Etme Zulüm

Ebu Kasım el-Hâkim (r.a)’e soruldu:
“Kişinin kalbindeki imanını kaybetmesine sebep olan ameller nelerdir?
Şöyle cevap verdi:
“Kulun kalbinde olan imanı kaybetmesine sebep olan günahlar:
1. Müslüman oluşunun şükrünü yerine getirmemek,
2. İslam dininin ortadan kalkması endişesini taşımamak,
3. Müslüman kardeşlerine zulüm etmek. “
Enes b. Malik (r.a)’ten gelen bir rivayette Rasûlullah (s.a.v) adamın birisine şu tavsiyelerde bulundu:
1. Ölümü sık hatırla. Bu seni başka şeylerle meşgul olmana engel olur.
2. Allah’a çok şükret. Zira şükür etmek, nimetin artmasına sebep olur.
3. Daima dua et. Zira duanın ne zaman kabul olunacağı bilinmez.
4. Verdiğin sözden dönme. Sözünden dönenlere de yardımcı olma.
5. Kimseye zulmetme. Zira Allah (c.c), zulme uğrayan kulunun yanındadır.
6. Hile ve düzenbazlık yapma. Çünkü bu döner dolaşır seni bulur.” (Kenzu’l Ummal, nr. 42094.)
Yezid b. Semure’den gelen bir rivayette,
“Cehennemde deniz sahilini andıran yerler mevcuttur. Orada katır büyüklüğünde akrepler, deve büyüklüğünde yılanlar vardır. Cehennemde olanlar çektikleri azabın hafifletilmesini yalvararak isterler. Kendilerine,
⁃ Sizler sahile gidin, denilir. Sahile geldiklerinde oradaki yılanlar yüzlerine ve dudaklarına yapışıp ısırırlar. Hemen oradan kaçıp cehenneme sığınırlar. Cehenneme geldiklerinde de onlara uyuz hastalığı musallat olur. Bütün derileri, etleri dökülüp kemikleri görünür hale gelirler. Oradakilere,
⁃ Bu durum size eza veriyor mu? Diye sorarlar.
⁃ Evet hem de çok, derler. Onlara cevaben:
⁃ Bu sizin dünyada müslümanlara yaptığınız eziyetin sonucudur, derler. Nitekim Ayet-i Kerime’de
“Hem kendileri inkâr eden hem de insanların Allah yolunda gitmesini engelleyenler yok mu, işte bozgunculuk yapmış olmalarından ötürü onlara azap üstüne azap vereceğiz.” (Nahl, 16/88.)
Hz. Ömer (r.a) Efendimiz şöyle demiştir:
“Şu üç şey mümin için zulüm olarak yeter;
1. Kendisinin de yapmasına rağmen, başkasının kusurlarını ayıplaması,
2. Kendi kusurlarını gizleyip, başkalarının kusurlarını görmesi,
3. Sebepsiz yere kardeşini üzmesi ve ona eziyet etmesi.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurdu:
“Kıyamet gününde, Arş’ın altından şöyle ses gelir.
“Ey Muhammed Ümmeti! Sizlerin bana olan haklarınızı bağışladım. Sizler de kendi aranızda olan haklarınızı helalleşerek bağışlayınız. Sonra sizler benim Rahmetimle cennetime girin.” (Zebidi, İthafu’s Sade, 10/561.)
Ayet-i Kerime’de:
“Allah’a karşı saygısızlıktan sakınınız, aranızı düzeltiniz.” (Enfal, 8/1.) buyrulmaktadır.
Başkalarının kusurları araştırılıp ayıplanamaz bilakis dinimiz onların saklanmasını emreder. Uğraşacağımız şey kendi kusur ve ayıplarımız olmalıdır.
Gününüz bereketli olsun.