Yanlışı görürsem eleştirir, bir güzellik görürsem de takdir ederim.
Bir gazetecide olması gereken özellikte bu değil midir?
**
Mesela Millet Kıraathanesi'ni (Yahu kardeşim ne gereği vardı) diye eleştirmiştim.
Haklılık payım da (ülkenin ekonomik öncelik sıralamasına) göre var.
Bir program dolayısı ile gittim kıraathaneye.
Gördüm ki engelli kardeşlerim, abilerim ve ablalarım için de özel alanlar var.
Hoşuma gitti, şahsen bilmiyordum.
Sosyal medya hesabımdan "Engelli kardeşlerimizin sosyal hayata bağlanmaları açısından kıraathane önemli bir işlev görür" diye paylaştım, çünkü değerli buldum.
Gibi gibi...
**
Geçtiğimiz günlerde "Gödene Kapalı Pazar" yerinin açılışına gittim.
Gittiğim programlarda ince ayrıntıları kovalarım hep.
Protokol, kurdele kesecekti.
Bir engelli kardeşimiz de heyecanlandı ve protokolün bulunduğu alana doğru yöneldi.
Engellemeye çalışanlar oldu hali ile.
Meram Belediye Başkanı Sayın Fatma Toru hanımefendi, "Bırakın" dedi ve engelli kardeşimizi yanına aldı.
Ayrıca kendi elindeki makası da kardeşimize uzattı ve engelli kardeşimize bir sevinç yaşattı.
Çok alakasız ve gereksiz görülebilir bazıları için ama çok ince bir detay bu.
Çok hoşuma gitti ve geldim bunu da sosyal medya hesabımdan paylaştım.
Takipçilerimin de çok hoşuna gitti.
**
Fatma hanım, çok güzel bir davranışta bulunmuştu.
Başkanım, "Ne olur bu hassasiyetinizi kaybetmeyin."
Gelelim asıl konuya.
Meram Belediyesi'ne değer katan bir diğer isim de Belediye Başkan Yardımcısı Sayın Haluk Yılmaz olmuştur. Göreve yeni başladı sayılır.
Benim yaptığım paylaşımın ardından "Bu kardeşimiz ve ailesi" kimdir diye merak etmişler, Haluk başkangil.
İlgili ekipleri, engelli kardeşimizin evine göndermişler.
Yaşanmışlıkları çok fazla. Gariban bir aile oldukları her hallerinden belliymiş.
Engelli kardeşimizin babası da sanayi de karın tokluğuna çalışıyormuş.
Eksiklikleri çok fazlaymış.
Allah, razı olsun Meram Belediyesi kardeşimizin ve ailemizin ne eksiği varsa gidermişler.
Bunların hiç birinden haberim yoktu. Yardımı gizlice yapmışlar.
Bir aracı vesilesi ile yaşananları öğrendim.
Bir elin verdiğini diğer bir elin görmemesi gerekir, eyvallah...
Fakat bu durum çok farklıydı, paylaşmak da istedim işin açığı.
Çünkü çok örnek bir davranış.
Bir küçük çocuğu sevindirmek, bir garibanın ihtiyacını gidermek... Bundan daha güzel bir duygu olamaz.
DÜNYAGÖZ HASTANESİNİN BAŞARISI
Konya sağlık alanında kendini çok geliştirmiş bir şehir.
Şehirde birbirinden değerli doktorlar ve hastane yöneticileri var.
Bunlardan sadece biridir, Dünyagöz Konya Hastanesi.
Türkiye'de önemli göz ameliyatlarından biri de Konya'da yapılıyor.
Daha yakın zamanda şahit oldum.
Ben, Elazığlıyım.
Elazığ'da bile "Konya'da bir göz hastanesi varmış, çok başarılı doktorları varmış. Falan ameliyat türü başarılı bir şekilde sadece orada yapılıyormuş" diye konuşuluyormuş.
Konya için müthiş değer.
Gururlandım.
Bu anlamda özellikle sadece Türkiye'de değil, dünya çapında başarısını kanıtlamış Prof. Dr. Ümit Kamış hocama şehre bu gururu yaşattığı için Konyalılar adına çok teşekkür ediyorum.
Bir ikincisi de hastaneye ayrı bir misyon ve vizyon yükleyen Hastane Müdürü İrfan Yalçın'a şükranlarımı sunuyorum.
Çevre illerde bu kadar övgü ile bahsedilen hastaneye, Konyalılar'ın da çok sahip çıkması gerekir ki çıkıyorlar da zaten.