Her şeyin süt liman olacağını beklemek, tartışmasız, problemsiz bir evlilik olacağını beklemek çok sağlıklı değildir. Çünkü iki farklı cinsin, iki farklı bireyin bir araya geldiği evlilikte anlaşmazlıkların olması doğaldır. Doğal olmayan veya yanlış olan ise problem çözme becerilerimiz. Problem çözme veya çözememe becerilerimizi öncelikli olarak doğduğumuz, büyüdüğümüz aileden alır, eğitimlerimize, kültürel ve sosyal çevremize göre şekillendiririz.
Yaşanılan problemi çözmek için kullanılan dil genellikle olumsuz, yargılayıcı, suçlayıcı, eleştirel bir dil oluyor. Zamanla bu dil o kadar çok kullanılır hale geliyor ki, eşler arasında ciddi problemlere sebebiyet verebiliyor. Eşler ya daha çok hırçınlaşıp, agresifleşiyor, ya da daha çok pasifleşip, kaçıngan davranışlar sergiliyor. Her iki sonuçta problemi çözmediği gibi evlilik gemisinin su almaya devam etmesine sebebiyet veriyor.
Evlilikte olumluya odaklanmamak, olumsuzlukları daha çok gündeme getirmek, geçmişte yaşananları bitirememek içimizde biriktirdiğimiz, öfke, kırgınlık, kızgınlıkların daha da büyümesine sebebiyet veriyor. Bitiremediğimiz öfkelerimiz, kırgınlık ve kızgınlıklarımızın acısını fiziksel olarak ya daha güçsüzlere (çocuklarımıza) ya da eşimize sözle yansıtıyoruz. Bilerek veya bilmeyerek devamlı kullandığımız, içimizdeki acıyı akıttığımız sözlerimize bakacak olursak;
Değersizlik ve İsteksizlik İfadeleri: Eşimize gereken ilgi, alakayı, sevgiyi göstermediğimiz hatta daha da duygusal olarak eşimizi yaralayan, inciten konuşmalar. Örneğin, "Senin için neden yapayım ki?" “Senin için elimi bile kaldırmam” tarzı sözler.
Aşağılayıcı Sözler: Karşı tarafı küçümsemek veya aşağılamak amacıyla kullandığımız sözler. Örneğin, "Sen her zaman böyle yaparsın, aptal mısın?" gibi ifadeler.
Eleştiri ve Suçlama: Eşimizi yetersiz olduğunu göstermek için sürekli kullanılan eleştirel ve suçlayıcı ifadeler. Örneğin, "Sen yine neyi unuttun?" gibi suçlayıcı cümleler.
Tehditler: Sorunu çözmek adına üst perdeden savrulan tehditkar sözler. Örneğin, "Eğer şunu yapmazsan, boşanırım" gibi tehditler.
Küfür ve Hakaretler: Duygusal yaralanmaya sebep veren argo, küfür veya hakaret içeren sözler.
Geçmişi Hatırlatma ve Olayları Çarpıtma: Geçmişte yaşanmış olumsuz olayları tekrar tekrar gündeme getirmek, yaşanılan olayları sadece tek taraflı görmek, olayları işimize geldiği gibi çarpıtmak.
Susturucu Sözler: Haklı çıkmak, kestirip atmak için kullanılan sözler. Örneğin, "Zaten anlamıyorsun”, ”Hep aynı şeyi yapıyorsun”, “Bunlar hep senin hatan” gibi karşı tarafı susturmaya yönelik ifadeler, iletişimi engeller.
İftiralar, Yalanlar, Sırlar: Evlilikte güvenin sarsılmasına sebebiyet veren yalanlar ve iftiralar ilişkide ciddi sorunlara yol açabilir. Başta belirtilmeyen, sonradan ortaya saçılan sırlar evliliği zedeleyebilir.
Başarısız ve Yetersiz Gösteren Sözler: Eşimizi küçük düşürmek, hor görmek, için söylediğimiz sözler. Örneğin, “Korkaksın, yapamazsın, işe yaramazsın” gibi tahrik edici cümleler.
Sessizlik ve İlgisizlik: Olumsuz bir şekilde iletişim kurmanın yanı sıra, sessizlik ve ilgisizlik de bir tür olumsuzluktur. İletişim eksikliği sorunların büyümesine neden olabilir.
Bunların yerine evlilikte eşimizi, kırmadan, incitmeden nasıl konuşabiliriz, duygularımızı, düşüncelerimizi, ben dilini kullanarak nasıl ifade edebiliriz öğrenmemiz gerekiyor. Bunun için gündelik kullandığımız cümlelerin farkında olmak, dil yarası açmamak için bazı örneklere bakalım.
Olumsuz İfade: "Sen her zaman böyle yaparsın. Ne zaman değişeceksin?"
Olumlu İfade: "Bu şekilde hareket etmemiz problemimizi çözmediği gibi, beni daha çok incitiyor. Birlikte çözüm bulmak için neler yapabiliriz?"
Olumsuz İfade: "Yine aynı hatayı yaptın! Anlamıyor musun?"
Olumlu İfade: "Aynı şeylerin tekrar yaşanması beni üzüyor. Bu durumu nasıl daha iyi yönetebileceğimizi düşünelim ve birlikte çözüm arayalım."
Olumsuz İfade: "Eğer şunu yapmazsan, boşanırım!"
Olumlu İfade: "Seni seviyorum, ilişkimizdeki orunlarımızı konuşarak çözmek istiyorum. Birlikte nasıl ilerleyebiliriz?"
Olumsuz İfade: Küfür veya hakaret içeren sözler
Olumlu İfade: Ben bu ağır ifadeleri hak etmiyorum, onurum, saygım zedeleniyor. Birbirimize saygılı bir şekilde duygularımızı ifade edelim ve karşılıklı anlayışla çözüm arayalım.
Olumsuz İfade: "Zaten anlamıyorsun, konuşmaya gerek yok."
Olumlu İfade: "Duygularımızı ve düşüncelerimizi daha iyi anlayabilmek için biraz zaman ayıralım."
Olumsuz İfade: "Geçmişte de hep böyle davrandın."
Olumlu İfade: "Geçmişte yaşananları anlayarak, gelecekte daha iyi nasıl ilerleyebileceğimizi düşünelim."
Olumsuz İfade: "Senin için yapmam gerekeni neden yapayım ki?"
Olumlu İfade: "Birbirimize nasıl destek olabileceğimizi konuşarak daha iyi bir çözüm bulalım."
Evlilikte sağlıklı iletişim kurmak, duyguları anlamak ve birbirine saygılı davranmak önemlidir. Olumsuz ifadeler yerine, olumlu, yapıcı ve empatik bir dil kullanarak sorunları çözmeye odaklanmak, ilişkinizi güçlendirecektir. Bunları kendi başımıza yapmakta zorlanıyorsa, bir uzmandan destek almanızda fayda vardır.