S.1) Hocam; Harud ve Marud nedir. Merak ediyoruz açıklar mısınız?
C.1) Harud ve Marud Bakara Süresi’nde geçer şöyle buyurulur mealen Bakara 102 “Şeytanlar, insanlara sihri Babil’de ki Harud ve Marud adlı iki meleğe ilham edilen sihri öğretmek suretiyle küfre girdiler, hâlbuki o iki melek “Biz ancak imtihan için gönderilmiş birer meleğiz. Sakın küfre girme” demedikçe kimseye sihir öğretmiyorlardı.
Harud ve Marud müfessirlerin bazısı insan olarak kabul etmişlerdi, bazıları ise Cinlerdendir demektedir. Levhi mahfuzdan duyduklarını hemen haber verirlerdi, bunların melek olmadığı anlaşılmaktadır. Çünkü melekler hiç günah işlemezler tek yönlü varlıklardır. Bunların inkâr ettikleri belirtilmektedir.
S.2) Yeni umreden geldik, biz Mekke’ye ihramsız girdik başımızda hoca da yoktu. Otelde ihram giyip Kâbe’ye gittik. Tavaf yaptık, saye çıktık bizim umremiz olmamış dediler. Siz tecrübelisiniz. Bu konuya açıklık getirir misiniz?
C.2) Kâbe’ye yani harem bölgesine ne surette olursa olsun, Haniflerce ihramsız girilmez. Size bir kurban cezası vacip olmuş, bir koyun veya keçi kesmeniz lazım kurbanın kesme yeri harem bölgesidir. Başka yerde kesilirse et yerine geçer.
Umreniz tavaf ve say yaptıysanız umreye niyet etmişseniz saydan sonra tıraş olmuşsanız umreniz tamamdır. Yalnız bir şey hatırlatayım. Çanakkale, Bursa gezisine giderken 2 rehber buluyoruz. Siz ki Mekke ve Medine’ye rehbersiz gidiyorsunuz, giderken kim daha ucuza götürüyorsa onu arayıp buluyorsunuz. Meşhur bir söz vardır, ucuz etin suyu yavan olur derler. Umre ve Hacca gidecekler ilk önce rehber seçmelidir. Rehbersiz işte sizin gibi olur.
S.3) Kasım ayında umredeydik, Tavaf alanına ihramsız erkekleri sokmadılar, bizde hanımların yanında ihram giyerek tavaf yaptık.
- a) Üst üste 3-4 tavaf yaptık sıkıntı olduğu için namaz kılmaya müsait yer bulunmuyordu, her tavaftan sonra namaz kılmanız şarttı, onun için tavaflarınız olmadı dediler.
- b) İhram giydiğiniz kul hakkı oldu, sevap yerine günaha girdiniz dediler. Bu konulara açıklık getirir misiniz?
C.3) Bunu sık sık duyuyoruz, aklına gelen fetva veriyor, tavaftan sonra namaz kılmak vaciptir. 2 rekât kılınır, niyette tavaf namazı kılmaya denir. Tavaftan hemen sonra 2 rekât namaz kılmak müstehabtır, güzeldir, daha faziletlidir. Tavaftan hemen sonra namaz kılmak tertiptir. Haniflerce bu tertip müstehapdır. Tavaf olmaz demek haramdır. Yapılırsa günahtır, böyle bir şey yok sadece müstehabı terk ediyorsan, fazilet yönünden az sevap alıyorsun demektir.
İhramlı girmeye gelince, Kâbe’nin hakkı tavaftır, bir tavaf fazla olursa 60 sevap alıyorsun, bu açıdan ihram giymeye zorlanıyorsan biz birinci katta birkaç tavaf yaptık, 70 dakika sürdü yani 7 km. yol eder, bu da hasta veya yaşlı insanlara çok zor geliyor, yorgun düşüyorsun Kâbe’ye gitmekten mahrum oluyorsun Allah (C.C) Umrelerimizi, tavaflarımızı kabul etsin inşallah.
S.4) Din görevlisi olarak umreye gittim. Ayette “İnsanlar için konulan ilk beyt Bekke’dir” geçiyor. Mekke ne Bekke ne arasındaki farkı çözemedim. Açıklar mısınız?
C.4) Bekke; sınırları Cebrail (AS) tarafından gösterilen harem sınırı içinde bulunan Kâbe yani haram sınırları Hudeybiye’de, Cirane’de, Tenim’de var 30 km. mesafede içinde Kâbe bulan yerdir.
Mekke ise Hicaz bölgesi sınırları Cidde, Medine, Riyad ile sınırlı olan şehirdir. Mekke şehridir. Harem bölgesine gayri Müslümler giremezler.
S.5) Hocam yeni umreden geldiniz. Allah kabul etsin, tavsiyeleriniz nelerdir. Biraz bahseder misiniz?
C.5) Hiç gitmeyenler bir defa gitsinler, yeter neden sık sık gidiliyor sitem ederler ama bir defa gitti mi bir daha gitsem diye arzular. Bu Allah’ın bir lütfudur. Üç tip Hac ve umreye gider.
1-Alış-veriş, kar peşinde koşmak için gider.
2-Millet görsün, Hacı desinler, bana güvensinler diye gider.
3-Allah rızası için aşkından gider. Önemli olanda bu gidiştir. Umre ve Hacca gidenler sabrı elden bırakmayacaklar, şunu uygularlarsa çok yerinde olacak, az yemek, az konuşmak, az uyumak zikri Mudam halinde olmak. Böyle yapan kazanır, ihlasla ve samimiyetle Hac ve umre yapmalıyız.
S.6) Hocam biz Medine’den Mekke’ye giderken Mekke yakınlarında bir petrolde akşam namazı kıldık, başımızdaki hoca yatsı namazını da kıldırdı. Biz itiraz ettik bir kısmımız uymadı, onlar yatsıyı Kabe’de kıldı. Böyle cemi takdim yapmak olur mu merak ettik açıklar mısınız?
C.6) Hanefi mezhebinde cemi takdim Hac zamanı Arafat’ta olur. Öğlenle ikindi birleştirilir. Müzdelife’ye gelince akşamla yatsı namazı tehirli olarak ard arda kılınır. Bunun dışında cemi takdim, cemi tehir caiz değildir. Hoca çifte mezhepli galiba hem Kâbe’ye gidiyorsunuz, Kâbe’de kılınan namaz yüz bin namaz yerine geçer. Kâbe’ye yetişecekken neden yolda namaz vakti olmadan namaz kıldırdı.
Şafi mezhebine göre yolculukta cemi takdim, cemi tehir olur caizdir.
S.7) Hocam kolonya kullanmak günah mı? Abdesti bozar mı namaza manisi var mıdır? Açıklar mısınız?
C.7) Alkollü içecekler bütün mezheplerde haramdır. Hanefi mezhebine göre etil alkol dezenfekte için olsun temizlik maksadıyla olsun kullanmak caizdir. Islak mendil bu hükümdedir. Abdesti bozmaz, namaz kılmak caizdir. Ancak namaz esnasında kullanmamak daha iyidir.
Şafi mezhebine göre alkol necis olduğu için kolonya kullanmak caiz değildir. Kolonya kullanarak namaz kılınmış ise namaz olmaz. O namazın iadesi lazım gelir. Elleri yıkamak veya elbiseye bulaşmışsa orayı silmek gerekir. (Serahsi mebsut 24/14-15) Namaza yakın kolonya kullanmak doğru olmayabilir.
S.8) Hocam Kasım ayında umrede idik, eşim ay halindeydi, yanımızdaki hocalar tavaf yaptır dediler. Bizde renkli halinde birlikte tavaf sayimizi yaptık, sizin umreniz olmadı dediler, siz tecrübelisiniz umremiz olmadı mı? Yeniden mi gideceğiz? açıklama yapar mısınız?
C.8) Her kuşun eti yenmez, her söylenenle de amel olmaz, Umreniz tamamdır. Yalnız kadının o vaziyette camiye Kabe’ye girmesi haramdır, büyük günahtır. Ceza olarak siz eşiniz adına bir koyun kurban etmeniz vacip olmuştur. Bu kurban Konya’da kesilmez. Umre veya hacca gidenlerle 125 dolar para gönderin, sizin adınıza Mekke’de harem bölgesinde o kurbanı kestirsinler, o zaman vebalden kurtulursunuz.
S.9) Hocam bizim köylerde, ilçeler de cenazemiz oldu mu yemek veriyoruz, bu günlerce devam ediyor, param olmadığı için hasta iken de masraf etmiştim. Bankadan ihtiyaç kredisi aldım, helal dediler, ne dersiniz?
C.9) Haram belli helal belli sınırlarını Allah çizmiştir. Faiz haramdır. Helal diyen, küçümseyen insan dinden çıkar, İmam-Azam efendimiz Fıkhul Ekber adlı eserinde sayfa 453’den itibaren inceleyeniz. Bir adama faiz alma yeme desen, alan adam da o herkes alıyor, almayan mı var, neye haram olsa dese dinden çıkar, kâfir olur der, karısı da boş olur der. Cenazede sünnet olan 3 gün cenaze çıkan eve yemek getirilir, ev sahibi yemek yapmaz, komşuları getirir. Sünnet olan budur, siz hem kendinizi tehlikeye atıyor, hem de yiyenleri tehlikeye atıyorsunuz. Diyelim ki size taziyeye geldik siz de yemek koydunuz, bizde bilmiyoruz bize de haram yediriyorsunuz, iki taraflı günah işliyorsunuz.
S.10) Hocam ilk kıblemiz Mescidi Aksa’mız işgal altında ne yapmamız lazım, Mescidi Aksa hakkında bilgi verir misiniz?
C.10) Mescidi Aksa; (En uzak mescid) Kudüs şehri ilk olarak Ofil Tepesi’nin Silvan Köyü’nde kuruldu, tepede su pınarı vardı, insanlar su ihtiyacını oradan karşılıyorlardı,
Mescidi Aksa ile ilgili Hz. Aişe (R.A) Efendimiz (S.A.V)’a sorar? “Ya Rasulullah dünyada ilk beyt hangisidir” der.
Efendimiz (S.A.V) “İlk beyt, ilk mescid Kâbe’dir” buyurur.
Hz. Aişe (R.A) “sonra hangisidir Ya Resulullah” der.
Efendimiz (S.A.V) “Mescidi Aksa’dır’ der.
Hz. Aişe (R.A) “Kaç sene sonra yapılmıştır.”
Efendimiz (S.A.V): “40 sene sonradır.” Buyurmuştur.
Kudüs’e hicret eden ilk büyük köklü kabile M.Ö. 3000 (üç bin) yıl önce Kenaniler olmuştur.
Amelika Kabilesi Buhtün Nasr’ı işgal etti. Yahudiler yaktı yıktı. Mescid-i Aksa’yı ahır haline getirdiler.
Yahudiler azdılar. Allah’ın vadi yerine geldi. Allah bunlara tekrar fırsat verdi, toparlandılar zulmettiler. Calud onları tekrar yaktı yıktı. Calud’u da Hz. Davud (A.S) sapan taşı ile vurdu öldürdü.
Kudüs’ün Fethi
Hz. Ömer (R.A) Halife iken Ubeyde b. Cerrah’ı fetih için gönderdi. 636 yılında Kudüs fethedildi. Kudüs’ün anahtarını, Hz. Ömer (R.A) gelince ona verdiler. Hz. Ömer (r.a) den sonra Emeviler Kudüs’e hakim oldular, MS 661 ila 750 yılları arası idare ettiler, 89 yıl idare edildi.
Abbasiler 750 ila 878 yılları arası idare ettiler. Kudüs 89 yıl Emeviler’de, 128 yıl Abbasiler’de kaldı. 1071 yılında Selçuklular hakim oldu. Daha sonra Fatimilerle Selçuklular’ın yaptığı savaştan sonra haçlılar hakim oldu. Sokaklar kan gölüne döndü, 88 yıl Aslan Yürekli Rişad Kudüs’te zulüm yaptı.
1187 yılında Selahaddin’i Eyyubi Kudüs’ü fethetti, adaletli davrandı, intikam almadı, Kıyamet Kilisesi’nin anahtarını Müslüman bir aileye teslim etti, hala kilisenin emniyeti, anahtarı o Müslüman sülalenin elindedir.
Kudüs’te Osmanlı; 28 Aralık 1516 Yılında Yavuz Sultan Selim Sinan Paşa komutasında birlikler Kudüs’ü teslim aldı, Yavuz Sultan Selim Han Şam’dan 31 Aralık 1516 yılında Kudüs’ü ziyarete geldi, şehrin ortasına çadırını kurdurdu, çok büyük hizmetler yaptı. Kanuni döneminde Kudüs’ü sur içine aldırdı, 150 dönümlük bir arazi üzerine oturur. 1542 yılında surlarla çevrildi, 1517 yılında İngilizlere geçti, 1948 yılında İsrail devletini kurdurdular. Bu Siyonistler azdı, sapıttılar. İnşallah tekrar bunların sonu gelecektir.
Peygamber (sav) şöyle buyurur “Siz Yahudilerle savaşmadıkça kıyamet kopmaz. Yahudilerle Müslümanlar savaşacak arkasına saklandığı taş ve ağaçlar, arkamda Yahudi var, öldürün diyecek. Gargat Ağacı hariç” Hadis. (Riyasus Sahihin 667) Yeter ki Müslümanlar birleşsin; İslam ortak pazarı, İslam para birimi, İslam savunma paktı, İslam birleşmiş milletleri olduğu gün onları sonu gelir inşallah.
Selam ve dua ile Allah (C.C)’a Emanet olunuz.
21 Aralık 2017 Perşembe
Ali Galip DOĞAN/İrşad Vakfı Başkanı
İletişim: GSM.0. 505.772 15 93