FIKHÎ SORULAR VE CEVAPLARI

A. Galip Doğan

S.1) Hocam; Babam kalp krizinden vefat etti. Annemler 40. 52. Gece yapacaklar. İslam’da böyle bir gece var mıdır? Açıklar mısınız?

 

C.1) İslam’da 40. 52. Gece diye bir gece ve bu gecelere ait bir merasim yoktur. Bu Hristiyanlardan gelen bir adettir. Vefat eden babanız için hatim yaptırın, dua edin. Onun adına hayır hasenat yapın. Borcu varsa ödeyin. Oruç keffareti, yemin keffareti varsa onları verin. Iskatını yaptırın. Duanın belli bir zamanı yoktur.

 

S.2) Hocam: Kabir ziyaretlerine gidiyoruz. Bazı arkadaşlar mezarlar üzerinden geçiyorlar. Bu doğru mudur? Açıklar mısınız?

 

C.2) Hanefi ve Şafii Mezheplerine göre; Mezarlar üzerine yol yapmak, mezarları çiğnemek mekruhtur günahtır.

İbni Mesud şöyle der: “Bir mezarı basıp çiğnemektense ateşe basmayı tercih ederim

Dikkat etmek lazımdır. Mezarların üzerine basmamak gerekir.

 

S.3) Hocam; Elmacı Mezarlığında bir cenazede bulunduk. Hoca telkin verecekti. Cenaze sahipleri işiticiymiş. Kur’an-ı Kerim okutmadı, telkinde verdirmediler. Dinde böyle bir şey yoktur diye bağırdılar. Bu konuyu açıklar mısınız?

 

C.3) Bu konu biraz ihtilaflıdır.

Hanefi Mezhebine göre; ölüye telkin vermek sünnet değildir.

Şafii Mezhebine göre; şu Hadis-i Şerif’i dikkate alarak sünnettir derler. Hadis-i Şerif’te Peygamber Efendimiz (S.A.V) şöyle buyurur: “Ölülerinize La ilahe illallah diye telkin ediniz

Hanefi Mezhebinin görüşünde telkin yapmayın diye bir yasak yoktur. Yapılabilir denir.

Kur’an-ı Kerim okunur ve okunan Kur’an-ı Kerim’in ölüye faydası vardır. Bu aşırı grupların ilmî bir dayanağı olmayan mevzuları yasakmış gibi algılıyorlar.

 

S.4) Hocam; Sihir, büyü ne demektir? Sihir büyü yapıldığında etkisi nasıl olur? Ne gibi sıkıntı olur? Ne gibi sıkıntı olur? Büyü yapanların dindeki yeri nedir? Açıklar mısınız?

 

C.4) Sihir: sebebi ince ve gizli olan şey demektir. Türkçe ’de büyü deniyor. Sihirin tarihçesi çok eskidir. Peygamber Efendimiz (S.A.V) sihir (büyü) yapmayı ve yaptırmayı yasaklamıştır. Bundan para almakta helal olmaz. Sihirin yapılmasının yasak olmadığını söyleyen sihri kabul eden bir kimse dinden çıkar. İslam bu büyücülerin kötü ruhlu insan olduklarını dünya ve ahirette perişan olacaklarını bildirir. Rabbimiz (C.C) Taha Suresinin 69. Ayet-i Kerime’sinde şöyle buyurur: “Büyücü nereye varsa iflah olmaz” Peygamber Efendimiz (S.A.V) şöyle buyurur: “Helake sürükleyen 7 şeyden sakının. Bunlardan birisi de sihirdir” (Kaynak: Buhari-Müslim)

Büyünün çok etkileri olur. Evleri dağıtır. Aile yuvasını yıkar. İnsanı hasta yapar, süründürür. Allah (C.C) Bakara Suresinin 103. Ayet-i Kerimesinde şöyle buyurur: “Sihri yapanlar, Allah’ın izni olmadıkça kimseye zarar veremezler

İbni Mesud (R.A) şöyle rivayet ediyor. Peygamber Efendimiz (S.A.V) :”Kim falcıya, büyücüye giderse, fala baktırır onun dediklerine inanırsa Hz. Muhammed (S.A.V)’e indirilen Kur’an-ı Kerim’e inanmamış olur

Bu konu imanca ilgili bir konudur. İmandan çıkar demektir. Buda çok tehlikelidir.

Allah (C.C) Kur’an-ı Kerim’de Tevbe Suresinin 51. Ayet-i Kerimesinde şöyle buyurur: “(Ya Muhammed) Allah’ın yazdığından başka hiçbir musibet gelmez. Ancak Allah’ın yazdığı gelir Öyleyse müminler tevekkül etsinler (mütevekkil olsunlar)

 

S.5) Hocam; Evlatların anne-baba üzerinde hakkı var mıdır? Çocuğa her isim verilebilir mi? Açıklar mısınız?

 

C.5) Anne ve babaların çocuklar üzerinde 3 hakkı vardır:

1- Doğduğu zaman ona güzel bir isim koymak.

2- Çocuğa dinini, hayâyı, edebi, dürüst olmayı öğretmek. Onu güzel bir şekilde günün şartlarına göre yetiştirmek.

3- Zamanı gelince dindar, namuslu, edep ve haya sahibi biriyle evlendirmektir.

İsim koymaya gelince dinimize, örf ve adetlerimize göre güzel bir (İslami) isim koymak.

Peygamber Efendimiz (S.A.V) şöyle buyurur: “Siz kıyamet gününde kendi isimleriniz ve babalarınızın ismi ile çağırılacaksınız. Öyleyse isimlerinizi güzel takın” (Kaynak: Beyhaki-Ebu Davud)

İsim koyarken baba ve annenin güzel bir isim koymaları gerekir. Uygun olmayan isim konmuşsa değiştirilebilir.

 

S.6) Hocam; Saçlarım döküldü. Saç ektirebilir miyim? Açıklar mısınız?

 

C.6) Eğer başkasının saçını ektirirse caiz olmaz. Başka bir erkeğin saçını ektirdiğinde hanımı o saçları okşadığı zaman caiz olmaz. Karısının o saçlara dokunması haram olur. Yeni yöntemle kendi saçlarından alıp ektirirse o zaman caiz olur. Buna kök hücre nakli denir. Bu tür saç ektirmenin caiz olduğunu ulema söylemiştir. Yani caizdir.

 

S.7) Hocam; Konya dışından arıyorum. Doğum kontrolü için ilaç kullanmak caiz midir? Açıklar mısınız?

 

C.7) Belli bir zaman için doğum kontrolü hapı kullanmak caizdir. Ancak kadının rızası ile caiz olur. Kadın istemezse doğum kontrolü ve azil caiz olmaz.

Cabir (R.A) şöyle anlatmıştır: “Kur’an-ı Kerim nazil olduğunda biz azil yapıyorduk. Bu durum Peygamber Efendimize ulaştığında bizi nehyetmedi yasaklamadı” (Kaynak: İbni Mace)

Peygamber Efendimiz (S.A.V) bir Hadis-i Şeriflerinde şöyle buyurur: “Hür kadının rızası olmadıkça azil yapmak nehyedilmiştir yasaklanmıştır” (Kaynak: Beyhaki)

Hanefi Âlimlerinin bazıları kadında özür, rahatsızlık varsa kadının rızası izni olmadan kocası azil yapabilir demişlerdir.

Hanefi ve Şafii Âlimlerinin görüşüne göre; tüpleri bağlatmak, gebeliği önlemek için kadına müdahale ederek tamamen kısırlaştırmak caiz olmaz haramdır derler.

Sad Bin Ebi Vakkas (R.A) şöyle rivayet etmiştir: “Allah’a kulluk yapmak için daima evlenmeyi terk etmek için izin isteyen Osman Bin Mahzum’un isteğini reddetmiş izin vermemiştir. İzin verseydi biz kendimizi iğdiş ederdik” (Kaynak: Buhari-Müslim-Tirmizi-Nesei)

 

S.8) Hocam; WhatsApp’tan soruyorum. Covit-19’dan önce Cuma Namazının ardından Zuhri Ahir Namazlarını kılıyorduk. Şimdi o namazı da son 2 rekât son sünneti de kılmıyoruz Nedenini açıklar mısınız?

 

C.8) Zuhri Ahir Namazı muteahhirin ulemasınca kılına gelmiştir. Cuma’nın sıhhatinin şartlarından birisi de Cuma Namazı bir yerde kılınmalıdır.

Birkaç yerde kılınırsa İlk tekbir alanın namazı tamamdır, diğeri kabul olmaz. Kabul olmamışsa Zuhri Ahir Namazını Öğle Namazının Farzı yerine kılına gelmiştir.

Şafii Mezhebine göre; Cuma Namazından sonra Zuhri Ahir Namazını kılmaları şarttır.

Hanefi Mezhebinde ise; ihtiyaten kılınmaktaydı. Zuhri Ahir Namazını kılacaklar şöyle niyet etmelidirler; Niyet ettim Allah rızası için son kazaya kalan Öğle Namazının Farzını kılmaya diyerek Öğle Namazının farzı gibi namazı kılar.

İmamı Ebu Yusuf ve İmamı Muhammed’e göre; Son kılınan 2 rekât namaz ise Peygamber Efendimiz (S.A.V) 2 rekât namaz kılmıştır diye rivayet ederler. Son 2 rekât sünnet namazı ise vaktin son sünnetine niyet ederek kılınmalıdır.

 

S.9) Hocam; WhatsApp’tan soruyorum. Ben 6 yıllık evliyim. 2 çocuğum var. Kocam 6 yıldır beni annemin evine göndermeye izin vermiyor. Bana beddua ediyor. Ben ne yapayım? Ne tavsiye edersiniz?

 

C.9) Peygamber Efendimiz (S.A.V) şöyle buyurur: “Bir kadın namazını kılar, namusunu korur kocasına da itaat ederse cennete girer

Sen sabret, telefonla annenle görüş, fakat kocanın izni olmadan ziyarete gidemezsiniz. Çevrenizde sözü geçerli kimse yok mu? Kocanla görüşmesini sağlayıp devreye girsin. O zaman izin alıp gidersiniz.

 

S.10) Hocam; bir arkadaşla seferiydik. Cuma Namazını kılamadık. Sonra arkadaşlarla cemaatle Öğle Namazını kıldık. Sizin namazınız olmadı, cemaatli Öğle Namazını kılamazsınız dediler. Ne dersiniz?

 

C.10) Hanefi Mezhebine göre; Cuma Namazını kılamayanlar cemaatle Öğle Namazını kılamazlar, yalnız kılacaklardır. Tahrimen Mekruh olduğu için Öğle Namazını cemaatle kılamazlar.

Şafii Mezhebine göre; Cuma Namazını kılamayanlar Öğle Namazını cemaatle kılar, kılmaları caizdir. (Kaynak: Fethül Kadir-Dürrul Muhtar)

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.