Yazır Mahallesindeki emlakçılar her 15 günde bir yemekte bir araya gelerek mesleki dayanışmanın örneğini sergiliyorlar. Her 15 günde bir sıra ile bir emlakçıda bir araya gelen Yazır Mahallesindeki Emlakçılar, kendi aralarında bir dayanışma içinde olup, birlik ve beraberliklerini güçlendiriyor. Yemek sırasının Oruçoğlu Emlak’ta olduğundan bütün Emlakçılar Oruçoğlu Emlak Ofisindeki yemekte bir araya gelerek sohbet ettiler. Oruçoğlu Emlak Sahibi Veysel Oruç 10 yıldır Yazır Mahallesindeki emlakçılar olarak yemekte bir araya geldiklerini belirterek, “Yazır Mahallesinde bugün 115 tane emlakçılık yapan arkadaşımız var. Burası artık emlakçıların tahta kalesi ve borsası haline geldi. 10 yıldan beri emlak sektörü buradan yönlendiriliyor. Kendi aramızdaki dayanışma, diyalogumuz iyidir. Hiç birimiz diğer bir emlakçının ticaretine karışmayız. Aksine yardımlaşırız” dedi.
EMLAK SEKTÖRÜ DİBE VURUYOR
Emlak sektörünün sorularına da değinen Veysel Oruç, “Gelinen noktada piyasanın iyi gitmemesi ve girdi maliyetlerinin artmasından dolayı sorunlarla boğuşan sektör dibi vurmuş durumdadır. Arsaların daralması ve arsa fiyatlarının yükselmesi en büyük sorunlarımızdandır. Bir evin maliyeti 150 ve 160 bin lira arasındadır. 3+1 dairenin maliyeti ise 300 bin lirayı buluyor. Müteahhit’in kar payını da koyarsanız bu daire 330-350 bin liraya çıkar. Orta direğin, memurun ve işçinin bir daire alma şansı yoktur. Sadece çift maaşı olanlarla geliri iyi olanlar daire alabiliyor. Bunun yanında piyasa koşulları çok zorlaştı. Ekonomik ve siyasi istikrarsızlık, dövizin yükselmesi, birde erken seçim tartışmaları sektörü durağanlaştırdı. Umarım politikacılar üzerene düşeni yapar. Ülkemizde siyasi ve ekonomik istikrarı sağlayarak, piyasayı rahatlatır. Bunun yanında belediyeler arsa üretmelidir. Belediyeler bunu yaparsa arsa fiyatları da düşecektir. Kayıt dışılık sektörde yüzde 10’dur. Seyyar yapanlar var. Emlak vergilere çok yüksektir. Bizim gibi iş yeri veya ofis açmıyor. Vergi kaydı yok. Sıfır maliyetli iş yapıyor. Bu durumda bir haksız rekabeti oluşturuyor. Emlaktaki yüzde 4 olan verginin düşürülmesi gerekiyor. Bu yüzde 1’re çekilirse herkes alıp satar. Bir dairede alımında tapu masrafı için 10 ile 12 bin lira ödeniyor. Harçla birlikte bir dairede 12,500 TL ödeniyor. Demir 2400 liradan 3750 liraya yükseldi. 10 ayda inşaatın maliyeti yüzde 75 artmış, satış da bu kadar artış yok. Sistem sorunlar içinde karışık durumdadır. Avrupa da ev sahibi direkt ev satamaz. Emlakçı yapar. Tamamen her şeyi resmi olarak emlakçı yapıyor ve komisyonunu da alıyor.
Tapuyu da emlakçıdan alıyor. Yüzde 85 halk Emlakçıya güvenmiyor. Çoğunluk böyle düşünüyor. Mesleği perişan ettiler. Tapu Müdürlüğünde işlerimizin kolaylaştırılmasını istiyoruz. Tapu Müdürlüğünde emlakçıların işinin kolaylaşmasını için bir birim oluşturulması bizlere rahatlatacak. Emlakçı Odasının bir yeri ve bir elemanı orada yardımcı olmalıdır. Orada para sayma makinesi ve fotokopi makinesi olması işlerimizi kolaylaştıracaktır. Arazi Toplulaştırma Kanunu çıktığında 10 bin metre kare altında olan arazilerin toplulaştırmaya girmediğinden ilgili Tarım İl Müdürlüğüne yazı yazması gerekmiyor. Her ne sebepse kanun açık olmasına rağmen Konya Tapu Müdürlüğü 500 ile 1000 metrelik tarla içinde yazıyor. 500 ve 100 metrelik tarla için yazıyı tapuya gönderdiği halde satılamaz yazısını yazmıyor. Dalga geçer gibi niye gönderiyorsun. Bu bize zaman ve iş kaybı yaşatıyor. Bazen 1 hafta bekliyoruz. En erken üç gün bekliyoruz. Umarız bu sorunda bir çözüm bulunur” şeklinde konuştu.