Bazen yazmak, bir konuya değinmek, iki kelimeyi bir araya getirip, cümle kurmak öyle zordur ki...
Hele yazmak istediğiniz konunun muhatabı beyefendi, insan, adam gibi bir adamsa, daha da zordur yazmak...
Kelimeler, cümleler zihninizde hızla akar gider ama bir tanesini bile aktaramazsınız karşı tarafa...
Yutkunursunuz, diliniz damağınız kurur, yüreğinize bir ağırlık çöker, gözleriniz hiç bir şeyi seçemez, göremez olur...
Göz yaşlarınız sağanak bir yağmur gibi toprağı ıslatır...
xxx
Sporu yaşamın ayrılmaz bir parçası gibi gören...
Her anını futbolla, sporla ve eğitimle iç içe geçiren...
Sporla yatan ve aynı duygularla güne uyanan...
52 yıllık yaşamın hemen hemen tamamını büyük bir aşkla bağlandığı futbola adayan...
Kim mi?
Seyfi Erkan'dır o...
xxx
Konya futbolunun karayağız delikanlısı ve beyefendisiydi...
“Her ölüm erken ölüm” derler, Seyfi'nin ölümü gerçekten erken oldu...
Daha yaşayacağı güzel günleri vardı...
Harbiden erken gitti...
Ölüm böyle bir şey...
Gecesi gündüzü yoktur...
Bayramı seyranı ve yaşlısı genci olmadığı gibi...
Ne zaman geleceğini sadece yüce Allah bilir...
İki yıldır, kural tanımaz, kadın-erkek, yaşlı-genç ayırımı yapmaz, amansız bir illetin pençesinde hayata tutunmaya çalışıyordu sevgili Seyfi Erkan...
Canından bezdiren bu hastalığa meydan okuyordu...
Ama olmadı...
Daha fazla direnemedi...
Bu savaşın galibi o illet hastalık oldu...
Cami ve mezarlıkta ayaküstü konuştuğumuz dostlarının büyük bir bölümü gibi, bende “kurtuldu” diyen taraftan yana saf tuttum...
Seyfi Erkan, yataklara, makinelere bağlı kalarak yaşayacak bir spor adamı, bir eğitimci değildi...
Çünkü öğrencisiz ve futbolsuz geçirdiği, geçireceği, her dakika işkence olurdu onun için...
Sorsanız kendisi de aynı şeyi söylerdi mutlaka...
İstemezdi öğrencisiz ve yatağa bağlı bir hayatı...
Her eğitimci ve antrenörün istemedeği gibi...
xxx
Bölünmüş Konya futbolunun ayakta duran ender futbol adamlarından, hata ender futbol adamıydı Seyfi Erkan...
İki tarafın sevdiği, saydığı beyefendi bir insandı...
Her iki tarafa da aynı uzaklık, aynı yakınlıktaydı...
Bir tarafa göre öteki, öteki tarafa göre beriki olmayandı Seyfi Hoca...
xxx
Bayramın ikinci günü kaldırdık cenazesini...
Konya'da futbolla uğraşan hemen hemen herkes oradaydı...
Formasını gururla taşıdığı Konyaspor yönetiminden sadece Mehmet Günbaş ile yine Konyaspor'da bir dönemler başkanlık yapmış Bahattin Karapınar vardı...
İkisi dışında da Konyaspor'u temsilen kimse yoktu...
Diyecek çok şey var da...
Neyse...
Uğurlar olsun sevgili Seyfi Erkan...
Konya'ya futbolcu, antrenör, eğitimci ve en önemlisi de insan olarak bıraktığın derin izlar var, seni unutulmaz kılacak...
Seni hep gülen yüzünle hatırlayacağız...
Mekanın Cennet olsun.