Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener, Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel ve Voleybol Federasyonu Başkanı Erol Ünal Karabıyık, Swissotel’de düzenledikleri ortak basın toplantısında tribün olaylarıyla ilgili görüşlerini açıkladı.
Mahmut Özgener, kendilerinin önerileriyle böyle bir toplantı düzenlediklerini belirterek, tüm spor sahalarında giderek artan olayların kamuoyunu ciddi rahatsızlığa sürüklediğini, konunun sadece bir spor dalının sorunu olmaktan çıkarak, giderek büyüyen bir yara olduğunu söyledi. Çok az olayın yaşandığı voleybolda bile son haftalarda yaşanan bazı olayların problemin her yeri saran bir salgın halini aldığını gösterdiğini kaydeden Özgener, şöyle devam etti:
“2009 yılında tüm spor kamuoyunda korku ve şaşkınlıkla izlendiği maçların sayısı maalesef giderek arttı. Değişik şehir ve müsabakalarda yaşanan şiddetin, takımı ve şehiri olmadığını gösteriyor. Bu karşılaşmalar kadar göz önünde olmayan maçlarda da istenmeyen görüntüler tekrarlandı.
Bu olaylar hemen herkese aynı soruları sorduruyor. Sporun tüm değerlerini, insana kattığı tüm olumlu özelliklerini, coşkusunu, eğlencesini bir kenara bırakanların sayısı neden bu kadar artıyor? Giderek herkesi içine alan bu şiddet girdabına nasıl son vermeliyiz? Bu soruların cevaplarını tek başına bizlerin yanıtlaması mümkün değil. Bunu ancak bir araya gelerek güçlerimizi, bilgi birikimimizi birlikte kullanarak yanıtlayabiliriz. En doğru çözümleri, en doğru yaklaşımları ortak akılla üretebilir, uygulayabilir ve sonuca ulaştırabiliriz. İşte bugün bu yüzden federasyonumuzun çağrısıyla ülke sporumuzun en önde gelen 3 spor dalının federasyon başkanları bir araya geldik. Çözüm adına fikir alış verişinde bulunmak ve ortak akılı devreye sokmak için bir araya geldik. Federasyonlar olarak bu sorunun çözümü konusunda katkıda bulunmaya ve bu sorunu çözme konusunda olumlu adımlar atmaya kararlıyız.”
KOMİSYON YARIN TOPLANIYOR
Mahmut Özgener, Futbol Federasyonu olarak 5 Ekimde yaptıkları açıklamada bu konunun önünü kesme konusundaki kararlılıklarını belirttiklerini ifade ederek, “Burada Sayın Bakanımız Faruk Özak’a teşekkür ediyoruz. Kendisi de bu ortaya koyduğumuz yaklaşıma destek verdi. Sayın bakanımızla birlikte Gençlik ve Spor Genel Müdürü ve İçişleri ve Adalet Bakanlığı yetkilileriyle birlikte Ankara’da bir toplantı gerçekleştirdik. Biz Futbol Federasyonu olarak şiddet yasasındaki değişikliği, Türk futbolu için değil Türk sporu için elzem olduğunu çok net bir şekilde ifade ettik. Toplantı sonrasında oluşturulan komisyon 2. toplantısını yarın gerçekleştirilecek ve alınacak tedbirler daha net ortaya çıkıp, kamuoyuyla paylaşılacak” diye konuştu.
“Bugün eylemi yapan kişinin cezalandırılması hem de süratle cezalandırılması konusu son derece önemli” diyen Mahmut Özgener, şunları söyledi:
“Maalesef İl Güvenlik Kurullarımız bu konuda yetersiz kalıyor. Bu da çözümü ortadan kaldırıyor, çözümsüzlüğün önünü açıyor. Yaşanan olaylar sonrası sezon başında talimatlarımızda değişikliğe giderek, hak mahrumiyeti cezası alan kulüp başkanları ve yöneticileri stada sokmama kararı almıştık, ama başkanın giremediği stada olay çıkaran suçlu seyirci elini kolunu sallayarak girebiliyor. Bu şekilde şiddetin önünü kesmek mümkün değil. Dışarda cezası hapis olan bir eylemin aynısını stadın içinde yapan bir seyirciye hiçbir şey yapılmıyor. Sahayı kapattığınızda aslında cezayı belki o seyirci çekmiyor. Stat açıldığında o seyirci stattaki yerini alıyor. Yani potansiyel tehlike devam ediyor.”
Failin tespiti konusunda her şeyi yapmaya hazır olduklarını vurgulayan Mahmut Özgener, “Tüm statlara yoğun bir kamere sistemi getirmenin maliyetini federayon olarak karşılamaya hazır olduğumuzu bir koşulla kabul ettik. Kamareların yönetimin emniyette ve federasyonda olması koşuluyla. Biz statlarda suçu işleyeni tespit ediyoruz, ondan sonrası devletin işi. Ne kadar süratli cezalandırabilirsek o kadar doğru adım atmış oluruz” dedi.
Mahmut Özgener, konuşmasında İngiltere’den örnekler vererek, orada 1985’den bu güne yapılan uygulamalarla olayların azaldığını söyledi. Türkiye’de İl Güvenlik Kurulu’nun verdiği ceza miktarının 1.6 milyon Türk Lirası, ancak tahsilatın 100 bin lira olduğunu anlatan Özgener, “Dolayısıyla mevcut yapının işlemediğini çok net görebiliyoruz. Hepimiz, federasyonlar, oyuncular, teknik kadrolar, sporu korumak, spora sahip çıkmak ve spora ait olmayan her etkeni saha dışında tutmakla görevliyiz. Bu konuda ortak hareket etmezsek şiddeti ve istenmeyen olayları engellemek olmaz. İnşallah bu toplantı bir başlangıç olacak. Bu konuda bilgi ve deneyim paylaşımıyla sporda şiddete karşı birlikte hareket edeceğiz. Bu yolla daha olaylar gerçekleşmeden önleme yoluna gideceğiz” diye konuştu.
İŞLENECEK SUÇLARA AĞIR CEZALAR GETİRİLMELİ
Federasyonunun tüm birimlerinin bu konudaki çalışmalarını tamamladığını belirten Mahmut Özgener, yarın bakanlık temsilcileriyle yapılacak toplantılarda şu konuları gündeme getireceklerini söyledi:
“Sulh ceza mahkemelerinin spor ihtisas mahkemesi olarak görevli kılınması, işlenecek suçlara karşı ağır cezaların getirilmesi, bilet sistemi, güvenlik kameraları ve yönetimi, emniyet spor biriminin güçlendirilmesi ve özel güvenlik konusunda çok kapsamlı ve soruna çözüm olacağına inandığımız önerilerimizi gündeme getireceğiz. En büyük temennimiz bu önerilerimizin kabul görüp, çok kısa bir sürede bir kanun haline getirilmesi. Dolayısıyla bu olayların daha da büyümeden, ‘ah keşke bunları daha önce yapsaydık’ demeden çözüme ulaştırmak. Biz son derece kararlıyız, aynı kararlığını devletten de görmek istiyoruz.”
DEMİREL: ÇOK RADİKAL BİR TAKIM ADIMLAR ATMAK LAZIM
Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel de spordaki şiddet olaylarının kimsenin hoşuna gitmesinin mümkün olmadığını belirterek, “Bakanlarımıza ve gerekirse sayın Başbakanımıza olayları aktararak, ülke çapında spordaki şiddetin kanunlarla giderilmesi konusunda girişimlerimiz olacak. Spordaki şiddet ve buna benzer olayların çok iyi takip edilmesi ve kontrol altına alınması lazım” dedi.
Turgay Demirel, suçluların tespit edildikten sonra hemen cezalandırılması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:
“Hukuki olarak alınması gereken, çabuk aksiyondur. Bir suç varsa suçluyu tespit ettikten sonra hemen cezalandırmak gerekiyor. Cezalandırılmayan vaka daha sonraki olayların azmasına neden oluyor. Tüm kesimlerin buna karar vermesi ve istemesi lazım. 5149 sayılı sporda şiddeti önlemeye yönelik bir kanun var, bunu sporda şiddeti yok etmeye yönelik bir kanun haline getirmek lazım. Çok radikal birtakım adımlar atmak lazım. Ülkemizin çok büyük uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapacağı dönemlerde bu tür şiddet olaylarıyla gündeme gelmesi hepimizi üzüyor.”
Demirel, geçen sezon Efes Pilsen ile Fenerbahçe Ülker arasındaki play-off final serisinde yaşanan olaylardan sonra güvenlik kurulunun uzman danışmanlarla toplantı yaptığını ve Ağustos ayında sonuç bildirgesi yayınladıklarını anlatarak, “Ancak Beşiktaş Cola Turka-Efes Pilsen ve Galatasaray Cafe Crown-Fenerbahçe Ülker maçlarında da istenmeyen olaylar yaşanması, bizim bu tedbirleri daha yoğun bir şekilde almamız gerektiğini gösteriyor. Elbirliğiyle bu adımları atmaya kararlı olduğumuzu belirtiyoruz” dedi. Voleybol Federasyonu Başkanı Erol Ünal Karabıyık ise sporda şiddetin önlenmesi ya da şiddetin yok edilmesi konusunda toplumun tüm katmanlarında bir fikir birliği olduğunu söyledi.
Mahmut Özgener, kendilerinin önerileriyle böyle bir toplantı düzenlediklerini belirterek, tüm spor sahalarında giderek artan olayların kamuoyunu ciddi rahatsızlığa sürüklediğini, konunun sadece bir spor dalının sorunu olmaktan çıkarak, giderek büyüyen bir yara olduğunu söyledi. Çok az olayın yaşandığı voleybolda bile son haftalarda yaşanan bazı olayların problemin her yeri saran bir salgın halini aldığını gösterdiğini kaydeden Özgener, şöyle devam etti:
“2009 yılında tüm spor kamuoyunda korku ve şaşkınlıkla izlendiği maçların sayısı maalesef giderek arttı. Değişik şehir ve müsabakalarda yaşanan şiddetin, takımı ve şehiri olmadığını gösteriyor. Bu karşılaşmalar kadar göz önünde olmayan maçlarda da istenmeyen görüntüler tekrarlandı.
Bu olaylar hemen herkese aynı soruları sorduruyor. Sporun tüm değerlerini, insana kattığı tüm olumlu özelliklerini, coşkusunu, eğlencesini bir kenara bırakanların sayısı neden bu kadar artıyor? Giderek herkesi içine alan bu şiddet girdabına nasıl son vermeliyiz? Bu soruların cevaplarını tek başına bizlerin yanıtlaması mümkün değil. Bunu ancak bir araya gelerek güçlerimizi, bilgi birikimimizi birlikte kullanarak yanıtlayabiliriz. En doğru çözümleri, en doğru yaklaşımları ortak akılla üretebilir, uygulayabilir ve sonuca ulaştırabiliriz. İşte bugün bu yüzden federasyonumuzun çağrısıyla ülke sporumuzun en önde gelen 3 spor dalının federasyon başkanları bir araya geldik. Çözüm adına fikir alış verişinde bulunmak ve ortak akılı devreye sokmak için bir araya geldik. Federasyonlar olarak bu sorunun çözümü konusunda katkıda bulunmaya ve bu sorunu çözme konusunda olumlu adımlar atmaya kararlıyız.”
KOMİSYON YARIN TOPLANIYOR
Mahmut Özgener, Futbol Federasyonu olarak 5 Ekimde yaptıkları açıklamada bu konunun önünü kesme konusundaki kararlılıklarını belirttiklerini ifade ederek, “Burada Sayın Bakanımız Faruk Özak’a teşekkür ediyoruz. Kendisi de bu ortaya koyduğumuz yaklaşıma destek verdi. Sayın bakanımızla birlikte Gençlik ve Spor Genel Müdürü ve İçişleri ve Adalet Bakanlığı yetkilileriyle birlikte Ankara’da bir toplantı gerçekleştirdik. Biz Futbol Federasyonu olarak şiddet yasasındaki değişikliği, Türk futbolu için değil Türk sporu için elzem olduğunu çok net bir şekilde ifade ettik. Toplantı sonrasında oluşturulan komisyon 2. toplantısını yarın gerçekleştirilecek ve alınacak tedbirler daha net ortaya çıkıp, kamuoyuyla paylaşılacak” diye konuştu.
“Bugün eylemi yapan kişinin cezalandırılması hem de süratle cezalandırılması konusu son derece önemli” diyen Mahmut Özgener, şunları söyledi:
“Maalesef İl Güvenlik Kurullarımız bu konuda yetersiz kalıyor. Bu da çözümü ortadan kaldırıyor, çözümsüzlüğün önünü açıyor. Yaşanan olaylar sonrası sezon başında talimatlarımızda değişikliğe giderek, hak mahrumiyeti cezası alan kulüp başkanları ve yöneticileri stada sokmama kararı almıştık, ama başkanın giremediği stada olay çıkaran suçlu seyirci elini kolunu sallayarak girebiliyor. Bu şekilde şiddetin önünü kesmek mümkün değil. Dışarda cezası hapis olan bir eylemin aynısını stadın içinde yapan bir seyirciye hiçbir şey yapılmıyor. Sahayı kapattığınızda aslında cezayı belki o seyirci çekmiyor. Stat açıldığında o seyirci stattaki yerini alıyor. Yani potansiyel tehlike devam ediyor.”
Failin tespiti konusunda her şeyi yapmaya hazır olduklarını vurgulayan Mahmut Özgener, “Tüm statlara yoğun bir kamere sistemi getirmenin maliyetini federayon olarak karşılamaya hazır olduğumuzu bir koşulla kabul ettik. Kamareların yönetimin emniyette ve federasyonda olması koşuluyla. Biz statlarda suçu işleyeni tespit ediyoruz, ondan sonrası devletin işi. Ne kadar süratli cezalandırabilirsek o kadar doğru adım atmış oluruz” dedi.
Mahmut Özgener, konuşmasında İngiltere’den örnekler vererek, orada 1985’den bu güne yapılan uygulamalarla olayların azaldığını söyledi. Türkiye’de İl Güvenlik Kurulu’nun verdiği ceza miktarının 1.6 milyon Türk Lirası, ancak tahsilatın 100 bin lira olduğunu anlatan Özgener, “Dolayısıyla mevcut yapının işlemediğini çok net görebiliyoruz. Hepimiz, federasyonlar, oyuncular, teknik kadrolar, sporu korumak, spora sahip çıkmak ve spora ait olmayan her etkeni saha dışında tutmakla görevliyiz. Bu konuda ortak hareket etmezsek şiddeti ve istenmeyen olayları engellemek olmaz. İnşallah bu toplantı bir başlangıç olacak. Bu konuda bilgi ve deneyim paylaşımıyla sporda şiddete karşı birlikte hareket edeceğiz. Bu yolla daha olaylar gerçekleşmeden önleme yoluna gideceğiz” diye konuştu.
İŞLENECEK SUÇLARA AĞIR CEZALAR GETİRİLMELİ
Federasyonunun tüm birimlerinin bu konudaki çalışmalarını tamamladığını belirten Mahmut Özgener, yarın bakanlık temsilcileriyle yapılacak toplantılarda şu konuları gündeme getireceklerini söyledi:
“Sulh ceza mahkemelerinin spor ihtisas mahkemesi olarak görevli kılınması, işlenecek suçlara karşı ağır cezaların getirilmesi, bilet sistemi, güvenlik kameraları ve yönetimi, emniyet spor biriminin güçlendirilmesi ve özel güvenlik konusunda çok kapsamlı ve soruna çözüm olacağına inandığımız önerilerimizi gündeme getireceğiz. En büyük temennimiz bu önerilerimizin kabul görüp, çok kısa bir sürede bir kanun haline getirilmesi. Dolayısıyla bu olayların daha da büyümeden, ‘ah keşke bunları daha önce yapsaydık’ demeden çözüme ulaştırmak. Biz son derece kararlıyız, aynı kararlığını devletten de görmek istiyoruz.”
DEMİREL: ÇOK RADİKAL BİR TAKIM ADIMLAR ATMAK LAZIM
Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel de spordaki şiddet olaylarının kimsenin hoşuna gitmesinin mümkün olmadığını belirterek, “Bakanlarımıza ve gerekirse sayın Başbakanımıza olayları aktararak, ülke çapında spordaki şiddetin kanunlarla giderilmesi konusunda girişimlerimiz olacak. Spordaki şiddet ve buna benzer olayların çok iyi takip edilmesi ve kontrol altına alınması lazım” dedi.
Turgay Demirel, suçluların tespit edildikten sonra hemen cezalandırılması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:
“Hukuki olarak alınması gereken, çabuk aksiyondur. Bir suç varsa suçluyu tespit ettikten sonra hemen cezalandırmak gerekiyor. Cezalandırılmayan vaka daha sonraki olayların azmasına neden oluyor. Tüm kesimlerin buna karar vermesi ve istemesi lazım. 5149 sayılı sporda şiddeti önlemeye yönelik bir kanun var, bunu sporda şiddeti yok etmeye yönelik bir kanun haline getirmek lazım. Çok radikal birtakım adımlar atmak lazım. Ülkemizin çok büyük uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapacağı dönemlerde bu tür şiddet olaylarıyla gündeme gelmesi hepimizi üzüyor.”
Demirel, geçen sezon Efes Pilsen ile Fenerbahçe Ülker arasındaki play-off final serisinde yaşanan olaylardan sonra güvenlik kurulunun uzman danışmanlarla toplantı yaptığını ve Ağustos ayında sonuç bildirgesi yayınladıklarını anlatarak, “Ancak Beşiktaş Cola Turka-Efes Pilsen ve Galatasaray Cafe Crown-Fenerbahçe Ülker maçlarında da istenmeyen olaylar yaşanması, bizim bu tedbirleri daha yoğun bir şekilde almamız gerektiğini gösteriyor. Elbirliğiyle bu adımları atmaya kararlı olduğumuzu belirtiyoruz” dedi. Voleybol Federasyonu Başkanı Erol Ünal Karabıyık ise sporda şiddetin önlenmesi ya da şiddetin yok edilmesi konusunda toplumun tüm katmanlarında bir fikir birliği olduğunu söyledi.