İlk mektep çağlarında sınıfın duvarlarında boyalı cilalı resimler olur, aylar, mevsimler anlatılırdı.
Buna göre "güya" her mevsim 3 ay sürer ve: Aralık-Ocak-Şubat Kış ayları, Mart-Nisan-Mayıs İlkbahar ayları, Haziran-Temmuz-Ağustos Yaz ayları, Eylül-Ekim-Kasım da Sonbahar ayları idi.
Ama bizim Konya'da Gonya tabiriynen "Gazın ayağı ööle değil, alt'ay yaz, alt'ay gış" olur.
Buna göre de "Zopalar Cumhoriyet Bayramı'nda gurulur, Hıdırellez'de galdırılır." Hatta bu hesaba göre kış 6 ayı bile geçiyor. Hele evde kundakta taze çocuk ya da ihtiyar hasta filan varsa 8 ay soba yanar.
Tabi bu işin Miladi Takvimi.
Bir de Gonya halkının kullandığı Halk Takvimi var.
Burada başka başka adlar var:
22 Aralık-31 Ocak arası 40 gün Erbain
31 Ocak-21 Mart arası 50 gün Hamsin
11 Aralık-21 Aralık arası Karakış
20 Ocak-2 Şubat arası 12 Gün Arası
21 Mart Sultan Navrız oluyor.
20 Şubat'ta 1. cemre havaya,
27 Şubat'ta 2. cemre suya,
6 Mart'ta 3. cemre toprağa düşüyor.
Bu hesaba göre sanki Şubat sonu, Mart başı havalar ısınmaya başlar gibi olur amma hiç te belli olmaz. Eskiden yaz-kış yumurta olmaz, tavuklar havalar ısınınca Mart'a doğru yumurtlamaya başlardı ve "Mart Martladı, tavık yumurtladı" denirdi.
Ama bazen de Mart geldiği halde aşırı soğuklar devam eder, o zaman da "Mart gapıdan bakdırır, gazma kürek yakdırır" ve soğuktan kimse sokağa çıkamaz, komşu komşuyu göremez, "İlanın guduranı deliğinden çıkmaz" dı.
Mart'ın sıcak mı soğuk mu geçeceği, kaç gün soğuk olacağı hakkında da "Göğnü olursa dokuz, göğnü olmazsa otuz" derler.