Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), Ankara’da hesaplanan gıda enflasyonunun aralıkta bir önceki aya göre yüzde 2.91 arttığını; dört kişilik bir ailenin açlık sınırının 2.590 lira, yoksulluk sınırının ise 8.436 TL’ye yükseldiğini açıkladı.
Açlık sınırı geçen yıl aralıkta 2,163 lira, yoksulluk sınırı 7,045 lira; 2020 Kasım’da açlık sınırı 2.517 lira, yoksulluk sınırı 8.198 liraydı.
Bu tablo gösteriyor ki , halkımızın çoğunluğu yoksul ya da yoksul adayı. Oysa 2020 Türkiye kişi başına düşen milli gelir 8,653 Amerikan Doları (Ülkelerin kişi başına düşen milli gelirleri 2020 yılı listesinde Türkiye 86.sırada ). Bu hesaba göre kişi başı aylık 5.408-Tl milli geliri olduğu açıklanıyor. Peki o zaman gelir dağılımında adaletsizlik mi oluyor? Niye insanlar geçim sıkıntısı çekiyor?
Gitme ey yolcu, beraber oturup ağlaşalım:
Elemim bir yüreğin kârı değil paylaşalım:
Ne yapıp ye'simi kahreyleyeyim bilmem ki?
Öyle dehşetli muhîtimde dönen mâtem ki!
Yukarıda, Rahmetli Mehmet Akif Ersoy eşsiz dizelerinde ümitsizliğe düşmeyin diye uyarırken, günümüzde yaşanılan olumsuz olayların temelinde ekonomik imkansızlıkların yattığına inanıyorum.
Gün geçmesin ki cinayet haberleri olmasın. Şiddetli kavgalar, nahoş görüntüler. Bu olumsuzluklar Türk milletinin kaderi olmasın. Yanlışlıkların üzerine gidilsin, çareler aransın. Aksi takdirde daha umutsuz ve mutsuz bir nesil yetiştirmiş oluruz.
Öncelikle gerçekleşmesi gereken yasaların başında, ivedilikle idam cezası meclisin gündemine getirilsin. Zira mevcut cezaların caydırıcılığı kalmamıştır. Yuvalar yıkılıyor, çocuklar öksüz ve yetim kalıyor. Bir de bu çocukların ahlarını düşünün….
Neyse sevindirici haber, ülke genelinde yağışların olması, Allah bereketini versin, ekinlerin ve meraların yüzü güldü. Tabi ki, bizlerinde içme suları için çok önemlidir, dolayası ile KOSKİ’nin de havzaları dolmuştur inşallah.
Cumanız mübarek olsun. Allah’a emanet olunuz.