Çok eski yıllarda sadece Muharrem ayına has derviş dilenciler köy ve kasabaları gezerlermiş...
***
Muharrem ayının ilk haftasında aşure yapmak için sırtlarında torbalarla mahalle aralarında dolaşırlarmış...
***
Buğday, nohut, pirinç, şeker, fasulye, kuru üzüm gibi şeyler toplamak üzere kapıları çalar yardım isterlermiş...
***
Çoğu kör, çalık ve topallardan oluşurmuş... Halk acısın da daha fazla versin diye...
***
İçlerinden gür ve yanık sesli bir derviş yeri göğü inletirmiş...
***
Sedası ile öyle bir açıklı nara atarmış ki, duyan kulakların canlarının yağları erirmiş...
***
"Gökte meleeeek, yerde caaaaaan ağlar" diye...
***
Bu ilahi, çığrış, imdat karışımı naradan sonra etrafta bulunan dervişler hepsi bir ağızdan kapısına varılanı muhatap alarak seslenip, heybelerinin gözünü uzatarak;
***
“Hoy canım, goygoy canım" diye makam tutarlarmış...
***
O günlerde bunlara, halk arasında "goygoycu, ya da goygoycular" denirmiş...
***
Goygoycular deyimi mecazi anlamda yapmacıklı dua ve yalvarmalarla, ağız kalabalığı ile kazanç sağlamak isteyenler için de kullanılır...
***
Konya'da bunun karşılığı ise Gonya ağzıyla “Nuraylı Gidi...” tabiridir...
***
Bugün bu GOYGOYCU konusunu nereye bağlamalı?
***
Aslında bağlamaya da pek hacet yok gibi...
***
Etrafınıza ya da gündeme bir bakın hele...
***
Kavganın öznesi tamamen DÜNYEVİ...
***
Ama nutuklar ve açıklamalar hamaset bulaştırılarak goygoycu ağzıyla “Gökte meleeeek, yerde caaaaaan ağlar" tarzı...
***
Ümmet, fukara kabilinden ellerinde perişan...
***
Nereye dönse heybenin ağzından kurtulamıyor...
***
İslamı sair gerekçeler ile referans gösterip din kardeşine saldıran-saldırtan bu dinin sözde sahiplerini de sana havale ediyoruz Rabbim...
***
Rabbim, ümmeti goygoycuların şerrinden ve bunların heybelerinin ağzından uzak etsin inşallah...
***
Amin diyin Müslümanlar...