Erbakan; fikirleriyle hâlâ lider

Milli Görüş hareketinin kurucu lideri ve Türk siyasetinin ‘Hocası’ merhum Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan, vefatının 12’nci yılında özlemle anılıyor. Merhum Erbakan, düşünceleriyle yol göstermeye devam ediyor. 

Türk siyasetine ideolojisi ve üslubuyla büyük yenilik ve açılım getiren Prof. Dr. Necmettin Erbakan, 29 Ekim 1926'da Sinop'ta doğdu. Erbakan, İstanbul Erkek Lisesi'ni 1943'te birincilikle tamamlamasının ardından, sınavsız geçiş hakkına rağmen İstanbul Teknik Üniversitesine sınavla girdi. Sınav sonucuna göre, doğrudan ikinci sınıftan başlatılan Erbakan, 1948'de mezun olduğu üniversitenin Makine Fakültesi Motorlar Kürsüsünde asistan olarak görev üstlendi. Necmettin Erbakan 1969 yılından Konya ilinden milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne girdi. 17 Ocak 1970 tarihinde Milli Nizam Partisi'ni (MNP) kurdu. Fakat parti 12 Mart 1971 askeri darbesi sırasında laikliğe aykırı çalışmalar yürüttüğü gerekçesiyle kapatıldı. MNP'nin kapatılmasının ardından 11 Ekim 1972'de de Milli Selamet Partisi'ni (MSP) kurdu. 1973 seçimlerinden sonra Bülent Ecevit’in liderliğindeki CHP ile MSP hükümet ortağı oldu ve Erbakan bu hükümette devlet bakanı ve başbakan yardımcısı olarak görev yaptı. Bu dönemde Kıbrıs Harekâtı’nın yapılmasını savunarak büyük bir siyasi başarıya imza attı. 

10 YIL SİYASİ YASAK GETİRİLDİ

CHP-MSP koalisyonunun bozulmasından sonra kurulan dörtlü koalisyonda yine Başbakan yardımcılığı ve Ekonomik Kurul Başkanlığı görevlerinde bulunan Erbakan, aynı görevini 5 Haziran 1977 seçimlerinden sonra kurulan üçlü koalisyonda da devam ettirdi. 12 Eylül’de 1982 darbesinin ardından kendisine on yıl siyaset yapma yasağı getirildi. 

KONYA’DAN MİLLETVEKİLİ SEÇİLDİ

6 Eylül 1987’de yapılan halk oylaması neticesinde yeniden siyasete döndü ve 1983 yılında kurulmuş olan Refah Partisinin 11 Ekim 1987’de yapılan kongresinde oy birliği ile partinin genel başkanlığına getirildi. 20 Ekim 1991 seçimlerinde tekrar Konya’dan milletvekili seçildi. Erbakan siyasi hayatındaki en büyük seçim başarısını Refah Partisi başkanı olarak girdiği 1995 seçimlerinde gösterdi. 

BİRİNCİ PARTİ VE BAŞBAKAN OLDU

Bu seçimlerde Refah Partisi birinci parti oldu. Bu seçimlerden sonra DYP ile kurduğu Refahyol hükümetinde 28 Haziran 1996’da başbakan olarak göreve başladı. 1996-1997 yılları arasındaki Başbakanlık dönemi, 28 Şubat dönemi ve post-modern müdahale olarak nitelenen süreç ile son buldu. 1998 yılında Refah Partisi’nin kapanmasıyla birlikte beş yıl siyasi yasaklı olan Erbakan, 2003 yılında bu yasağının bitmesiyle Recai Kutan başkanlığında kurulan Saadet Partisinin Genel Başkanlığına seçildi. 2004 ten sonra bir süreliğine ara verdiği bu görevine 17 Ekim 2010 tarihinde geri döndü.
Yaşının ilerlemesi ile birlikte sağlık durumu giderek kötüleşen Erbakan, tedavi gördüğü hastanede kalp yetmezliği nedeniyle 27 Şubat 2011 günü vefat etti. Türk akademik hayatında bilimsel çalışmaları ve siyaset dünyasında Milli görüş çizgisi ile iz bırakan Erbakan 3 çocuk babasıydı.

KURTULUŞ REÇETELERİ SUNDU

Milli Görüş hareketinin kurucu lideri ve Türk siyasetinin "Hocası" merhum başbakanlardan Necmettin Erbakan'ın vefatının üzerinden 12 yıl geçti. Siyasi hayatı boyunca, dünya Müslümanlarını bir araya getirmek için yoğun bir çaba ortaya koyan Necmettin Erbakan, İslam aleminin siyasi, teknolojik, kültürel ve para birliği idealini savundu. Fikir babası olduğu D-8 oluşumuyla Türk ve Müslüman alemine "kurtuluş reçetesi" sunan Erbakan, dünya üzerindeki yaklaşık bir buçuk milyar Müslümanı tek çatı altında toplamayı hedefledi.  Vefatının 12 yılında Merhum Erbakan’ın yakın dava arkadaşları Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Lütfi Yalman ve Eski Konya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mustafa Özkafa, Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı anlattı.

PROF. ERBAKAN ÖMRÜNÜ ADİL BİR DÜZEN İÇİN HARCADI 

Prof. Dr. Erbakan’ın "Yaşanabilir bir Türkiye", "Yeniden büyük Türkiye" ve "Yeni bir dünya" idealleriyle Türk siyasetine yeni bir anlayış getirdiğini dile getiren Konya Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı Mustafa Özkafa, “Rahmetli Erbakan Hocamız İslam alemine izler bırakmış, Milli Görüş’ün fikirlerini açıklamış, bu fikirleri de büyük ölçüde fiiliyata geçirmiştir.

Erbakan Hocamız Yaşanabilir bir Türkiye", "Yeniden büyük Türkiye" ve "Yeni bir dünya" idealleriyle Türk siyasetine yeni bir anlayış getirmiştir. Erbakan, siyasi hayatı boyunca Türkiye öncülüğünde adil bir dünyanın kurulacağına inanarak çalıştı. Bu ideallerin taşıdığı anlamlar gereği muazzam çalışmalar ortaya koymuştur” diye konuştu. 

TARIMDA VE SANAYİDE ATILIMLAR YAPTI

Özkafa, “Siyasi hayatı boyunca bu ideal doğrultusunda adımlar attı. Tarımda sanayide ekonomide atılımlar yaptı. Ağır sanayi hamlesi ile ülkemizde müthiş bir kalkınma sağlayarak cumhuriyet tarihinin en büyük maaş zammını açıkladı. Yaşanabilir bir Türkiye için ideallerini gerçekleştirdi. Hemen akabinde yeni bir dünya idealleri doğrultusunda D-8 organizasyonun kurulması, yeni, adil dünya idealinin ete kemiğe bürünmüş halidir. Hocamız koalisyon hükümetiyle 6 ay kadar hükümetle yer aldı. Ağır sanayi hamleleri, D-8’in kurulması gibi pek çok işi, 5 yılda yapılamayacak kadar büyük yatırımı bu kısacık süre içerisinde gerçekleştirmiştir. Hocamızın davasının savunucuları olarak, bizler de aynı yolun yolcularıyız. Erbakan Hocamız tarihe adını altın harflerle yazmış bir liderdir. Hocamız, kabiliyetli bir insan olarak yaratılmış, büyük âlimlerin terbiyesinden geçmiş ve bu hizmet kervanının başına geçmiştir. İnsanların gözleriyle görebilecekleri, elleriyle tutabilecekleri şeyler ortaya koymuştur. Bu vesile ile rahmetli Erbakan hocamızı rahmetle anıyorum Allah kendisinden razı olsun” ifadelerini kullandı. 

KONYA VE TÜRKİYE’YE SİYASİ NEZAKET VE SEVİYE GETİRDİ 

Merhum Erbakan’ın dava arkadaşı, Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Üyesi Lütfi Yalman,  Erbakan Hoca ile birlikte Konya ve Türkiye’nin, siyasette yeni bir bakış ve yeni bir anlayışla karşılaştığını belirtti. Yalman, “Siyasete nezaket ve seviye gelmiş, yeni kavramlar siyasi arenaya girmişti. Konya’nın o zamanki manevi direklerinden dişçi Mehmet Efendi’nin ifadesi ile: ‘Konya’nın ve Türkiye’nin üzerine Erbakan güneşi doğuyordu.’ 1998 yılı idi. Erbakan Hocamız Altınoluk’ta gençlik çalışmaları ile ilgili yaptığı bir sohbet esnasında, ‘Bak Lütfi, biz Konya’yı, Konya da bizi bilmezdi. Büyüklerimiz bizi çağırdı ve ‘Konya’ya gidecek ve siyasi harekâtı Konya’dan sen başlatacaksın.

Allah yardımcın olsun’ dediler. Ve bize bir vazife verdiler. Yanımıza da Mustafa Albayımızı manevi görevli olarak verdiler’ demişti. Bu cümleler beni 1969’a götürdü. 14 yaşında Konya Karaman’da imam hatip talebesi olduğum zamanlarda, buğday pazarında yapılan bir mitingde nur yüzlü, ve en babayiğit kişi olarak Necmettin Erbakan’ı ilk defa gördüm. Duruşundaki vakar, yüzündeki tebessüm dikkat çekici idi. Hocalarımız, çevremizdeki insanlar hep ondan bahsediyordu. Köydeki evlerimizde, ‘Önce Ahlâk ve Maneviyat’ ‘İmanlı Türkiye için oylarını Prof. Dr. Necmettin Erbakan’a ver’ afişleri asılı idi. Fakat beni Erbakan konusunda asıl etkileyen; son Osmanlı medreselerinde okuyan ‘Molla Abdullah’ dedemin; ‘Bu adam imanlı adam, Türkiye’yi kurtarır. Buna sahip çıkmak lazım’ sözü olmuştu” dedi.

ERBAKAN MİLLİ GÖRÜŞ İLE BİR CİHAT HAREKETİ BAŞLATTI 

1977 seçimlerinden de bahseden Lütfi Yalman, “Çalışmalar başladı. Yahyalılı ‘Hacı Hasan Efendi’ Konya’da kalabalık bir sohbette şunları söyledi: ‘Konyalılar, Erbakan Hocamıza sahip çıkın. Ona bu vazife; Ravza-i Mutahhara’da, İslam büyüğünün huzurunda, Mehmet Zahit Efendi ve Sami Efendi tarafından verildi. Rabbim bize de şahit olmayı nasip etti. Haberiniz olsun.” dedi. Yalman, son olarak şunları ifade etti: “Demek ki Erbakan Hocamız; bu manevi kıyamı ve Hakk’ı hakim kılmayı hedefleyen bir cihat harekâtı başlatmıştı. Ve biz anladık ki; Erbakan Hocamız ve Milli Görüş Harekâtı; yıkılmış bir imparatorluğun, parçalanmış bir İslam coğrafyasının, benliğinden, tarihinden, mukaddesatından, ahlaki ve manevi değerlerinden uzaklaştırılmış nesillerin ve evlatlarının yeniden uyanışı ve şahlanışı için bir ihtiyaçtan doğmuştur. Ve anladık ki; Yozlaşan, Hakk’tan ve halktan kopan, emperyalizm ve Siyonizm’in güdümünde yürüyen bir siyaset ve yönetim anlayışının Türkiye ve İslam coğrafyasındaki ifsadatını ve tahribatını durdurmak için zaruretten ortaya çıkmış bir ihlas, ıslah ve cihat harekâtıdır. Allah, rahmet eylesin. Hocamızın mekanı cennet olsun.”

SAİT ÇELİK 
 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (3)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Gündem Haberleri