“Emirle” geldi, gidiyor…!

Kerem İşkan

Bir gün Erzurum kahvelerinden birinde insanlar iftar vaktinin gelmesini beklerken o anda içeriye biri hızla ve şiddetle girmiş…

***
“-Abi çabuk goşu gelin, bi tenesi orucuni basır(yiyor) cigara içirdi gözümün ögünde…”

***

Kahvede derin bir sessizlik olur… Ardından telaşla kahveden biri cevap verir: “-Ola tamam bi dur neye fenikisen(acele)  ambu çayımi içim gelir onu nasıl oruci yermiş bak nasıl dövürem…”

***

Daha ilk günlerinde, koskoca bir ay deyip gözümüzde büyüyen Ramazan, şairin dediği gibi, `Kıvrılır, uzar, fakat daire olmaz bu hat` misali sona yaklaşıp bizlere elveda demeye hazırlanıyor…

***

Seneye, ömrü yetenlerimizle yeniden buluşmak üzere, geride bize üç gün eşlik edecek bir de bayram bırakarak ayrılıyor... Ramazan’a birlikte başladığımız, ama Alemî Berzaha uçup giden ne cenazeler kalktı musalla taşlarından…

***

Vakti gelmişler, biten vadelerin peşi sıra bayramdan bi haber aramızdan süzülüp gittiler… Tatlı bir hüzün, hoş bir bekleyiş, dillere ve gönüllere dolanan veda terennümleri arasında...

***

Eskiden evlerde, Ramazan’ın son günlerinin bir hastanın son demleri kadar üzüntülü geçtiğini bilecek kadar yaşadık bu şehirde... Ayrılması kolay mı Sultan’dan...

***

Birçok Ramazan’ı birlikte geçirmiş olan bir hanımla beyi konuşuyorlarmış… Bey, hanımına; “Hanım, bunca senedir oruç tutuyoruz. Acaba Ramazan-ı Şerif’i hiç memnun edebildik mi? diye sormuş…

***

Hanımı; “-A efendi! Düşündüğün şeye bak, o mübarek hiç memnun olmasaydı, her sene 10 gün önceden gelir miydi? demiş...

***

Mübarek ay, mübarek günler tek tek ellerimizden kayarak geçip gidiyor… Ramazan’dan ayrılacağımız son günleri yaşıyoruz…

***

Oruç tutanlarımızda büyük bir hüzün var, gelecek üç günlük bayram bile bu hüznü bu ayrılığı zor teselli eder... Tutamayanlarımızda üzüntü had safhada Tutmayanlar ise,  Bektaşi misali “Mübarek 11 ayı” kucaklama sevinci yaşayacaklar…

***

Oruçlu kimsenin ettiği dua hakkında EFENDİMİZ (S.A.V.) red edilmeyeceğini buyurmuştur…

***

Akşama kadar Allah’ın rızası için oruç tutan ve bu orucunu hudutlarını aşmadan koruyan kimseler için müjde verici hadis-i şerifler vardır...

***

* Oruçlunun iftar vaktinde mutlaka kabul olunmuş bir duası vardır. (Hadis-i Şerif)

***

Allah, kulun istemesine yani samimiyetine göre her istediğini de verir… Ama Hadis-i Şerif’in müjdesi her iftar vakti mutlaka bir isteğinin kabul edileceği yönündedir...

***

Elimizde sadece iki bilet kaldı… İki feyizli gece… İki anahtar… İki kudretli dua… Ramazan bitecek yine hayat çukurlarımıza döneceğiz…

***

Alışkanlıklarımıza maalesef devam edeceğiz… Keşke etmesek…  Nasibimizde varsa, bir dahaki Ramazan gelip bizleri sıkıca sarıp kuşatıncaya kadar haz çukurlarında debeleneceğiz…

***

Kutuda sadece iki kibrit çöpü kaldı… Yolumuzu aydınlatacak…

***

Sultan, çadırını söktü gidiyor... Sen kıyamete kadar tekrar tekrar emir gereği geleceksin ama gelip de bulmamak var… O emirle gelirken, belki de şu önümüzdeki Ramazan “emirle” çağrıldığımız kabirlerimize çekip gidebiliriz…

***

Elveda Ya Şehr-i Ramazan… Ne iyilikler ettin bize… Biz senden razıydık, haberlerimizi verirken Rabbimize, sen de bizden razı olmuş ol inşallah!

***

Âmin diyin Müslümanlar!