Konyaspor’da, Türk futbolunda önemli bir yer edinilmesi ve Avrupa’ya açılma sözlerinin edildiği bir dönemde böylesine bir genel kurul yapılması, kongre üyelerinin lakayt kalması çok üzücü. Evet, 825 genel kurul üyesinin sadece adı var.. Buna kader de denemez, Doğrusu; ilgisizlik. Konyaspor’a verilen değerdir. Lafa geldi mi mangalda kül bırakmayız, maçlarda yönetimi, teknik adamları eleştiririz, ama genel kurula gelip gerçekleri anlatmayız.. Asıl hesap sorulacak yerler, genel kurul salonlarıdır. Geleceksin, çıkıp kürsüye konuşacaksın ve yanlışların hesabını soracaksın. Öyle çıkıp tribünlerde küfür etmeyeceksin. Destek olan kişileri pişman etmeyeceksin, spor sahalarından uzaklaşmalarına neden olmayacaksın.
Konyaspor’da, Bahattin Karapınar Başkanlığında oluşturulan ilk listede, geçen yıldan 8 yönetici de yer alacaktı. Ancak, Cuma günü, eski yöneticilerden 4 kişiyle Başkan Karapınar arasında uyuşmazlık oldu ve yollar ayrıldı.. Bize ulaşan bilgilere göre ayrılık nedeni, yedek listenin oluşturulması ve menacer konusundaki anlaşmazlıkmış. Bunun sonucu da Başkan Karapınar, yeni bir liste oluşturarak genel kurula sundu ve yeniden başkanlığa seçildi. Konyaspor yeni yönetim kuruluna başarı dilerim. Mehmet Tankut’u da ikinci bir liste verme cesaretini göstermesinden, Av. Celal Candan’ı da gerçekleri içeren konuşmasından dolayı kutlarım.
Başkan Karapınar’ın, ligin bitiminin ardından, “transferi, ben ve teknik direktör Ziya Doğan ile birlikte yapacağız” şeklindeki açıklamalarının ardından 6 kişilik bir grup Karapınar başkanlığındaki yönetimde görev almayacaklarını açıklayarak yönetimden çekilmişlerdi. Ancak, sonradan “Konyaspor’un menfaatleri gerekçesiyle yeniden birlikte oldular. Cuma günü akşam saatlerindeki görüş ayrılığı işin tuzu biberi oldu ve yollar ikinci kez ayrıldı.
Konyaspor yönetim kurulunda, ligin başlamasının ardından çatlak yaşansaydı takım adına daha kötü bir ortam olacaktı. Bu nedenle, iki grup arasındaki ayrışımın genel kurul yapılmadan olması iyi oldu. Herkes, gerçekleri bir kez daha gördü.
Konyaspor’da, menajer olarak ismi geçen eski futbolcunun bu işe uygun olmadığını Başkan Bahattin Karapınar da çok iyi biliyor. Geçen yılda görev yapan ve kısa süre sonra görevden alınan bu arkadaşımızın yeniden gündeme getirilmesine anlam vermek zor. Öyle sanıyorum ki, Başkan Karapınar bunu bir koz olarak kullandı ve amacına da ulaştı.. İkinci bir konuda, Başkanın uzlaşmaz tutumu. Hep yazdık, başkanın uyum içerisinde olması gerektiğini. Ama, Başkan Karapınar’ın genel kurul sonrası yaptığı konuşmada yine sinirli, asık suratlı, uzlaşmaz bir görüntü sergilemesi dikkat çekti. Birde, Başkanın transferi teknik direktör Ziya Doğan ile birlikte yapacağı sözleri aklımıza takılıyor. Artık, bu dönemde bunu gönül rahatlığıyla sürdürebilir.
Konyaspor’da, kafalar değişmeli. Yönetici, teknik adam ve taraftarlar büyük düşünmeli. “Geleceğin güçlü Konyaspor’un oluşturuyoruz” sözleriyle gerçekler saptırılmamalı.
Yeşil-beyazlı yöneticiler, transferden genel kurul seçici üyelerinin yeniden oluşturulmasına kadar bir dizi çalışma yaparak kulübü geleceğe hazırlamalıdır. Kongre üyeleri üç yılda bir de olsa salona çekilmeli ve Konyaspor kongresi en az 500 üyenin katılmasıyla yapılabilmeli. Bu bir Konyasporluluk görevidir. Konyaspor’da, hala kulübün borçları delegelerden saklanıyorsa, rakamlar, bir-iki konuşmacının isteği doğrultusunda açıklanıyorsa ve tüzükte yer almasına karşın genel kuruldan 15 gün önce kongre gündemi, yönetim kurulu faaliyet ve gelir-gider hesap bilançoları üyelere ulaştırılmıyorsa bunun adına kurumsallaşma denemez. Demek ki, Konyaspor’da eksik olan çok şey var. Kurumsallaşma konusu da bir kez daha gözden geçirilmelidir. Kulübün kuruluş tarihinin değiştirilmesi de iğneyle kuyu kazmaktan öte bir şey değildir.
Konyaspor’da kafalar değişmeli dedik. Başkan Bahattin Karapınar, görevinin bilinci içerisinde herkesi kucaklamalıdır, uyumlu olmalıdır. Süper ligde yer alan bir takımın Başkanı olarak daha geniş düşünmeli. Aksi halde bu uygulamalar Konyaspor’a zarar verebilir, kutuplaşmalar derinleşebilir. Konyaspor, geçmişte bölünmüşlüğün acısını çok çekti ve faturasını da Bank Asya 1. ligine düşerek ödedi.
Transfer konusunda geçmişte de yazdık, yazmaya da devam edeceğiz. Yanlışlar sürüyor. Bonservis ücreti ödememe adına boşta bulunan futbolcuları toplamak doğru transfer yapmak değildir. Konyaspor’un, kaliteli futbolculara ihtiyacı vardır. Akıllı transfer yapılmalı.. Küme düşen Diyarbakırspor’dan 3 futbolcunun alınması, Kayserispor’un gözden çıkardığı Hakan ile anlaşmak transferin doğruluğunu göstermez. Spor kamuoyunda; Diyarbakırspor’un kalecisi Gökhan’ın transferinin bitirildiği ve imza attırıldığı şeklinde söylentiler dolaşmakta. Şayet bu da gerçekse çok yazık olur. Bugün gerçekleştirilen transferlere bakıldığı zaman, Konyaspor’u Süper ligde çok zor bir dönemin beklediğini apaçık görülmekte.
Konyaspor taraftarları ve okurlarımızda aynı yanlışlarda birleşmekte. İşte bir Merhaba okuyucusu, yöneticilerin bir iki yazıyla uyanmayacaklarını dile getirerek sık sık uyarılmaları gerektiğine değiniyor. Okuyucumuz, “ yöneticiler tek uyarıyla uyanmazlar 30 yaşına gelmiş Adnan’a genç transfer ediyorlar süper lige çıkan takımdan tek futbolcuya ciddi bir talep gelmiyor, utanılacak bir durum değil mi? 10 yılda 3 futbolcu satamadan 300 futbolcu transfer yapılmış, bu kimin ayıbı? Sorumluları kendini biliyor. Geleceği olan futbolcular istiyoruz” şeklinde görüş bildiriyor. Doğru söze ne denir ki. Ama ne yazık ki yöneticilerimiz hala geçmişten ders çıkarmıyor. Yanlışları yapmaya devam ediyorlar.