Eğitim Çevreleri Yetenekli, Öğrenci Projesini Konuşuyor

Almanya’nın ilk resmi ‘yetenekli öğrenci avcısı’ olarak isim yapan Suat Yılmaz, Ruhr Bölgesi’ndeki yetenekli öğrencileri teşvik eden projesiyle Almanya’nın her yerinde eğitim çevrelerince takdir topluyor. Lise lise gezerek yetenekli öğrencilere maddi-manevi destek olan Yılmaz, ülkenin yetenekleri dururken yabancı ülkelerden personel getirilmesine tepki gösteriyor.

Dev şirketlerin dikkatini genç yeteneklere çeken bir başka projesiyle de eğitim çevrelerinin dikkatini çeken Yılmaz, vasıflı eleman açığını kapatmak için yurt dışından personel getirilmesini doğru bulmuyor. Yılmaz, "Bu bölgede petrol yok, endüstri zayıflıyor, bizim madenimiz yok ama çok akıllı ve yetenekli genç bir neslimiz var. Bunu kullanmayı öğrenmek zorundayız." şeklinde konuşuyor.

Eğitim sisteminin ve toplumun önde gelen kesiminin bu gençleri bir değer olarak yeterince görmediğini söyleyen teşvikçi, bu yeteneklerin hem geleceğini teminat altına almak, hem de onları topluma kazandırmak için çaba gösteriyor.

YILMAZ'IN EĞİTİM GEÇMİŞİ SIRADIŞI

Bir rektörün alışılagelmiş uygulamaların dışına çıkarak devlet memuru olarak atadığı Yılmaz’ın kendi eğitim geçmişi de hayli sıra dışı. Çok küçük yaşta Almanya’ya gelen Yılmaz, ilkokulda gösterdiği başarı sayesinde Oberhausen şehrinin en önemli okullarından birine gitmeyi başarmış.

Bir üniversiteye hazırlık okulunda Türk öğrenciye rastlamanın pek mümkün olmadığı o yıllarda ilk önce çok zorlanmış ve daha düşük bir okul türü olan Hauptschule’ye yerleştirilmiş. Burada eski başarısını hemen yakalayan Yılmaz, artık elektrikçi olmak istemektedir. Ancak okulun müdürü ondan daha fazlasını beklediği için ailesini de çağırarak okuması konusunda ısrar eder. Müdürün, "Bu çocuk liseyi de bitirir, üniversiteyi de okur." demesi üzerine anne-babası da onun eğitim hayatına özen gösterir.

BAŞARILI ÖĞRENCİLERE BURS SAĞLIYOR

"Ben şanslıydım, ama benim kadar zeki olan yüzlerce arkadaşım o kadar şanslı olamadılar." diyen Suat Yılmaz, müdürünün kazandırdığı vizyonla Almanya’da göçmen ailelere mensup çok sayıda öğrencinin gerçek cevherinin ortaya çıkması için çabalıyor.

Kimi öğrencileri moral olarak çökmüş vaziyetteyken toparlayan Yılmaz, kimi çok başarılı fakat fakir ailelerden gelen öğrenciyi de burs sahibi yaparak eğitiminin devamını sağlıyor. Okullar ile üniversite arasında önemli bağlantılar da gerçekleştiren Yılmaz, bunu ’üniversiteyi okulun içine taşımak’şeklinde tanımlıyor.

Çalıştığı üniversitenin rektörünün vizyon sahibi biri olduğunu dile getiren Yılmaz, Westfaelisch Hochschule’nin projesi olan Meine Talentfoerderung’un Türk gençlerini de en az Alman gençleri kadar ciddiye aldığını dile getiriyor. Projeyi tanımak ve fırsatlarından yararlanmak isteyenler, www.meinetalentförderung.de internet sitesinde gerekli bilgilere ulaşabiliyor.

DEV ŞİRKETLERİN DİKKATİNİ YETENEKLİ NESLE ÇEKİYOR

Türk gençlerini üniversitelerine veya başka üniversitelere kazandıran eğitimci ayrıca, başta BP ve Evonik gibi dev şirketlerin dikkatini bölgesinde yaşayan yetenekli gençlere çekiyor ve projelerine yatırım yapmalarını sağlıyor.

Projelerle bütün Almanya’nın dikkatini çeken Suat Yılmaz’ı ülkenin her yanından her gün arayan ve sistemi kendi bölgelerinde adapte etmek istediklerini söyleyenler var. Öğrencilerin yeteneklerini keşfedenlerin sayısının çok daha fazla olması gerektiğini ifade eden eğitimci, "Keşke her yerde bu işi yapanlar olsa." diyor.

Türk anne-babalara seslenen eğitimci, çocuklarına güven vermelerini istiyor. Yılmaz, "Onlara karşı gerçekçi olmayı da ihmal etmeyin. Fakat her ne olursa olsun, çocuklarınızın arkasında olduğunuzu onları destekleyerek gösterin. Çocuklarınızın yeteneklerini dürüstçe süzün ve öyle yönlendirin. Bu şekilde çocuğunuzun eğitimini en iyi şekilde sağlamış olacaksınız." diyor. CİHAN