Çalıştay kapsamında Bölgesel Yerleşim, Bölge ve Kent Ekonomisi, Çevre ve Doğal Kaynaklar Kullanımı konularında oturumlar gerçekleştirildi. Çalıştayın sonuç bildirgesini Dedeman Otel'de düzenlenen toplantıyla İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Nurullah Osmanlı tarafından açıklandı. Osmanlı, "Çalıştayda oluşturulan gruplar tek tek görüşlerini bildirdi. Çevre Düzeni Planı için mevcut durumun sentezi yapılarak 2043 yılına ait vizyon ve hedefler belirlenmelidir. Sorunlar ve potansiyeller üzerinden genel stratejiler oluşturulmalıdır. Genel stratejik kararlar doğrultusunda, spesifik kararlar mekana yansıtılmalıdır. Çevre Düzeni Planının stratejik öncelikleri belirlenmelidir. Çevre Düzeni Planının; Bölgesel Planlar ve ulusal ölçekteki politikalar ile ilişkisi kurulmalıdır. Konya’daki bağımlılık oranının Türkiye’deki bağımlılık oranından yüksek olması. Gelir dağılımdaki eşitsizlik ve kentteki imkanlar sebebiyle kırsal alandan kentsel alana göç edilmesinden dolayı kırsal alandaki nüfusun azalması. Mekansal planlar, stratejik planlar ile entegre edilmelidir. Tarım arazilerinin parçalı olması, üretim ve verimliliği olumsuz etkilemektedir, toplulaştırma politikaları uygulanmalıdır. Toplulaştırma projeleri, sulama projeleri ile birlikte düzenlenmelidir. Bölgesel ölçekte tarımsal üretim planlanmalıdır. Ürün çeşitliliği arttırılmalı ve üretim planına göre teşvik ve destekler yapılmalıdır. Konya’da iklime göre ürün deseni belirlenmeli ve denetim mekanizmaları sağlanmalıdır" dedi.
KÖYLER CAZİP HALE GETİRİLMELİ
"Tarım sektörünün sürdürülebilirliği sağlanmalı ve hayvancılık sektörü ile entegre edilmelidir" diyen Osmanlı, "Mera alanları düzenlenmeli ve mera arazileri için farklı politikalar geliştirilmelidir. Kırsal alan ve kentsel alan birlikte değerlendirilmelidir. Havzalar için uygun ekim nöbeti sistemi yaygınlaştırılarak, köy bazlı işletim modeli geliştirilmelidir. Kırsal alandan kentsel alana göçü engellemek için sadece belli bir metrekare şartını sağlama yeterli değildir. Göçü engellemek için ayrıca kırsal kesimdeki halkın sosyal, kültürel, eğitim ve benzeri ihtiyaçları karşılanmalıdır. Kırsal kesime imtiyazlar verilmelidir. Mutlak tarım alanlarının belirlenmesi ve bu alanların korunmasına yönelik plan kararları geliştirilmelidir. Tarım ve sanayi sektörü koruma, kullanma dengesi gözetilerek planlanmalıdır. Ekonomik, sosyal ve ekolojik denge içerisinde sürdürülebilir kırsal planlama esas alınmalıdır" diye konuştu. Sanayiyle ilgili önerileri ifade eden Osmanlı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sanayide; küçük çaplı kümelenme olmasına rağmen, yeterli düzeyde ihracatın yapılamaması bir sorun. Sanayi alanında girişimciliğin teşvik edilememesi ve yeterli yatırımların sağlanamaması ayrı bir sorun. Markalaşmaya ve kurumsallaşma yönelik eğitimler gerçekleştirilmelidir. Sanayiden çıkan nihai ürünün, tanıtım ve pazarlama sorunu var. Bölgeye yabancı sermaye çekilmesi için politikalar uygulanmalı ve cazip hale getirilmesi sağlanmalıdır. KOBİ'lere verilen destek artırılmalıdır. Konya’nın limanlara uzak olması ulaşım maliyetlerini artırmaktadır. Bu da bölgede rekabet edilebilirliği olumsuz etkilemektedir. Ulaşılabilirlik ve erişebilirlik arttırılmalıdır. Otomotiv, ayakkabı, deri gibi Konya sanayisinde ön plana çıkan lokomotif sektörler desteklenmeli ve uzmanlaşma sağlanmalıdır."
ALTERNATİF TURİZME ÖNEM VERİLMELİ
"Alternatif turizm potansiyelinin değerlendirilmesi ve mevcut turizm odakları ile ilişkilendirilmesi gerekmektedir" diyen Osmanlı, "Konya'nın yaklaşık 90 bin öğrenciye hitap eden ve 5 üniversiteye sahip bir kent olması beraberinde ticaret faktörünün gelişmesini sağlamaktadır. Bu bağlamda üniversitelerin kentle ilişkileri düşünülerek, yaklaşımlar belirlenmelidir. Meyve ve sebze yetiştirilen alanlarda veya yakın bölgelerde soğuk hava depoları ve işletim fabrikaları oluşturulmalıdır. Burada yer seçimi kararlarında üretim tesislerinin ham maddeye yakın olması ön plana çıkmaktadır. Küçük üreticiyi destekleyecek projeler ve politikalar geliştirilmeli ve halkın yaşadığı bölgede istihdamı sağlanmalıdır. Sanayi yatırımlarını teşvik etmek için çeşitli imtiyazlar verilmelidir. Tarım ve sanayi sektörü koruma, kullanma dengesi gözetilerek planlanmalıdır" sözlerini kullandı.
KERİM ATICI