Çin’de 4-5 Eylül tarihlerinde düzenlenecek G20 zirvesine katılacak olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esenboğa Havalimanı’nda açıklamalarda bulundu. Erdoğan, zirvenin ‘kapsayıcılık’ temasının sadece G20 ülkeleriyle ilgili değil, dünya genelinde bir husus olduğunu vurguladı. Erdoğan, kapsayıcı büyüme ile kadınlar ve çocuklar dahil herkesin büyümeden pay alması ve adaletli büyümenin önemine değinerek, amaçlarını ‘Gelişmiş ve gelişmekte olan diye ayırmadan, tüm dünyaya entegre edilmesi’ olarak tanımladı ve “Çin dönem başkanlığının ‘kapsayıcılık’ ilkesine önem vermesini memnuniyetle karşılıyoruz” dedi.
“İYİ TERÖRİST, KÖTÜ TERÖRİST YOK”
Terör ve mülteci krizi gibi ekonomiyi etkileyen unsurları zirvede ele alacaklarını bildiren Erdoğan, “Ülkemizin mücadele ettiği terör örgütleriyle ilgili muhataplarımızdan beklentilerimizi dile getireceğiz. Biz terör örgütlerine karşı tutarlı ve ilkeli olduk” diyerek, terör örgütleri arasında ayrım yapılmaması gerektiğini, iyi terörist, kötü terörist ayrımı olmayacağını söyledi. Batı’nın bu ikazlara kulak vermemesinin bedelinin ödendiğini ifade eden Erdoğan, “Ya terörizmden yanasınız, ya da karşısındasınız” diyerek Batı’ya seslendi.
“Fırat Kalkanı Operasyonu’nun amacı terör örgütlerinin ülkemiz vatandaşları için tehdit olmaktan çıkarılmasıdır” diyen Erdoğan, “Şehirlerimize roketlerle yapılan saldırıları duymazlıktan gelemeyiz, 100’ü aşkın insanımızın ölmüş olduğu sınır şehirlerimizi geri bırakamayız. “Güney sınırımızda terör koridoruna rıza göstermemizi kimse beklemesin. İsminin şöyle olması, böyle olması bizi ilgilendirmiyor. DAİŞ’i hedef alarak, DAİŞ’e düşman olan dostumuzdur diyenler yanılgı içindedirler” dedi.
“ATEŞİ SÖNDÜRMEKTEN ZİYADE, DUMANI GELMESİN ÇABASINDALAR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca, mülteci krizi konusunda tarihe geçecek insani bir duruş sergilediklerini, halkın 3 milyon Suriyeli ile ekmeğini paylaştığını vurgulayarak, bu hususta uluslararası işbirliği ihtiyacının altını çizdi. Avrupa’yla yapılan mülteci anlaşmasına da değinen Erdoğan, “AB 3+3 milyar euro destek vereceğini beyan ederken, yalnız 183 milyon euro verildi, o da UNICEF’e verildi. Maalesef sözler havada kaldı” açıklamasında bulundu.
Avrupa’nın ‘ateşi söndürmekten ziyade, dumanı bize gelmesin çabasında’ olduğunu vurgulayan Erdoğan, kuzey Suriye’de güvenlik koridoru oluşturmanın önemine değindi ve G20’den bu konuda liderlik beklediğini aktardı.
“SİLAHLI KUVVETLERİMİZ, OYNANAN OYUNU BOZDU”
YPG’yi bindirilmiş kıtalar olarak tanımlayan ve Fırat’ın batısına bu güçlerin geçirilmeyeceği konusunda ABD’nin taahhüdünün olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ne yazık ki Arapları dışlayıp YPG gruplarını kuzeye gönderme gayreti içindeler. Hedef DAİŞ’le mücadeleyse kuzeyden güneye iteleyelim. Ancak burada oynanan oyun çok farklı. Biz göbeğimizi kendimiz kesmek zorundayız. Biz durdukça oradan birileri ülkemizi sürekli bombalıyor. Kaldı ki, Cerablus’a biz girmiyoruz, Cerablus’a Cerabluslu giriyor. Biz destek veriyoruz, Türkmenler, Araplar, Cerablus’un yerli halkıdır. Biz birileri gibi girip oraya yerleşme gayesi içinde değiliz. Ekranlarda Cerablus halkının neşe içinde Türkiye’ye dua ve teşekkür ettiğini görüyoruz. Silahlı Kuvvetlerimiz, hamd olsun, oynanan oyunu bozmuşlardır” dedi.
“FIRAT’IN DOĞUSUNA GEÇMEDİLER”
“YPG ve DAİŞ terör örgütleridir, PKK terör örgütüdür, aynı bölgede PKK da var. Bunların birbirinden hiçbir farklı yoktur” diyen ve YPG’nin Fırat’ın doğusuna çekilmediğini söyleyen Erdoğan, “Arapları kovdular, DAİŞ’i yerleştirdiler, sonra DAİŞ çekildi, YPG yerleştirildi, biz bunları izliyoruz, kimse bizi aldatmaya kalkmasın” diye konuştu.
ALA’NIN İSTİFASI: PERFORMANS KAYBI
Efkan Ala’nın istifasını da değerlendiren Erdoğan, “Ala, bu süreç içerisinde istifasını vermiştir, ne bir sıkıntı söz konusudur, ne de ona dair herhangi bir olumsuzluk söylemek bizim haddimizedir. Bunlar bizim dava arkadaşımız, yol arkadaşımızdır; zaman zaman performans kaybı olabilir. Hükümetimizin en önemli başlığı, darbeden sonra terörle mücadeledir, yoğun bir şekilde bunun üzerine gitmeye devam edeceğiz” dedi.
KILIÇDAROĞLU’NUN ADLİ YIL AÇILIŞINA İLİŞKİN YORUMLARI
Çok ayıp, 7 Ağustos’u yaşamış olan bir genel başkanın yüz karası lafları çok ayıp ve çirkin. Ben bunu yakıştıramıyorum. Bu beyefendinin ifadeleri, kıymeti adliyesi olmayan ifadelerdir. 7 Ağustos’ta Yenikapı’ya gelmeyecekti. Arkadaşlarının binbirmesiyle zorla geldi. Beştepe’ye geldi birliği beraberliği konuştuk herhalde dedik artık birlikte yürüyeceğiz. Külliye bir siyasi merkez değil, burası karanlık bir yer değil, burası milletin evidir. Bütün siyasi partiler gelip burada toplantılarını yapabilirler.
Cumhurbaşkanı bu ülkede yasamanın, yürütmenin, yargının, üçünün de başıdır; devletin başıdır, bunu bilmeyene ne yapacağız. Beyefendi görmek istediğini görüyor, bilmek istediğini biliyor. Teesüf ediyorum.