Samsun’da Kimse Yok Mu Derneği’nin desteği ile ayakta duran 31 yaşındaki 5 çocuk annesi Fatma Yıldız’ın yaşamı filmlere konu olacak türden. İstanbul’a gezmeye diye götürülen Yıldız’ın hayatla mücadelesi üvey babası tarafından 15 yaşında evlendirilmesiyle başladı. Çocuk gelin olarak dünyaya getirdiği kızını yıllardır görmediğini anlatan Yıldız, 15 yaşındaki kızının doğum günü olan 10 Ağustos'ta İstanbul'da olabilmek, kızına kavuşmak için hayırseverlerden yardım istiyor.
Bugüne kadar 4 evlilik geçirdiğini son evliliğinin 11 yıl sürdüğünü söyleyen Yıldız, tek isteğinin 15 yıldır ayrı olduğu kızının anne hasretini sona erdirmek için onun yaşadığı İstanbul'a giderek orada bir kaç gün kalacak kadar hayırseverlerin yardımda bulunması. Babasını kaybettiği günden bu zamana kadar ne eşlerinden, ne öz ağabeyinden ne de kendi annesinden bir güler yüz göremediğinden dert yanan genç kadın, ızdırap dolu günler yaşadığını, şiddetin her türlüsünü gördüğünü bu sebeple maddiyattan ziyade kendisi için önemli olanın sevgi ve saygı olduğunu söyledi.
Evlendiği sırada sokakta ip atlayan bir çocuk olduğunu belirten Yıldız, öz babasını 13 yaşında kaybettiğini, annesinin başka birisiyle evlenmesiyle 15 yaşında üvey baba ile yaşamaya başladığını söyledi. Üvey babasının kendisinin haberi olamadan evlendirme planları yaptığını kaydeden Yıldız, “Üvey babam İstanbul’da yaşayan erkek kardeşinin oğluyla benim evlenmem için öncesinde annemle ve kardeşiyle görüşmüş. Hiçbir şeyden haberim yokken bir gün üvey babam ve annem beni İstanbul’a gezmeye diye götürdüler. Burada üvey babam beni bir eşya gibi erkek kardeşinin oğluna bıraktı. Yani söz, nişan, düğün, gelinlik, yüzük, küpe, bilezik hiç birisi olmadan. Oldu bittiye getirerek 'artık sen burada yaşayacaksın bunlar senin ailen olacak' dediler. Yetiştirme yurduna bırakır gibi beni bıraktılar ve gittiler. Yaşımı büyüterek beni evlendirdiler. Ben çocuk gelinlerden birisiydim. Ben evliydim ama sokakta ip atlıyordum. Ben kendim çocuk olmama rağmen 16 yaşında ilk çocuğum bir yıl sonrada ikinci çocuğum oldu.” dedi.
Çocuk yaşta anne olduğunu her seferinde kendisine kayınvalidesinin yardım ettiğini ifade eden Fatma Yıldız, "Bana kayınvalidem patates pişir diyordu ben patatesleri yıkamadan toprağıyla olduğu gibi tencereye koyup pişiriyordum. Mutfak işlerini o öğretti bana. Burada 19 yaşına kadar durdum. Gördüğüm şiddet yüzünden boşanma davası açtım ve ayrıldım. Daha sonra iki kızımı da alarak Samsun’a geri döndüm. Ağabeyimin evine geldim. Ağabeyim ise ‘ben sana bakarım ama çocuklarına bakmam’ dedi. Çocuklarımı İstanbul’a geri gönderdiler. Ağabeyim beni yengemin ailesinin yanına götürüp burada fındık toplarsın hemde yatacak yerin olur deyince onun yanından da ayrıldım. Üvey babamın yanına gittim o da kabul etmedi beni. O sıkıntılı günümde bir erkekle tanıştım ve onunla evlendim. O kişi meğer alkol ve uyuşturucu bağımlısıymış o yüzden evliliğim 6 ay sürdü. O yıllarda devlet kadınlara bugün ki kadar değer vermiyordu. Şimdiki gibi bana yardım edecek elimden tutacak Kimse Yok Mu gibi dernekler de yoktu. Yangından kaçar gibi önüme çıkan ilk kişiyle sığınmak amaçlı evlenmiştim. Ben kaderime razı gelenlerdenim ben çamaşır makinesi bulaşık makinesi gibi eşyalarım olsun diyenlerden değilim. Başımı sokacak bir ev ve ekmek getiren güler yüz gösteren bir kocam olsun diyenlerdenim. Ama olmadı beni kemerle döverdi. Ondan ayrıldıktan sonra üçüncü çocuğumun babasıyla tanışıp evlendim. Onunla da geçinemedik her seferinde şiddet uyguluyordu. Ondan da ayrıldım sonra dördüncü ve beşinci çocuklarımın babası ile evlendim. En uzun evliliğim bu oldu. Dini nikâhlı olarak 11 yıl süren evliliğimin iyi günleri oldu. İlk kez aile ortamının tadını aldım ama sonra o kişi beni ortada bıraktı gitti.” diye konuştu.
"15 YIL SONRA KIZIMI GÖRECEĞİM AMA PARASIZLIKTAN GİDEMİYORUM"
İlk iki çocuğunun İstanbul’da babalarının yanında diğer 3 evladının ise kendisiyle birlikte olduğunu sözlerini ekleyen Yıldız, "İlk çocuğum olan 15 yaşındaki kızımla ilk kez kayın pederim sayesinde geçtiğimiz sene telefonla görüşebildik. Çocukların babası onlarla görüşmeme izin vermiyordu. Kızım geçtiğimiz bayramda çok duygu yüklü bir mesaj atmış bana ‘anne kokusunu tatmak istiyorum, sana sarılmak istiyorum’ diye kayın pederim İstanbul’a gelmem halinde kızımla beni görüştüreceğini söyledi. Ama ben akşam evdeki çocuklarıma ne yemek yapacağım derdinden İstanbul’a gitmeyi dahi düşünemiyorum. Otobüs biletini bir şekilde bulsam bile 15 yıl sonra ilk kez göreceğim kızımı en azından bir otele götürmek yada bir yerde yemek yedirmek isterim. Ama bunun için maddi imkânım yok. Buradan sizin aracılığınızla hayırseverlere sesleniyorum 10 Ağustos benim kızımın doğum günü 15 yıllık bir anne ve yavrusunun hasretini dindirmek isteyenler yardım ederse ben o gün İstanbul’a giderek kızıma doğum günü sürprizi yapmak istiyorum. Bir evladın annesine kavuşması, bir annenin evladının hasretini dindirilmesi kadar dünyada daha hayır ne olabilir. Yardım eden hayırseverlere ömrüm boyunca dua ederim." şeklinde konuştu.
CİHAN