S.1) Hocam; Bir işimin olması için bazen hediye veriyoruz. Bu rüşvet olur mu? Günah olur mu? Açıklar mısınız?
C.1) Rüşvet; makam mevki sahibi olan birine şu an veya ilerde bir iş yaptırayım düşüncesi ile bir şey verilirse bu rüşvet olur. İslam’a göre rüşvet vermekte almakta haramdır.
Abdullah bin Amr (R.A) şöyle rivayet etmiştir: "Peygamber Efendimiz (S.A.V) şöyle buyurmuştur: Rüşvet alanda verende ateştedir.” (Ebu Davud-Tirmizi-Taberani)
Başka bir Hadis-i Şerifte şöyle buyrulur:” Rüşvet alana da verene de Allah lanet eder.” (Tirmizi)
Bu Hadis-i Şerif’te de anlaşıldığı üzere rüşvet verene de alana da Allah ve Resulü lanet etmektedir. Allah’ın ve Resulünün lanet ettiği bir kimse nasıl huzur bulur. Bunun her iki dünyası da harap demektir. Siz o memura bir işiniz olmazsa bir şey verir misiniz? İşiniz olsun diye veriyorsunuz. Onun için haram olur.
S.2) Hocam; Bu yıl Hacdaydık. Otelimiz uzak olduğu için çokta yorgun düştük. 2.nci gün şeytan taşlamaya gidemedik. Bizim Haccımız oldu mu? Açıklar mısınız?
C.2)
Hanefi Mezhebine göre; şeytan taşlamak vaciptir. Vacibi terk etmişsiniz. Vacip terk edildiği için ceza olarak bir koyun kurban edeceksiniz. Kurbanın kesim yeri Mekke’deki Harem Bölgesidir. Sizin Haccınız tam oldu amma ceza olarak bir koyun kurban edeceksiniz.
S.3) Hocam; Çok önemli bir soruyu sormak isterim. Bir malın fiyatı ve günü belli olmadan alıp satmak caiz mi? Açıklar mısınız?
C.3) Biz cevap verirken Türkiye’de yaygın olan iki mezhebe göre cevap veriyoruz.
Hanefi ve Şafii Mezheplerine göre; her hangi bir malın fiyatı belirlenmeden satmak ve satın almak caiz değildir. Böyle bir alış-veriş yapmakta haramdır. Bundan sakınmak lazımdır. İlerde malın parasını alırken satıcının ve alıcının gönlünden geçen bir fiyat vardır. Aşağı veya yukarı olursa gönül rızası olmaz ihtilaf çözülmez. Bundan dolayı caiz olmaz.
S.4) Hocam; Günümüzde bazı Müslümanlar namazda ellerini göbeğinin üstüne bağlıyor. Bazıları İmam okurken o da okuyor. Nedenini soruyoruz mezhepleri taklit ediyoruz derler böyle taklit etmeleri doğru mudur? Açıklar mısınız?
C.4)
Telfik Nedir: Telfik lügatte kumaşın iki parçasını birleştirmek dikmek anlamına geliyor. Aynı zamanda uydurmak, eli boş dönmek anlamına da gelir.
Usul-ü Fıkıhta Telfik: Taklit yoluyla bir meselede mezheplerin farklı hükümlerine birleştirmek taklit ederek tatbik etmek anlamına gelir. Son yıllarda bu taklitçilik meşhurlaştı. Bunları fıkıhta, tefsirde, Akaitte Arapçaya vakıf olmakla olur. O da her konuda denir.
Örneğin Hanefi Mezhebinde; nikâhın rükunları;
1- İki erkek şahidin olması
- İcap ve kabul şartı aldın kabul ettin mi? Deyince erkek ve kızın kabul ettim demesi şarttır. Ediyorum edeceğim dese nikâh olmaz.
Şafii Mezhebinde ise velisinin bulunması ve izninin olması şarttır. Şafii birisi Hanefi’ye göre velisi olmadan nikâh kıyıyorsa nikâhı caiz olmaz.
Bir mezhebi taklit etmek için o mezhebin şartlarını bilmesi lazımdır. Şimdi taklit ettik diyenlerin çoğu kendi mezhebini bilmiyor. Körü körüne araştırmadan gidiyorlar.
Taklit edecek âlimler:
1- Vukuundan önce olması vukuundan sonra olmaması
- Keyfi değil mecburi olması lazımdır. (Örnek: Tavafta Şafiiler kadına sürtününce abdestleri bozulur. Zaruri olarak Şafii olanlar Hanefi’yi taklit ederler. Çünkü tavafta abdestli bozulur. Onun için Hanefi Mezhebini taklit etmek zorundadırlar.)
Dua ve Selamlar. 19.09.2019
İletişim-Tel:0332-3524213 veya 0505-7721593-94
Posta:aligalip-dogan@hotmail.com
Facebook: Ali Galip Doğan
Ali Galip DOĞAN/İrşad Vakfı Başkanı