın bir hukuk dersine dönüşmemesi gayretiyle ve görüp tecrübe ettiklerimin zihin dünyamdaki tezahürünü paylaşmazsam eksiklik hissedeceğimden şunları da eklemek isterim. Gün içinde mesleğim gereği karşılaştığım vakalar ve haberlerde duyduklarım bu meselenin bazen gereğinden fazla büyüdüğünü düşündürtüyor. Ev sahibine, fazla zam yaptı diye bıçakla saldıranlar, çalışmasına rağmen uygun fiyatlı kiralık ev bulamadığı için çoluk çocuğuyla evsiz kalanlar, evini rayiç bedelinden kiraya veremediği için aylardır evi boş duranlarla karşılaşıyorum. Bu vaziyet bana “haksız güç zalim, güçsüz hak çaresizdir” sözünü hatırlatıyor. Ama unutulmamalıdır ki haksızlık yapanın sefaleti, haksızlığa uğrayanın sefaletinden daha fecidir. Konut her insanın muhakkak vazgeçilmez bir ihtiyacıdır. Hem ev sahibinin hem kiracının, karşısındakinin de kendisinin de haklarını bilmesi ve ona riayet etmesi zor zamanlarda daha da elzemdir. Pire için yorganı yakmadan ve mizan gününü unutmadan anlayış çerçevesinde hareket etmek insana en yakışanıdır.
NOT: Yazımız güncel mevzuata göre genel hatlarıyla bilgi vermeyi amaçlamaktadır. Her hukuki durum kendi içinde farklı sonuçlar doğurabilir. Bu sebeple her türlü hukuki sorununuzda muhakkak bir avukata danışmanız çok daha faydalı olacaktır.
Yazı hakkında iletişime geçmek için: