Ekonominin çöküş yılı

Selçuk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Alagöz, 2022'nin ekonomide cumhuriyet tarihinin en kötü yıllarından biri olduğunu söyledi.

2022 yılı ekonomik anlamda vatandaş için kâbus oldu. Hayat pahalılığı, zirveyi gördü. Vatandaşın alım gücü düşerken, 7'den, 70'e her ürüne zam geldi. Dövizdeki yükseliş bu yıl da devam etti. Kira maliyeti, enerji giderleri arttı, tarım ve hayvancılık yanlış politikalardan ötürü çıkmaza girdi. Faiz düşürülse de bankaların verdiği kredi oranları yükseldi. Vatandaş, bankaların ve tefecilerin eline düştü. Borcunu ödeyemediği için birçok insan, mahkemelik oldu. 

2001 KRİZİNDEN DAHA KÖTÜ BİR DÖNEMDEYİZ

Selçuk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Alagöz, 2022 yılı ekonomisini gazetemize değerlendirdi. Alagöz, 2022'nin çiftçinin, emeklinin, memurun, sabit gelirlinin, kısaca belli bir zümre dışında herkesin ezildiği bir yıl olduğunu ifade etti. 2022'nin Cumhuriyet tarihinin en kötü yıllarından biri olduğuna dikkat çeken Alagöz, “Herkes 2001 krizi diyor ancak 2001 krizinden daha kötü bir dönemi yaşıyoruz. Yükselen gıda fiyatları, kira ücretleri, enerji ücretleri. Hiçbir dönemde vatandaş bu kadar ezilmemişti” şeklinde konuştu. 

KÖTÜ GİDİŞATA ZAMANINDA ÖNLEM ALMADILAR

Ekonomik kötü gidişata pandeminin de az şekilde etki ettiğinin altını çizen Prof. Dr. Alagöz, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Pandeminin ötesinde ekonominin bu noktaya gelmesinde en büyük etken, yaklaşık 15 yıldır uygulanan yanlış ekonomi politikası. Zamanında kötü gidişata alınamayan önlemler de ülkeyi ekonomik olarak bu noktaya getirdi. Sıklıkla dile getirilmesine rağmen, üretim maliyetlerini azaltacak, durduracak politikalar devreye sokulamadı. Türkiye, son dönemde ithal mallar üzerinden üretime ve tüketime alıştırıldı. Artık yurt içi katma değeri yüksek mallar üretilmiyor. Özetle dışa bağımlı bir hale geldik. En basit örneğini tarım sektörü üzerinden verebiliriz. İlaç, tohum, gübre... Kendimiz üretemiyoruz. Mazotumuz ithal. Sözde tarım ülkesiyiz. Bir tarım ülkesi görünümünde olan Türkiye'de tarım sektöründe kullanılan tüm ürünler ithal. Hatta tarım çalışanlarımız bile ithal. Söylenecek söz var mı?” 

SEÇİME KADAR PERİŞAN DURUM DEVAM EDECEK

İktidarın sorunlara karşı gerçekçi çözümler üretemediğini de belirten Prof. Dr. Mehmet Alagöz, “İktidar, gerçekten politika üretmekte sorun yaşıyor. Hala geçici tedavi yöntemleriyle var olan sorunlardan kurtulmaya çalışıyor. Yapılacak seçimler kaderi belirleyecek. Çözüm sandık. Seçime kadar vatandaşın bu perişan durumu devam edecek. İktidar, vatandaşı rahatlatmak için borçları yapılandıracak. Kredi muslukları açılacak. Yeni borçlar verilecek. Nefes aldırmak istenecek vatandaşa. 20 yılın getirdiği yapısal sorunlar, kısa vadede çözülmez. Kısa, orta ve uzun vadede alınacak tedbirler var. İktidar değişirse alınacak tedbirler alınmaya başlar. Sorunların kısa vadede çözülmesi ise kolay değil” diye konuştu. 

EMRE ÖZGÜL

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ekonomi Haberleri