Siyonist İsrail, Gazze’de çocuk, kadın, yaşlı demeden ölüm yağdırıyor. 20 günü aşkındır devam eden soykırım dünyanın gözü önünde gerçekleşiyor. Türk halkı günlerdir sokaklarda İsrail’i lanetliyor. İsrail ve onun destekçisi ülkelerin firmalarına karşı boykot çağrıları yapılıyor. Ancak bazı yaygın basın kuruluşları ve halk arasında kimi kişilerin, açık açık söylemekten çekinse de İsrail’in yaptığı vahşeti haklı gösterme çabası içinde olması da dikkatlerden kaçmıyor. İddiaların başında “Filistinlilerin Yahudilere toprak sattığı ve Osmanlı’ya ihanet ettiği” yer alıyor. İddialarla İsrail’in Filistin’de yaptığı soykırım meşrulaştırmaya çalışılıyor.
İNGİLİZ ENTRİKASIYLA İSRAİL DEVLETİ KURULDU
Peki, Filistin halkı gerçekten Osmanlı’ya ihanet etti mi ve İsrail’e toprak sattı mı?
İddialarla ilgili olarak Konya Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, gazetemize önemli değerlendirmelerde bulundu.
İngilizlerin siyasi entrikasıyla Filistin topraklarında Yahudi devleti kurulduğuna dikkat çeken Mustafa Güçlü, tarihsel süreci şöyle anlattı: “Birinci Dünya Savaşı başlamadan önce Filistin topraklarında yüzyıllardır yapılan göçler sonucunda 65 bin Yahudi bulunmaktaydı. Arapların nüfusu ise 650 bin civarındaydı. İngilizler Yahudileri örgütleyerek kendilerine gönüllü birlikler oluşturup Osmanlıya karşı savaştırdılar. İhanet eden ise sadece Şerif Hüseyin, ona da Büyük Arabistan Krallığını vaat ettiler. Oğlu Faysal ile Chaim Waizman arasında İngilizler anlaşma yaptırdılar. Yahudilerin İngilizlerin hamiliğinde mandaterya idaresinde Yahudi devleti kurulmasına Faysal’ı ikna ettiler.”
Mustafa Güçlü, Sultan 2. Abdülhamid’in Filistinliler tarafından ‘Filistin davasının bayraktarı’ olarak ilan edildiğine de vurgu yaptı.
Filistinlilerin Osmanlıya ihanet ettiği ve Yahudilere toprak sattığı iddialarını ortaya atanların, İsrail’in o bölgede devlet olarak kalmasını isteyenler olduğuna dikkat çeken Mustafa Güçlü, İsrail’in 20 günü aşkındır devam ettirdiği vahşet için de “Hamas’ın füze fırlatması üzerine” şeklinde gerekçeler ortaya atılarak yapılan soykırımın meşrulaştırılmaya çalışıldığını ifade etti. Mustafa Güçlü, Hamas’ın zaten 20 yıllık bir oluşum olduğunu hatırlatarak, Hamas olmadığı zamanlarda Yahudilerin daha büyük katliamlar yaptığını da ifade etti.
YAHUDİLER GİTMEDİKÇE KAN VE GÖZYAŞI DURMAYACAK
“Yahudiler bu topraklardan gidene kadar huzur gelmeyecektir” diyen Mustafa Güçlü, şöyle devam etti: “Filistinlilerin çocuklarını, kadınlarını öldürmek onların inançlarına uygun. Onlar bunu bir dini ibadet olarak yaptıkları için vazgeçmeyecekler. Müslüman’ın namazından, orucundan vazgeçmeyeceği gibi onlar da vazgeçmeyecek. Yahudiler güçlendikleri zaman vahşete devam edecekler.” Mustafa Güçlü, ya Yahudilerin bu bölgeden çıkarılması ya da bölgede Osmanlı gibi bir ülkenin olması gerektiğinin altını çizerek, bu sayede İsrail’in durdurulabileceğini belirtti.
Türkiye’nin şu an dünyada Filistin konusunda en duyarlı ülke olduğunu ancak bunun yetmeyeceğini anlatan Mustafa Güçlü, “Tutarlı politika uygulayarak İslam ülkelerinin örgütlenmesini sağlanmalı. Avrupa başta olmak üzere dünya ülkelerini ikna etmeli. İsrail mallarına boykottan tutunda her türlü diplomatik, ticari ilişkileri kesip, askeri tatbikatlara son vererek çok yönlü uygulamalar harekete geçirilmeli” dedi.
Peki, Filistin halkı gerçekten Osmanlı’ya ihanet etti mi ve İsrail’e toprak sattı mı?
İddialarla ilgili olarak Konya Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü, gazetemize önemli değerlendirmelerde bulundu.
İngilizlerin siyasi entrikasıyla Filistin topraklarında Yahudi devleti kurulduğuna dikkat çeken Mustafa Güçlü, tarihsel süreci şöyle anlattı: “Birinci Dünya Savaşı başlamadan önce Filistin topraklarında yüzyıllardır yapılan göçler sonucunda 65 bin Yahudi bulunmaktaydı. Arapların nüfusu ise 650 bin civarındaydı. İngilizler Yahudileri örgütleyerek kendilerine gönüllü birlikler oluşturup Osmanlıya karşı savaştırdılar. İhanet eden ise sadece Şerif Hüseyin, ona da Büyük Arabistan Krallığını vaat ettiler. Oğlu Faysal ile Chaim Waizman arasında İngilizler anlaşma yaptırdılar. Yahudilerin İngilizlerin hamiliğinde mandaterya idaresinde Yahudi devleti kurulmasına Faysal’ı ikna ettiler.”
Mustafa Güçlü, Sultan 2. Abdülhamid’in Filistinliler tarafından ‘Filistin davasının bayraktarı’ olarak ilan edildiğine de vurgu yaptı.
Filistinlilerin Osmanlıya ihanet ettiği ve Yahudilere toprak sattığı iddialarını ortaya atanların, İsrail’in o bölgede devlet olarak kalmasını isteyenler olduğuna dikkat çeken Mustafa Güçlü, İsrail’in 20 günü aşkındır devam ettirdiği vahşet için de “Hamas’ın füze fırlatması üzerine” şeklinde gerekçeler ortaya atılarak yapılan soykırımın meşrulaştırılmaya çalışıldığını ifade etti. Mustafa Güçlü, Hamas’ın zaten 20 yıllık bir oluşum olduğunu hatırlatarak, Hamas olmadığı zamanlarda Yahudilerin daha büyük katliamlar yaptığını da ifade etti.
YAHUDİLER GİTMEDİKÇE KAN VE GÖZYAŞI DURMAYACAK
“Yahudiler bu topraklardan gidene kadar huzur gelmeyecektir” diyen Mustafa Güçlü, şöyle devam etti: “Filistinlilerin çocuklarını, kadınlarını öldürmek onların inançlarına uygun. Onlar bunu bir dini ibadet olarak yaptıkları için vazgeçmeyecekler. Müslüman’ın namazından, orucundan vazgeçmeyeceği gibi onlar da vazgeçmeyecek. Yahudiler güçlendikleri zaman vahşete devam edecekler.” Mustafa Güçlü, ya Yahudilerin bu bölgeden çıkarılması ya da bölgede Osmanlı gibi bir ülkenin olması gerektiğinin altını çizerek, bu sayede İsrail’in durdurulabileceğini belirtti.
Türkiye’nin şu an dünyada Filistin konusunda en duyarlı ülke olduğunu ancak bunun yetmeyeceğini anlatan Mustafa Güçlü, “Tutarlı politika uygulayarak İslam ülkelerinin örgütlenmesini sağlanmalı. Avrupa başta olmak üzere dünya ülkelerini ikna etmeli. İsrail mallarına boykottan tutunda her türlü diplomatik, ticari ilişkileri kesip, askeri tatbikatlara son vererek çok yönlü uygulamalar harekete geçirilmeli” dedi.