Erdoğan: İslam Dünyasında Müslüman Zenginler, Zekatlarını Hakkıyla Veriyor Mu?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın İslam’ı en berrak şekilde anlatması gerektiğini söyledi. Erdoğan, “Diyanet, Türkiye’nin siyasi ya da uluslararası tezlerini anlatmak için değil, İslam’ı en...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın İslam’ı en berrak şekilde anlatması gerektiğini söyledi. Erdoğan, “Diyanet, Türkiye’nin siyasi ya da uluslararası tezlerini anlatmak için değil, İslam’ı en berrak şekilde anlatmak için sizlerin hizmetkarı olacaktır.” dedi. İslam dünyasına eleştiriler yönelten Erdoğan, "Acaba şu anda İslam dünyasında Müslüman zenginler, zekatlarını hakkıyla veriyorlar mı?" diye sordu.

Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da gerçekleşen 1. Latin Amerika Ülkeleri Müslüman Dini Liderler Zirvesi’nin kapanış oturumuna katıldı. Katılımcılara seslenen Erdoğan, “Diyanet İşleri Başkanlığı, Türkiye’nin siyasi ya da uluslararası tezlerini anlatmak için değil, İslam’ı en berrak şekilde anlatmak için sizlerin hizmetkarı olacaktır. Biliyoruz ki İslam adı altında kendi ülkesinin siyasi projelerini yaygınlaştırmaya çalışanlar da var. Biliyoruz ki İslam’ın o mübarek çatısı altındaymış gibi yapıp yüzlerine maske takıp okullarıyla, öğretmenleriyle, kör ideolojileriyle belli grupların çıkarı için faaliyet gösterenler de var. Kitabı mukaddesi kullanarak Afrika ve Latin Amerika’nın zenginliklerini sömürenler neyse, Kur'an-ı Kerim’i, barış dini İslam’ı, alemlerin sevgilisi Hz. Nebi'yi maalesef kullanarak aynı yolun yolcusu olan istismarcılar var. Diyanet İşleri Başkanlığı’mız esasında işte bu nifak tohumlarını, bunlara karşı mücadelenin örneklerini verebilecek İslam’ın özünü, ruhunu, aslını son derece güvenilir şekilde aktarabilecek güçlü, sağlam, birikimli bir yapıdır.” diye konuştu.

‘PETROLÜN ZEKATI TAM HAKKIYLA VERİLİYOR MU?’

İslam dünyasında yaşanan acıların Allah’ın emir ve yasaklarından uzaklaşmaktan kaynaklandığını ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: “Yaşanan acıların dinimizden, İslam’dan kaynaklanan değil, dinimizden, kitabımızdan, Hz. Peygamber’in kutlu yolundan, Allah’ü Teâlâ’nın emir ve nehiylerinden uzaklaşmanın bir neticesi olarak görüyorum. Acaba şu anda İslam dünyasında Müslüman zenginler zekatlarını tam hakkıyla veriyorlar mı? Petrolün zekatı tam hakkıyla veriliyor mu? Bunu masaya yatırdığımızda kimse buna kalkıp da ‘evet veriliyor’ diyemez. Sadece bu veriliyor olsa İslam Dünyası’nın yoksulluğunu konuşmak gibi bir sorunumuz olmaz. Ama silahlara gidiyor mu denildiğinde silahlara gidiyor. Oralara ciddi paralar gidiyor. İnsanları camide ibadet ederken katledenler soruyorum, Müslüman olduklarını nasıl iddia edebilirler? Bir grup kendisine Şii, bir grup Sünni diyor. Kardeşinin kanını kendisine helal görüyor. Kur'an ve sünnete bağlı olduklarını iddia edenler nasıl bu katliamları yapabilirler? Müslüman’a Müslüman kardeşinin canı, kanı, malı ve ırzı haramdır hükmünü nereye koyacağız? Bunlar apaçık ortada. Barışın dinini, İslam’ı, kendi kirli terör örgütlerine, cinayet şebekelerine isim olarak verenlerin İslam’ın hizmetinde olduklarını, Kur’an ve sünnetin yolunda olduklarını kim söyleyebilir? Başka ülke ve odakların çıkarları adına vatanlarına ve Müslümanlara ihanet edenlerin İslam’a hürmet içinde olduklarını, hizmet gönüllüsü olduklarını kim iddia edebilir? Müslümanlar önce kendi özeleştirilerini yapacaklar, önce kendilerini düzeltecekler. Bizim Allah’tan başka kimseye kul olma görevimiz yoktur.”

‘SINIRIMIZDA KOBANİ DİYE BİR VİLAYET VAR, NEDENSE AMERİKA BURAYA BAYAĞI ÖZENDİ’

Türkiye’ye sınırındaki Kobani’den bahseden Erdoğan, “Sınırımızda Kobani diye bir vilayet var. Eskiden Arap kardeşlerimizin yaşadığı Ayn-El Arap idi. Daha sonra bunun adını değiştirdiler. Nedense Amerika buraya bayağı özendi. Başkanla konuştum, dedim ki oraya yapacağınız bu silah yardımı doğru değil, teröristlerin eline geçer. ‘İki gün içerisinde orası düşecek’ diyor. Ya orada yaşayan insan yok dedim Sayın Başkan. Şu anda biz hepsini ülkemizde misafir ediyoruz. Şu anda 2 bin tane savaşçı var orada. 'Niçin sizin için bu kadar stratejik' dedim. Benim için stratejik olması lazım, sizin için niye stratejik? Fransa Başkanı’na sordum. Halep mi Kobani mi? Dedi ki tabii ki Halep. Halep’te ekonomi var, tarih var, kültür var. 1 milyonu aşkın nüfusuyla bir özelliği var. Neden Halep’i değil de Kobani’yi konuşuyoruz? Hesaplar başka. Sinsice planlar yapılıyor. Kobani için dünyayı ayağa kaldıranlar, Halep için zerre kadar kaygı duymadıklarını görüyoruz.” ifadelerini kullandı.

CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Türkiye Haberleri