Saadet Partisi Genel Başkan Temel Karamollaoğlu, haftalık basın toplantısında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.Artan terör olaylarına dikkat çeken Karamollaoğlu, yaşanan bu acıların bir an önce bitmesi gerektiğini söyledi. Terörün ne zaman nasıl durdurulacağı konusunda umut veren bir gelişmenin yaşanmadığını kaydeden Karamollaoğlu, "Terörün bu yöntemlerle bitirilmesi çözüm değil. 5 şehit verdik, 15 terörist öldürdük demekle terör çözülmez. Terörün asıl kaynakları kurutulmadan terörün önlenmesi mümkün değil. Güvenlik güçlerimiz özellikle dağlarda teröristlerin cephanelerini sığınaklarını bulup imha ediyor. Fakat büyük bir çatışmayla karşı karşıyayız" dedi.
PARTİ DEVLETLE ÖZDEŞMEMELİ
Amerika ve Avrupa ülkelerinde terör olaylarının büyük anlamda önlendiğini aktaran Karamollaoğlu, "Terör konusunda somut adımlar atılmadan terör önlemez. Siz partinizi devletle özdeşleştirirseniz sorunları çözemezsiniz. Terör Karadeniz bölgesine kaymaya başladı. Son 2 yılda 15 terör saldırısını meydana geldi. 15 sivil ve asker vatandaşımız hayatını kaybetti. Neden Karadeniz'i hedef seçiyorlar bunları bilmemiz gerekiyor. Karadeniz, Büyük Ortadoğu Projesi'nin bir parçası haline getirilmek isteniyor. Ülkemiz karıştırılmasında ülkenin tamamı hedef alınıyor. Bu bölgelerde huzur yok edilmek isteniyor. Bunları tam olarak bilmezsek sorunlarımızı çözemeyiz" dedi.
BÖLGEYİ DİZAYN ETMEK İSTİYORLAR
Küresel güçlerin bu bölgeyi yeniden dizayn etmek istediğinin altını çizen Karamollaoğlu, "Bunu bize kırdırırak yapmak istiyorlar. Bütün bu olaylarda sadece İsrail sessezliğini okuyor. Irak fiilen 3'e bölünmüştür. ABD bölgemizdeki emellerinden asla vazgeçmeyecektir. Hükümet Amerika'nın Irak müdahalesini destek verdi. DAEŞ'in de kurucusu da ABD'dir. YPG'yi teör örgütü olarak kabul etmiyorlar. YPG'ye çok ağır silahları hibe ediyorlar Bize ise gelişmiş silahları vermiyorlar. Türkiye'nin şahsiyetli bir politika izlemesi gerekiyor" diye konuştu.
ÜNİVERSİTELER FAYDALIYSA ARTSIN
Türkiye'de üniversite sayısının ve öğrenci adetinin artırıldığını aktaran Karamollaoğlu, şunları söyledi: "Türkiye'nin her yerinde üniversiteler var. Olsun tabii ki. Ama faydası varsa olsun. Bir de sınavlar var. Geçmişte ÖSYM skandallarına çok şahit olduk. Sorular çalııııyor. Defalarca sorular çalındı. Pardon dediler ama yine sorular çalınmaya devam etti. Şu anda o paralel yapı hala devam ediyor. Geçmişte bunlar yaşandı. Bir sınavı bile organize edemeyen bir ülke sorunları nasıl çözecek. 4 bin 237 öğrenci ÖSYM'nin hatasının kurbanı oldu." Hükümetin iç ve dış politikasını da eleştiren Karamollağlu, "Önce Irak sonra da Suriye politikalarında yanlış yapıldı. Pardon dediler. Balyoz ve Ergenekon davası dediler, sonra pardon dediler. Bu referandumdan dolayı gelen sistem yüzünden bile pardon diyecekleri gün gelecektir. Devletle bir partiyi özdeşletirmek büyük bir hata olur" dedi.
ÇILGIN PROJELERİ İHTİYACIMIZ YOK!
Hükümeti Allah rızası için uyardıklarını aktaran Karamollaoğlu, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bu insanları eleştirmek ve onlar üzerinden prim yapmak gibi bir amacımız yok. Onların hepsiyle beraber çalıştık. Kendilerini de seviyoruz. Fakat biz sadece yanlıştan dönülmesini istiyoruz. Biz hala Çanakkale ve İstanbul köprüleriyle övünüyoruz. Bizim çılgın projelere ihtiyacımız yok. Bu ülkenin kaynaklarını sağlıklı bir şekilde kullanacak insanlara ihtiyacımız var. Ekonomimizi, eğitimimizi ve savunma sanayimiz milli olmalıdır. Bunu yaptığımız zaman önümüzde hiçbir engel kalmayacaktır. Kısır vaatlerden uzak durmalıyız. Muhalafetin söylediklerini kulak verin. Siz hata yapmazsanız sizi tenkit kolay olmaz. Geçmişte FETÖ konusunda hükümeti çok uyardık. Fakat uyarılarımız çok geç dikkate alındı."
VATANDAŞI BANKALARA TESLİM ETTİLER
Bankaların kar rekoru kırdığını kaydeden Karamollaoğlu, "Üretimden değil, paradan para kazanılıyor. Kar eden bankalar. Bankalarda insaf yoktur. İnsaf olsa ayakta kalamaz. Bankaları bu hale getiren hükümetin politikaları. Vatandaşı bankaların insafına terkettiler. Memura verilen bu 3+3 bu zammı içime sindiremedim. Akıl almaz bir rakamla memurun karşısına çıktılar. Memura zam vermediler sadece ayarlama yaptılar. Asgari ücret yukarıya çekilmelidir. Memura zam verilecek zam da bu şekilde yapılmalıdır. Erbakan Hocamız memura en yüksek zammı veren başbakan olmuştu. Ümit ediyoruz ki; hükümet uyarılarımızı dikkate alır. Saadet Partisi basit kavgalarla Türkiye gündemini işgal etmek istemiyor. Gerçekleri ve nasıl düzeleceğini söylüyor. İnanıyoruz ki; yarınlarımız bugünlerden daha iyi olacaktır."
İBRAHİM BÜYÜKEKEN