Gerçek ortaya çıktı

FETÖ'cülerin mağdur ettiği 11 bin 480 kişiden biri olan Doç.Dr. Doğan Kaplan’ın en kısa zamanda görevine dönmesi bekleniyor. Kaplan, kendisi bylock mağduru olan herkesin görevine iade edilmesini istedi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 11 bin 480 cep telefonunun, kullanıcı iradesi dışında FETÖ'nün gizli haberleşme programı ByLock'a yönlendirildiğini açıkladı. Listede, rıza ve onayları dışında ‘morbeyin’ ve diğer uygulamalar üzerinden ByLock ile temas ettirilen telefon numaraları var.

SUÇSUZ YERE 230 GÜN HAPİS YATTI

Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Doğan Kaplan da bylock mağdurları arasında bulunuyor. 27 Ocak 2017 tarihinde  telefonunda bylock bulunduğu  iddiasıyla tutuklanan ve 230 gün hapis yatan Doç. Dr. Doğan Kaplan, Eylül ayında özgürlüğüne kavuşmuştu. FETÖ'cülerin mağdur ettiği 11 bin 480 kişi arasında olduğu tespit edilen Doç. Dr. Doğan Kaplan’ın, 4 aydır Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ndeki görevine hala dönemedi. Bu konuda NEÜ Rektörlüğü'nün en kısa sürede bir karar alması bekleniyor.

BYLOCK MAĞDURLARI GÖREVİNE DÖNMELİ

Sosyal medya hesabından 230 gün boyunca suçsuz yere hapis yattığını dile getiren Kaplan, "Bu süreçte beni ve ailemi yalnız bırakmayan dostlarımı teşekkür ediyorum. Özellikle bylock mağdurları için mücadele eden Saadet Partisi Antalya İl Başkan Yardımcısı Av. Ali Aktaş'tan Allah razı olsun. Bu süreçte binlerce insanın bylock yüzünden mağdur olduğunu ispatlamıştır. Kendisi büyük bir kahramanlık göstermiştir. Üniversitedeki görevimden tedbir amaçlı açığa alındım. Bylock şüphesiyle tutuklandım. Bylock ayıklama listesiyle artık suçsuzluğum ispat edildiği için en kısa sürede görevime döneceğimi umuyorum. Ayrıca suçsuzluğu ispat edilen herkesin görevlerine dönmesini istiyorum" dedi.

ÇOCUKLARIM BENİ ALMANYA'DA BİLDİ

Çok zorlu bir süreç yaşadığını kaydeden Doç. Dr. Kaplan, şunları kaydetti: "Bu zorlu süreçte imtihanın en ağırını yaşayan sevgili eşim Emel için ne desem kifayetsiz. Hiçbir kelime ifade edemez yaptığını. Ondan ebediyen razıyım, sağlam karakteri ve güçlü kişiliği sayesinde sabretti, direndi ve mücadele etti. Dareyn saaadeti niyaz ederim Rabbimden sevdiğime, Zira; Beni hiç ihmal etmedi, yalnız bırakmadı.  Travma yaşamasınlar diye çocuklarımıza Almanya’da olduğumu söyledik. Onları teselli etmek, baba hasretini dindirmek ona düştü. Bazı hain ve kötü niyetli şerir mahlukların FETÖ'cü iftirasıyla karşıkarşıya kaldı.  Abdestimizden şüphemiz olmadığı için ilk zamanlar direnci yerinde ve 'bir yanlışlık var, nasılsa düzeltilir' diye düşünen eşim bu bahsettiğim ilahiyat kökenli dedikodular sebebiyle imtihan içinde imtihan yaşadı. Bir taraftan hapiste olan eşi için mücadele ederken bir taraftan da toplumsal lince uğradı."

REKTÖR ŞEKER’E TEŞEKKÜR

Sosyal medya hesabından "Baştan beri masumiyetime inanıp, haysiyet cellatları paranoyakların tezviratına aldırmayan, kelimenin tam anlamıyla gerçek bir yönetici ve rektör olduğunu ispatlayan saygıdeğer rektörüm @profmseker hocama minnettarım. Hakkı ödenmez." Şeklinde rektör Prof.Dr. Muzaffer’e teşekkür eden Kaplan’ın bir de Müslümanlara ahlak çağrısı oldu.

MÜSLÜMAN AHLAKI ÇAĞRISI

Kaplan, şunları söyledi:"Haksız yere 230 gün hapis yattım, mazlumen ve mağduren tutuklu bulunduğum bu zaman diliminde şunları hakka’l-yakin olarak öğrendim ve bir daha Rabbime hamdettim.

-Dünya hayatı gerçekten de fani ve geçici, gerçekten de Ankebut suresi 29/2’de buyurulduğu üzere iman ettik demekle insan bırakılmıyor imtihan edilmeye devam ediliyor; ama sabırla, ama malıyla-mülküyle, ama çocuklarıyla ama dostlarıyla…

-Hak-hukuk-adalet ya da tek başına Kur’an’ımızın sayısız defa işaret ettiği ADALET bize ekmek gibi su gibi lazım.

-Bilmediğin şeyin ardına düşme, suizanda bulunma gibi Kur’an ilkelerinin ne kadar önemli olduğunu bir kere daha öğrendim. Özellikle adalet konusunda çok hassas olması gereken müslümanların bilgisizce kendilerini hakim ve savcı yerine koymaması gerekir.

-Ben hayatımın en acı imtihanını yaşarken benim dostlarım da benimle ilgili Nur suresi 24/11 ve 16.ayetlerle imtihan oldular. Dostlarım benimle ilgili hüsnüzanlarını korumakla mükellef oldular.

-Rasulullah (sav) efendimizin müminler birbirleriyle yardımlaşmada vücudun azaları gibidir, bir organ rahatsızlandığında nasıl ki diğer organlar da bundan etkilenir. Bir müminin başına bir bela geldiğinde diğer müminlerin onun için çabalamasının ne kadar önemli olduğunu anladım.

-Sonuçta Dünya bir imtihan yeri, ben de büyük bir sabır imtihanıyla denendim. Dileğim Rabbimin Medrese-i Yusufiye’de geçen günlerimi günahlarıma keffaret sayması. Ve beni de Rasul-i Ekrem (sav)in "Allah hayrını murad ettiği kulunu belalarla imtihan eder" (Buhari) hadisinin sırrına dâhil etmesi.

Konya kamuyounun yakından tanıdığı Kaplan, hain darbe girişimine karşı çok açık bir şekilde karşı çıkmış, 15 Temmuz akşamı 23.00’dan itibaren darbe karşıtı tweetler atmış ve 23.30’da Konya Ak Parti İl Başkanlığına giderek millete karşı işlenen büyük suça karşı durmuştu. Kanal 42’de bir çok programa katılan Kaplan, 25 Temmuz 2017’de Kanal 42’de Kerem İşkan’ın sunduğu 6 saatlik Millet Nöbeti Özel programına katılmış FETÖ’nün din istismarıyla ilgili açıklamalarda bulunmuştu.

İBRAHİM BÜYÜKEKEN merhabahaber.com

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Gündem Haberleri