Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Ankara Şubesi, Konya İl Temsilciliği ve Akşehir-Ereğli ilçe temsilciliklerinin birlikte hazırladıkları Yerel Enerji Forumu’nun dördüncüsü 07 Şubat 2009 tarihinde (bugün) saat 09.30-17.00 arasında Bera Oteli Sadabat Salonu’nda gerçekleşecek.
EMO Konya İl Temsilcisi Ali Kemal Başaran, Yerel Enerji Forumu ile Konya’yı ve ülkeyi ilgilendiren enerji üretimi, dağıtımı, tüketimi, alternatif enerji kaynakları, yenilenebilir enerji kaynakları, enerji politikaları, enerji ve yaşam arasındaki ilişkiler, verimlilik, özelleştirme, tarımsal sulama, Konya ovaları projesi (KOP)-Mavi Tünel, istihdamı artırıcı birçok konunun ele alınacağını söyledi.
Ali Kemal Başaran, “Yerel enerji forumumuzda üç oturumda, konularında deneyimli, uzman kişilerce toplam 14 adet sunum yapılacaktır. Enerjiyi kullanan ve enerjiye ilgi duyanları forumumuza davet ediyoruz. Sanayinin temel girdilerinden olan enerji ulusların kalkınmasında ve refaha ulaşmalarında büyük önem taşımaktadır. Sanayileşme ve kalkınma yarışında öne geçebilme çabasındaki uluslar bu yarışta kendileri için en avantajlı hammadde veya enerjinin arayışı içerisinde olmak zorundadırlar. Bu çerçevede enerji kaynaklarına sahip ülkeler, yarışa bir adım daha önde başlamaktadırlar” dedi.
ENERJİDE İTHAL KAYNAKLAR RİSK OLUŞTURUYOR
Enerjinin belirleyici konumunun her geçen gün daha da arttığını kaydeden Ali Kemal Başaran şunları söyledi: “Bugün sadece elektrik enerjisi sektörünün dünya üzerindeki toplam satış hâsılatı bir trilyon ABD dolarından fazladır. Gelecek 20 yılda toplam enerji tüketiminin yüzde 60 artacağı, bu artışın sanayileşmiş ülkelerde yüzde 25 civarında, kalkınmakta ve gelişmekte olan ülkelerde ise iki kat artacağı öngörülmektedir. Bu önem derecesi göz önüne alındığında, bugün elektrik enerjisinin ucuz, kaliteli, zamanında ve güvenilir şekilde temini ülkeyi yönetenlerin öncelikli konuları arasında olmalıdır. Bu anlamda enerjinin planlama ve yönetim boyutları önem kazanmaktadır. Dünyada sık sık gündeme gelen enerji veya enerji hammaddeleri krizleri, ülkeleri enerji politikalarını olası krizleri gözeterek planlamaya, kaynak kullanımında dikkatli olmaya ve ekonominin enerjiye olan bağımlılığını azaltacak önlemleri almaya yöneltmiştir. Bu çerçevede ulusal kaynakların etkin ve rasyonel kullanımları ülkelerin enerji yönetimleri için hayati önem taşımaktadır. Enerji planlamaları bir ülkenin geleceğini, refahını belirlediği gibi krizlerini de belirlemektedir. Ülkeyi yönetenlerin enerji ile ilgili ileriye dönük planlama hatası yapmamaları gerektiği, hata yapıldığında bunun bedelinin çok ağır ödendiği sık sık görülmektedir. Son yıllarda elektrik üretimi amaçlı kaynakların seçiminde ithal kaynaklara ağırlık verilerek yurt içi kaynakların göz ardı edilmesi, elektrik enerjisi güvenliği bakımından önemli riskler oluşturmaktadır. Elektrik enerjisinin yüzde 50’si doğalgazdan, yüzde 10’unun da ithal kömürden üretilmekte olması, enerjide dışa bağımlılığımızı arttırmış, dünyada çıkabilecek enerji krizlerinde ülkemizi daha da savunmasız bir konumda bırakmıştır.”
EMO Konya İl Temsilcisi Ali Kemal Başaran, Yerel Enerji Forumu ile Konya’yı ve ülkeyi ilgilendiren enerji üretimi, dağıtımı, tüketimi, alternatif enerji kaynakları, yenilenebilir enerji kaynakları, enerji politikaları, enerji ve yaşam arasındaki ilişkiler, verimlilik, özelleştirme, tarımsal sulama, Konya ovaları projesi (KOP)-Mavi Tünel, istihdamı artırıcı birçok konunun ele alınacağını söyledi.
Ali Kemal Başaran, “Yerel enerji forumumuzda üç oturumda, konularında deneyimli, uzman kişilerce toplam 14 adet sunum yapılacaktır. Enerjiyi kullanan ve enerjiye ilgi duyanları forumumuza davet ediyoruz. Sanayinin temel girdilerinden olan enerji ulusların kalkınmasında ve refaha ulaşmalarında büyük önem taşımaktadır. Sanayileşme ve kalkınma yarışında öne geçebilme çabasındaki uluslar bu yarışta kendileri için en avantajlı hammadde veya enerjinin arayışı içerisinde olmak zorundadırlar. Bu çerçevede enerji kaynaklarına sahip ülkeler, yarışa bir adım daha önde başlamaktadırlar” dedi.
ENERJİDE İTHAL KAYNAKLAR RİSK OLUŞTURUYOR
Enerjinin belirleyici konumunun her geçen gün daha da arttığını kaydeden Ali Kemal Başaran şunları söyledi: “Bugün sadece elektrik enerjisi sektörünün dünya üzerindeki toplam satış hâsılatı bir trilyon ABD dolarından fazladır. Gelecek 20 yılda toplam enerji tüketiminin yüzde 60 artacağı, bu artışın sanayileşmiş ülkelerde yüzde 25 civarında, kalkınmakta ve gelişmekte olan ülkelerde ise iki kat artacağı öngörülmektedir. Bu önem derecesi göz önüne alındığında, bugün elektrik enerjisinin ucuz, kaliteli, zamanında ve güvenilir şekilde temini ülkeyi yönetenlerin öncelikli konuları arasında olmalıdır. Bu anlamda enerjinin planlama ve yönetim boyutları önem kazanmaktadır. Dünyada sık sık gündeme gelen enerji veya enerji hammaddeleri krizleri, ülkeleri enerji politikalarını olası krizleri gözeterek planlamaya, kaynak kullanımında dikkatli olmaya ve ekonominin enerjiye olan bağımlılığını azaltacak önlemleri almaya yöneltmiştir. Bu çerçevede ulusal kaynakların etkin ve rasyonel kullanımları ülkelerin enerji yönetimleri için hayati önem taşımaktadır. Enerji planlamaları bir ülkenin geleceğini, refahını belirlediği gibi krizlerini de belirlemektedir. Ülkeyi yönetenlerin enerji ile ilgili ileriye dönük planlama hatası yapmamaları gerektiği, hata yapıldığında bunun bedelinin çok ağır ödendiği sık sık görülmektedir. Son yıllarda elektrik üretimi amaçlı kaynakların seçiminde ithal kaynaklara ağırlık verilerek yurt içi kaynakların göz ardı edilmesi, elektrik enerjisi güvenliği bakımından önemli riskler oluşturmaktadır. Elektrik enerjisinin yüzde 50’si doğalgazdan, yüzde 10’unun da ithal kömürden üretilmekte olması, enerjide dışa bağımlılığımızı arttırmış, dünyada çıkabilecek enerji krizlerinde ülkemizi daha da savunmasız bir konumda bırakmıştır.”