Soru 1. Hocam, biz koyun besleriz. Hanım ben yokken koyunu kesmiş. Biz de yedik, komşulara da verdik. Köydeki hacı emmiler kadının kestiği yenmez, siz neden yediniz dediler. Bir yanlış mı yaptık? Cevap bekliyoruz.
Cevap 1. Fıkıhta şöyle bir kaide vardır: niçin, niçin – neden ne derler olmasaydı, sokaklar sarıklı hocalarla dolardı. Kadının kestiği yenmez diyenler neye dayanıyor, niçin yenmez, neden yenmez izah ediyorlar mı? Hayvan kesiminde kadınla erkek arasında bir fark yoktur. Yeter ki Müslüman olsun, keserken besmele çeksin. Hayız olsalar bile onların kestikleri yenir. Kadın daha hassas, psikolojik acıdan korktuğu için kesimi erkekler yapıyor.
Soru 2. Hocam, biz Avrupa’da yaşıyoruz. Almanlar hayvan keserken beynine kurşun vuruyor, eziyet olmasın diye böyle kesiyorlar. Bizim kestiğimiz gibi kesmek yasak. Biz bu etten yiye bilir miyiz?
Cevap 2. Bir hayvanı boğarak, kafasına kurşun sıkarak öldürmek caiz değildir. Bu tür kesilen hayvanların eti yenmez. Bunlar hayvana eziyet etmeden kesmek için değil. Bizim gibi keserse 5-6 kg pis kan akıyor. Adam günde 20 hayvan keserse düşünün, adam zarar ediyor. Daha çok kar edelim diye böyle yapıyorlar. Bununla ilgili bir hatıramı anlatıyım. 1984 yılında kıta Avustralya’dayım. Melbourne imamlar meclisi milli görüş olarak bize bir inceleme görevi verdiler. Dört genç ve ben Vodonga diye bir ile geldik. Büyük bir mezbahaya gittik. Bu mezbaha Kuveyt, Katar, Suudi Arabistan’ı gibi Müslüman ülkelere et gönderiyorlar. Büyük bir mezbahaya girdik. Veteriner ve müdür var. Yugoslav asıllı bir Müslüman var. Hayvanın beynine vurdu. Hayvan düştü. Sonra kesti. Ama az bir kan aktı. 3 tane hayvan kestiler. Sonra ben kesimi durdurdum. Bu hayvanın eti yenmez dedim. Arka ayağından çatallara asın, kafa aşağı olunca hayvan hareket edemez. Pis kan da çıkar. O zaman yenir dedim. Veterinerin dediği şu oldu. Ama bu mezbaha akan kandan çok zarar eder. Biz kesimi durdurduk. Parkta otururken Yugoslav Müslüman yanımıza geldi, bir şeyler söyledi, İngilizce bilmediğim için anlayamadım. Gençler ne diyor bu adam diye ısrar ettim. Hocaya söyleyin mezbahada 800 baş büyük hayvan kesiliyor. Hocaya hayvan başına 50 dolar verecez, lojman var, yeme içme, altına araba da verilecek. Bu kesim olur desin, bu kesim İslami usullere göre kesilmiştir desin, imza atsın. Tercüme ettiler. Adama kızdım. İslami usullere göre kesin, besmele çekin biz de yazıp imzalayalım. Ben onu kabul etseydim bir yıl içinde tam bir banker olurdum. Konya’da iş yerlerim olurdu. Allah beni imtihan etti. O parayı, o rahatı reddettim. Şimdi ulusal kanallarda İslam dışı konuşanların arkasında ne kadar dolar var bilemiyorum. Amma benim oğlum 40 yaşında soba zehirlenmesinden gitti. Arkada kirli hiçbir şey bırakmadı Elhamdülillah. Ben sonradan rapor tutup meclise sundum.
Soru 3. Hocam, Hollanda’da, Amsterdam’da mezbahaya gittik. Güvercin ve bıldırcınları boğarak öldürüyorlar. Sordum bunlar nereye gidiyor? Katar, Kuveyt, Suudi Arabistan’a. Çok pahalı olduğunu söylüyorlar. Bu hayvanların eti yenir mi?
Cevap 3. Kuşların boğazını boğarak öldürmek hem insani değildir, hem de onların eti yenmez, haramdır. Boğazlarının kesici bir aletle kesilmesi lazımdır.
Soru 4. Hocam, kamyonla İstanbul’a giderken yolda bir lokantaya girdik. Yanımdaki arkadaş koç yumurtası getir dedi. Sordum hayvanın hayâlarıymış. Ben yenmez dedim, arkadaş dinlemedi yedi. Bunu Açıklarmısınız?
Cevap 4. Hanefi mezhebine göre besmeleyle kesilen eti helal olan hayvanın 7 organı yenmez: 1-akan kanı, 2-öd kesesi, 3-hayâları, 4-dişilikleri, 5-derisi, 6-mesanesi. Bunlar yenmez. Kanın yenmesi haram, diğer altısının yenmesi tahrimen mekruhtur. Harama yakındır.
Soru 5. Hocam, oğlum madde bağımlısıydı. Kurtulursa bir deve kurban olarak kesecem dedim. Oğlum Elhamdülillah, kurtuldu, namazlarını da kılıyor. Şimdi ne yapmam lazım. Deve yok, bulamıyoruz. Açıklarmısınız?
Cevap 5. Size kurban kesmek vacip olmuş. Deveyi araştır bul. Bulamazsan o ayarda bir sığır kesebilirsin. Veya yedi koyun da kesebilirsin. Amma bunun etinden sen, eşin, çocukların, torunların, annen, baban, deden yiyemez. Şayet yerse, yediğinin parasını fakirlere dağıtacak.
Selam ve dualar.
İrşad Dayanışma Vakfı Başkanı
Ali Galip Doğan