Star yazarı Fehmi Koru günün en ilginç medya analizlerinden birine imza attı. Başbakan Erdoğan ile medya arasındaki bitmek bilmeyen gerilimin artık geride kalması gerektiğini kaydeden Koru "Medyayla beyaz sayfa mı? Olur mu olur..." diyerek ilginç bir mesaj verdi.
Başbakan Erdoğan'ın son yurtdışı yolculuğunda uçağına aldığı gazetecilerle girdiği diyaloglara özel bir anlam biçen Fehmi Koru, Erdoğan'ın medya ile yeni bir sayfa açma niyetinde olabileceğini yazdı. Koru, bağlayıcı bir ifade kullanmaktan kaçınsa da medya ile Başbakan ilişkilerinde yeni bir sürecin başlayabileceğini ima etti.
İşte Koru'nun "Medyayla beyaz sayfa (mı?)" başlıklı yazısındaki ilgili bölüm:
Olabilir mi? İktidarının en fazla eleştirilen konusu medyayla ilişkiler alanında ‘sil baştan’ yapıp daha makul ve olması gerektiği gibi bir düzen getirebilir mi Başbakan Tayyip Erdoğan?
Neden olmasın?
Bana bunu düşündüren, gazetelere dün yansıyan uçağına aldığı gazetecilerin görüntüsü ile yaptığı açıklamaların üslubuydu. Daha önce pek davet etmediği meslektaşlar da çağrılıymış bu defaki geziye, Başbakan Erdoğan sorulan her soruya açık yüreklilikle ayrıntılı cevaplar vermiş... Söyledikleri dünkü gazetelerde manşetti.
Geçenlerde CNN International kanalından Christiane Amanpour ile konuşurken, kendisinin her türlü eleştiriye açık ve tahammüllü bir insan olduğunu, sadece hakareti sineye çekmediğini söylemişti Başbakan Erdoğan...
Yeni gazeteci yüzleriyle seyahat etmesi, her sorularına kızmadan cevap vermesi ile birlikte düşünülürse, Amanpour’a söyledikleri, Tayyip Erdoğan’ın medyayla ilişkilerde yeni bir ‘beyaz sayfa’ açma niyeti olarak yorumlanabilir.
Hiç değilse ben böyle yorumlama eğilimindeyim.
Keşke bir de gazetecilerin cezaevleriyle ıslahının geçerli bir yöntem olmadığı noktasına gelebilse iktidar... Eli silâh tutanla eli kalem tutanı ayırmayı başarabilse...
İktidarların medyayla ilişkileri hiçbir zaman düz olmamıştır. En tahammüllü politikacıların bile zaman zaman sigortasını attırmayı başarmıştır medya. Çok partili siyasi hayatımız boyunca gelmiş geçmiş başbakanların istisnasız hepsinin basın-medya ile dişe diş kavga ettikleri dönemler olmuştur. Özal’ın kâğıttan kotayı kaldırması bir cezalandırma yöntemiydi... Ailesine dönük haberleri yüzünden bir grubu hedef tahtası yapmıştı Demirel... Mesut Yılmaz ile Zafer Mutlu’nun, Tansu Çiller ile Aydın Doğan’ın kameralar önündeki atışmalarını nasıl unutabiliriz?
Yazının devamı için