Gıyasettin Kaya, 1948 yılında Kayseri İli, Özvatan ilçesi, Taşlık köyünde doğdu. Dayımın oğludur. Aynı köylüyüz. İlkokulu köyünde okudu. Ortaokul ve liseyi, Ankara İmam-Hatip Okulu’nda bitirdi. Konya Yüksek İslâm Enstitüsü’nden mezun oldu.
Yüksek okulu bitirince ilk olarak Nevşehir Lisesi’ne öğretmen olarak atandı. Nevşehir Lisesi’nde ve Ankara’daki okullarda öğretmenlik ve yöneticilik yaptı. Daha sonra Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü bünyesinde şube müdürü olarak görev aldı. Şu anda aynı kurumda daire başkanı olarak görev yapmaktadır.
Gıyasettin Kaya, Nevşehir’de öğretmenlik yaparken ben liseye yeni başladım. Gıyasettin Kaya’nın Nevşehir’de öğretmen olması dolayısıyla Nevşehir Ticaret Lisesi’ne kayıt yaptırdım. Nevşehir’de üç yıl birlikte olduk. İlmi bilgisinden çok yararlandım. Benim rehberim oldu.
Yaz aylarında Kayseri’ye köyümüze gelirdi. Biz, Şair ve Yazar Necati Elma ile kendisinin Kayseri’ye gelmesini dört gözle beklerdik. Çünkü o geldiğinde çok tatlı ilmi sohbetlerimiz olurdu. Sohbetlerini can kulağı ile dinlerdik.
Gıyasettin Kaya aslında bir fıkıhçıdır. Fıkıh üzerine bir kitap kaleme aldı. Fakat yayımlatamadı. Ancak o düşünce yazıları ile öne çıktı. Yazı yazmaya öğretmenlik yaptığı yıllarda başladı. Değişik dergi ve gazetelerde yazılar yazdı. 1980’li yıllarda yazdığı “Düşünce Yazıları” makaleler halinde “Yeni Devir Gazetesi”nde yayımlandı. Dini, fikri, tarihi ve bilimsel pek çok konuda makaleler yazdı. Ankara’da yıllarca Cami kürsülerinde vaazlar verdi. Çeşitli ulusal ve uluslararası toplantılara katıldı ve bildiriler sundu.
İlmi yönden bilgi yükü ile doludur. İlim ve hikmet sahibidir. İlmini, bilgisini ve düşüncelerini toplum ile paylaşmaktadır. Bilgisini ve düşüncelerini topluma aktarma konusunda olanca bir gayret göstermiştir. İlmi bilgilerini yayma konusunda hiç yorgunluk duymamış ve ihmallik yapmamıştır. Bilgilerini ve düşüncelerini toplum ile paylaşmak onun vazgeçilmez en önemli hedeflerinden biri olmuştur.
Gıyasettin Kaya insanlara yol gösteren, bilgi sunan, topluma ışık saçan bir düşünce adamıdır. Düşüncelerini topluma sözlü olarak aktardığı gibi, makaleler halinde de kaleme alarak yazılı hale getirmiştir. Makaleler halinde yayımlanan “Düşünce Yazıları” ilgi ile okunmuştur. Ancak yazılarını kitaplaştırma imkânı bulamamıştır.
Yüksek okulu bitirince ilk olarak Nevşehir Lisesi’ne öğretmen olarak atandı. Nevşehir Lisesi’nde ve Ankara’daki okullarda öğretmenlik ve yöneticilik yaptı. Daha sonra Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü bünyesinde şube müdürü olarak görev aldı. Şu anda aynı kurumda daire başkanı olarak görev yapmaktadır.
Gıyasettin Kaya, Nevşehir’de öğretmenlik yaparken ben liseye yeni başladım. Gıyasettin Kaya’nın Nevşehir’de öğretmen olması dolayısıyla Nevşehir Ticaret Lisesi’ne kayıt yaptırdım. Nevşehir’de üç yıl birlikte olduk. İlmi bilgisinden çok yararlandım. Benim rehberim oldu.
Yaz aylarında Kayseri’ye köyümüze gelirdi. Biz, Şair ve Yazar Necati Elma ile kendisinin Kayseri’ye gelmesini dört gözle beklerdik. Çünkü o geldiğinde çok tatlı ilmi sohbetlerimiz olurdu. Sohbetlerini can kulağı ile dinlerdik.
Gıyasettin Kaya aslında bir fıkıhçıdır. Fıkıh üzerine bir kitap kaleme aldı. Fakat yayımlatamadı. Ancak o düşünce yazıları ile öne çıktı. Yazı yazmaya öğretmenlik yaptığı yıllarda başladı. Değişik dergi ve gazetelerde yazılar yazdı. 1980’li yıllarda yazdığı “Düşünce Yazıları” makaleler halinde “Yeni Devir Gazetesi”nde yayımlandı. Dini, fikri, tarihi ve bilimsel pek çok konuda makaleler yazdı. Ankara’da yıllarca Cami kürsülerinde vaazlar verdi. Çeşitli ulusal ve uluslararası toplantılara katıldı ve bildiriler sundu.
İlmi yönden bilgi yükü ile doludur. İlim ve hikmet sahibidir. İlmini, bilgisini ve düşüncelerini toplum ile paylaşmaktadır. Bilgisini ve düşüncelerini topluma aktarma konusunda olanca bir gayret göstermiştir. İlmi bilgilerini yayma konusunda hiç yorgunluk duymamış ve ihmallik yapmamıştır. Bilgilerini ve düşüncelerini toplum ile paylaşmak onun vazgeçilmez en önemli hedeflerinden biri olmuştur.
Gıyasettin Kaya insanlara yol gösteren, bilgi sunan, topluma ışık saçan bir düşünce adamıdır. Düşüncelerini topluma sözlü olarak aktardığı gibi, makaleler halinde de kaleme alarak yazılı hale getirmiştir. Makaleler halinde yayımlanan “Düşünce Yazıları” ilgi ile okunmuştur. Ancak yazılarını kitaplaştırma imkânı bulamamıştır.