Gözyaşlarını yazıya döküyor

4 yıl önce bir suçtan dolayı cezaevine girdiğinde en küçüğü 7 aylık en büyüğü ise 7 yaşında olan 5 çocuk babası H.E, okuma yazma bilmediği için duygularını ve yaşadıklarını mektup aracılığıyla çocuklarıyla paylaşabilmek için okuma yazma öğrendi
Konya E Tipi Kapalı Cezaevinde yaşadıklarından insanların ders alması için gönüllü olarak konuşmayı kabul eden hükümlülerden H.E. (30), yaklaşık 4 yıl önce bir anlık kızgınlık ve cahillikle işlediği suçtan dolayı cezaevine girdiğini söyledi. Cezaevine girdiğinde 12 yıllık evliliğinden olan en küçüğü 7 aylık en büyüğü ise 7 yaşında olan 5 çocuğunun bulunduğunu ifade eden H.E. ''Ben cezaevinde, evlatlarım dışarıda kaldı. Çocuklarım babasız büyüdü. Babasızlığın acısını hep boyunları bükük, gözleri yaşlı bir şekilde çektiler. Hayatta olmama rağmen hep baba özlemiyle yaşadılar. Onlara babalık yapamadığım için çok üzülüyorum. Sık sık ziyarete gelemedikleri için cezaevine girdikten bir süre sonra çocuklarım görüş gününde beni tanımadı bile. Bu durum benim çok etkiledi'' dedi.
ÇOCUKLARINA İLK MEKTUBUNDA YAZDIĞI ŞEY ''BEN BABANIZ'' OLDU
Karamsar günleri cezaevi yönetiminin desteğiyle atlatmaya çalıştığını ifade eden H.E, şunları kaydetti: ''Beni sosyal aktivitelere yönlendirdiler. Çeşitli kurslara gittim. Cezaevine ailemden çok mektup geldi. Çoğunluğunu da çocuklarım gönderdi. Okuma bilmediğim için çocuklarımdan ve eşimden gelen mektupları dahi arkadaşlarıma okutuyordum. Bu halime üzülen arkadaşlarım bazen benden çok ağlıyordu. Bunun üzerine cezaevi yönetimiyle görüştüm ve başladığım okuma yazma kursunu başarıyla bitirdim. Psikolojik destek aldım. Çocuklarıma mektuplarımla kendimi anlatmaya çalıştım. Onlara ilk yazdığım şey ise 'ben babanız' oldu.'' Okuma yazmayı öğrendikten sonra yazdığı mektuplar sayesinde çocuklarıyla kaynaşmaya başladığını, şimdi en küçüğü 5 yaşında olan çocuğunun kendisini çok sevdiğini anlatan H.E, yaptığı hatanın bedelini ailesine çok ağır ödettiğini, bundan dolayı vicdan azabı çektiğini bildirdi.
KÜÇÜK ÇOCUĞU CEZAEVİ KAPISINA SARILIP BABASI İÇİN AĞLIYOR
Küçük çocuğunun görüş günlerinde cezaevinden ayrılmak istemediğini dile getiren H.E, şunları kaydetti: ''Cezaevinde kalıp da geldiği gece ve sonraki günler ranzasında ağlamayan yoktur. Ben de pişman oldum, çok ağladım ama bu pişmanlık, her görüşte benden ayrılmak için cezaevi kapısına sarılıp ağlayan küçük oğluma kavuşmama yetmiyor... Özellikle beni tanımayan çocuklarımın büyüdüğünü göremediğim için çok üzülüyorum. Kimse yaptığı hatanın bedelini ne karşı tarafı ne de ailesine ödetmemeli. Bu hata gerçekten cehaletten kaynaklanıyor. Gençliğinizin en güzel yılları ailenizden ayrı geçiyor. İnsanlar özgürlüğünün değerini bilmeli. O yüzden hata yapmamaya özen göstermeli, suç ve suç unsurlarından uzak durulmalı. Aksi taktirde boş biten bir ömrü tüketmiş olurlar.'' Cezaevinde ilkokulu bitirdikten sonra liseye başladığını halen lise birinci sınıfı okuduğunu anlatan H.E, cezasını tamamladıktan sonra ilk işinin çocuklarını okutmak olduğunu, onların cahil kalmaması için elinden geleni yapacağını vurguladı. Cezaevi yönetimi ise H.E'nin hükümlüler arasında davranışlarıyla örnek olduğunu kaydetti.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yaşam Haberleri