Türkiye Tekvando Federasyonu Başkanı Metin Şahin, ülkemizi dünya, olimpiyatlar ve Avrupa şampiyonalarında en iyi temsil eden tekvandonun Türk sporunun gururu olduğunu belirterek, “En fazla madalya alan spor dallarının başında tekvando gelmektedir. Dünyada uygulanan en ileri sistemlerin farkındayız, onları takip ediyoruz ki, artık biz takip edilmeye başlandık. Türk Milli Takımı’nın başarısının altında yatan bu esrar perdesini aralamaya çalışmak için dünyanın her tarafından, milli takımlardan kamp teklifleri alıyoruz” dedi.Şahin, yaptığı açıklamada, federasyon olarak bu yıl yaptıkları çalışmaları ve başarılarını değerlendirerek, tekvando tarihinde ilkleri yaşayıp, yaşattıklarını, federasyon olarak bu yıl ulusal ve uluslararası anlamda birçok müsabakada büyük başarılar göstererek, başarılarını egale ettiklerini bildirdi.
Tekvandoda 2011 yılı içinde başarılı bir trend gösterdiklerini ve hedeflerinin 2012 Londra Olimpiyatları’nda altın madalya kazanmak olduğunu belirten Şahin, şunları kaydetti: “Federasyon olarak başarımızı bu yılda artırarak sürdürdük. Bunun göstergesi madalyadır. Madalyada Güney Kore’de düzenlenen Dünya Tekvando Şampiyonası’nda 31 yıllık kuruluş tarihi olan Türkiye Tekvando Federasyonu en fazla madalyayı bu şampiyonada elde etti ve en fazla Türkiye konuşuldu. Şampiyonada tarihin en fazla madalyasını alarak takım halinde ilk dörde girdik. Bu da çok önemli ama ondan daha önemli birşey daha vardı. Çünkü 160’a yakın ülke orada mücadele etti ve bu ülkeler arasından 1 altın, 1 gümüş, 4 bronz olmak üzere 6 madalyayla Türkiye, takım sıralamasında ilk 4’ü elde etti. Büyük başarı kazandı... Bir sporcumuz ise 68 kiloda Servet Tazegül, şampiyonanın MVP’si (En değerli sporcu) seçilerek büyük bir gurur yaşattı ve Dünya Tekvando Federasyonu tarafından ödüllendirildi. Aynı zamanda olimpiyatlara gitmeye hak kazandı. O da ülkemizin yetiştirdiği bir değer olarak gurur abidesi oldu.”
Bu yılın haziran ayı sonunda Azerbaycan’da düzenlenen Dünya Olimpiyat seçmelerinde 4 sporcuyla katıldıklarını hatırlatan Şahin, “Bir sporcumuz dünya seçmelerinde 2012 Londra Olimpiyatlarına katılma hakkı kazandı. Zaten tekvando da 4 kategoride Olimpiyatlara katılabiliniyor. Bunun iki ayağı var, birisi dünya birisi Avrupa seçmeleri. Bu seçmeler ayrı olarak yapılıyor. Bu seçmelerde ilk üçe giren sporcular Olimpiyatlara gitmeye hak kazandı. Bir sporcumuz dünya ayağını geçti, üç sporcumuz da 25 Ocak’ta Rusya’nın Kazan şehrinde yapılacak Avrupa Olimpik seçmelerinde bu barajı aşmaya çalışacaklar. Eğer bunlardan da aşarsak ki, temennimiz üç sporcumuzunda aşsın, 2012 Londra Olimpiyatları’nda Türkiye’nin madalya umudu olarak temsil etsinler” diye konuştu.
Türk tekvandosunun, takım halinde Avrupa’da, Avrupa şampiyonu, Gençlerde, ümitlerde ve büyüklerde kıtanın en başarılı takımı, dünya şampiyonalarında ilk dördünde ilk beşinde muhakkak ya bir ya iki ya da üçte yer alan önemli bir federasyon haline geldiğini aktaran Şahin, şöyle devam etti: “2004 yılından bugüne kadar Tekvando Federasyonu büyük bir gelişme gösterdi. Neticede 2006, 2007, 2008, 2009 ve 2010’da Avrupa şampiyonluğunu kaptırmadık. Bu büyük ve istikrarlı bir başarıdır. Türk milletinin gücünü Avrupa’da her zaman en iyi şekilde gösterdik, göstermeye devam edeceğiz. Bunları nasıl başarıyoruz; bunların arkasında yatan tabi bir hikaye var ki, bu hikayeyi Edirne’den Kars’a kadar tüm Türkiye’de yaptığımız çalışmalarda, yetenekli Türk gençlerini tespit edip milli takım kamplarında özel çalışmalarla, 3 - 4 senede belli olgunluğa ulaştırıyoruz. Dünyada uygulanan en ileri sistemlerin farkındayız, onları takip ediyoruz ki, artık biz takip edilmeye başlandık.”
Tekvandonun 2012’nin parlayan yıldızı olacağını, bu konuda çalışmalarını sürdürdüklerini açıklayan Şahin, önümüzdeki en büyük hedeflerinin 2012 Londra Olimpiyatları olduğunu ve sporcularıyla, hakemleriyle, antrenörüyle çalışmalarına devam ettiklerini söyledi. “Çünkü bu başarımızdan dolayı dünyadaki diğer ülkeler, Türk Milli Takımı’nın başarısının altında yatan bu esrar perdesini aralamaya çalışmak için dünyanın her tarafından, milli takımlardan kamp teklifleri alıyoruz” ifadelerine yer veren Şahin, “Şu anda İspanya, Mısır başta olmak üzere hala kamp teklifleri devam ediyor. Türk Milli Takımı’nın altındaki tılsımı öğrenmek için değişik şekilde gelmek isteyen ülkeler var. Sporda dostluk ve barışın hakim olduğu taleplere mümkün olduğu kadar cevap vermeye çalışıyoruz ama milli takımında kendi argümanı içinde çalışmasını çok fazla dışarıya yansıtmıyoruz. Türk milli takımlarını bütün bu başarılarının altında, en önemli hedeflerinden birisi dünyanın en büyük organizasyonu olan olimpiyatlarda ülkemizi temsil edip madalya almak ve ülkemizi sevince boğmaktır” dedi.
BÜYÜK ADIMLAR KÜÇÜK ADIMLARLA BAŞLAR
“Tabi ki büyük adımlar küçük adımlarla başlar” diyen Şahin, “Neticede Avrupa, dünya ve diğer organizasyonlarda başarılı olan bu sporcularımızın olimpiyatlara taşınması noktasında çok büyük özveri ve çalışmalar gerekiyor. Teknik ekibin çok büyük özverisi var. Tekvando Federasyonu’nun burada çok büyük çalışması var. Ama şunu da özellikle belirtmek isterim ki; bütün bu çalışmalarımızda ve projelerimizde başta Gençlik ve Spor Bakanımız Suat Kılıç ve Spor Genel Müdürümüz Mehmet Baykan’ın çok büyük ve heyecanlı desteklerini alıyoruz” diye konuştu.
Ülkemizde bugün 250 bin lisanslı sporcu sayısına sahip olduklarını anlatan Şahin, bu büyük potansiyelle birlikte başarısının da buna paralel gittiğini vurgulayarak, Türkiye’de tekvando altyapısının güçlü olduğuna dikkati çekti. Şahin, tekvandoda Edirne’den Kars’a kadar Türkiye’nin her yerinde ciddi bir çalışma içerisinde olduklarını, branş olarak girmedikleri yer kalmadığını, programlı bir şekilde çalışmalarının devam ettiğini, altyapıya önem verdiklerini, gençlik projeleriyle sporculara bir çalışma uyguladıklarını, bu çalışmanın eserinde eğiticileri seminerlerle, kurslarla eğittiklerini aktardı.
Federasyon olarak kendisinde gelecek gördükleri çocukları gençlik kamplarına, tatil kamplarına aldıklarını, daha sonra alt yapıdan gelenleri milli takıma kazandırdıklarını belirten Şahin, “Amacımız, Avrupa’da dünyada Türk bayrağını göklere çektirmek, İstiklal Marşı’mızı çaldırmak gurur verici. Hedefimiz ise Türk tekvandosu olarak dünyadaki yerimizi en iyi şekilde almaktır” dedi.
ANTRENÖR SAYISI 7 YILDA 10 KAT ARTTI
Türkiye’de tekvando antrenörü sayısının 2004 yılında 375 olduğunu, bu sayının bugün 3 bini geçtiğine dikkati çeken Şahin, “Bugün, tekvandoda dünyanın her tarafında aranan, izlenen ve takip edilen bir ülke haline geldiysek, bunda sadece bizim değil, bizi yönetenlerin, bize yön verenlerin ve destek olanların katkısı çok büyüktür” diye konuştu.
(AA)
Tekvandoda 2011 yılı içinde başarılı bir trend gösterdiklerini ve hedeflerinin 2012 Londra Olimpiyatları’nda altın madalya kazanmak olduğunu belirten Şahin, şunları kaydetti: “Federasyon olarak başarımızı bu yılda artırarak sürdürdük. Bunun göstergesi madalyadır. Madalyada Güney Kore’de düzenlenen Dünya Tekvando Şampiyonası’nda 31 yıllık kuruluş tarihi olan Türkiye Tekvando Federasyonu en fazla madalyayı bu şampiyonada elde etti ve en fazla Türkiye konuşuldu. Şampiyonada tarihin en fazla madalyasını alarak takım halinde ilk dörde girdik. Bu da çok önemli ama ondan daha önemli birşey daha vardı. Çünkü 160’a yakın ülke orada mücadele etti ve bu ülkeler arasından 1 altın, 1 gümüş, 4 bronz olmak üzere 6 madalyayla Türkiye, takım sıralamasında ilk 4’ü elde etti. Büyük başarı kazandı... Bir sporcumuz ise 68 kiloda Servet Tazegül, şampiyonanın MVP’si (En değerli sporcu) seçilerek büyük bir gurur yaşattı ve Dünya Tekvando Federasyonu tarafından ödüllendirildi. Aynı zamanda olimpiyatlara gitmeye hak kazandı. O da ülkemizin yetiştirdiği bir değer olarak gurur abidesi oldu.”
Bu yılın haziran ayı sonunda Azerbaycan’da düzenlenen Dünya Olimpiyat seçmelerinde 4 sporcuyla katıldıklarını hatırlatan Şahin, “Bir sporcumuz dünya seçmelerinde 2012 Londra Olimpiyatlarına katılma hakkı kazandı. Zaten tekvando da 4 kategoride Olimpiyatlara katılabiliniyor. Bunun iki ayağı var, birisi dünya birisi Avrupa seçmeleri. Bu seçmeler ayrı olarak yapılıyor. Bu seçmelerde ilk üçe giren sporcular Olimpiyatlara gitmeye hak kazandı. Bir sporcumuz dünya ayağını geçti, üç sporcumuz da 25 Ocak’ta Rusya’nın Kazan şehrinde yapılacak Avrupa Olimpik seçmelerinde bu barajı aşmaya çalışacaklar. Eğer bunlardan da aşarsak ki, temennimiz üç sporcumuzunda aşsın, 2012 Londra Olimpiyatları’nda Türkiye’nin madalya umudu olarak temsil etsinler” diye konuştu.
Türk tekvandosunun, takım halinde Avrupa’da, Avrupa şampiyonu, Gençlerde, ümitlerde ve büyüklerde kıtanın en başarılı takımı, dünya şampiyonalarında ilk dördünde ilk beşinde muhakkak ya bir ya iki ya da üçte yer alan önemli bir federasyon haline geldiğini aktaran Şahin, şöyle devam etti: “2004 yılından bugüne kadar Tekvando Federasyonu büyük bir gelişme gösterdi. Neticede 2006, 2007, 2008, 2009 ve 2010’da Avrupa şampiyonluğunu kaptırmadık. Bu büyük ve istikrarlı bir başarıdır. Türk milletinin gücünü Avrupa’da her zaman en iyi şekilde gösterdik, göstermeye devam edeceğiz. Bunları nasıl başarıyoruz; bunların arkasında yatan tabi bir hikaye var ki, bu hikayeyi Edirne’den Kars’a kadar tüm Türkiye’de yaptığımız çalışmalarda, yetenekli Türk gençlerini tespit edip milli takım kamplarında özel çalışmalarla, 3 - 4 senede belli olgunluğa ulaştırıyoruz. Dünyada uygulanan en ileri sistemlerin farkındayız, onları takip ediyoruz ki, artık biz takip edilmeye başlandık.”
Tekvandonun 2012’nin parlayan yıldızı olacağını, bu konuda çalışmalarını sürdürdüklerini açıklayan Şahin, önümüzdeki en büyük hedeflerinin 2012 Londra Olimpiyatları olduğunu ve sporcularıyla, hakemleriyle, antrenörüyle çalışmalarına devam ettiklerini söyledi. “Çünkü bu başarımızdan dolayı dünyadaki diğer ülkeler, Türk Milli Takımı’nın başarısının altında yatan bu esrar perdesini aralamaya çalışmak için dünyanın her tarafından, milli takımlardan kamp teklifleri alıyoruz” ifadelerine yer veren Şahin, “Şu anda İspanya, Mısır başta olmak üzere hala kamp teklifleri devam ediyor. Türk Milli Takımı’nın altındaki tılsımı öğrenmek için değişik şekilde gelmek isteyen ülkeler var. Sporda dostluk ve barışın hakim olduğu taleplere mümkün olduğu kadar cevap vermeye çalışıyoruz ama milli takımında kendi argümanı içinde çalışmasını çok fazla dışarıya yansıtmıyoruz. Türk milli takımlarını bütün bu başarılarının altında, en önemli hedeflerinden birisi dünyanın en büyük organizasyonu olan olimpiyatlarda ülkemizi temsil edip madalya almak ve ülkemizi sevince boğmaktır” dedi.
BÜYÜK ADIMLAR KÜÇÜK ADIMLARLA BAŞLAR
“Tabi ki büyük adımlar küçük adımlarla başlar” diyen Şahin, “Neticede Avrupa, dünya ve diğer organizasyonlarda başarılı olan bu sporcularımızın olimpiyatlara taşınması noktasında çok büyük özveri ve çalışmalar gerekiyor. Teknik ekibin çok büyük özverisi var. Tekvando Federasyonu’nun burada çok büyük çalışması var. Ama şunu da özellikle belirtmek isterim ki; bütün bu çalışmalarımızda ve projelerimizde başta Gençlik ve Spor Bakanımız Suat Kılıç ve Spor Genel Müdürümüz Mehmet Baykan’ın çok büyük ve heyecanlı desteklerini alıyoruz” diye konuştu.
Ülkemizde bugün 250 bin lisanslı sporcu sayısına sahip olduklarını anlatan Şahin, bu büyük potansiyelle birlikte başarısının da buna paralel gittiğini vurgulayarak, Türkiye’de tekvando altyapısının güçlü olduğuna dikkati çekti. Şahin, tekvandoda Edirne’den Kars’a kadar Türkiye’nin her yerinde ciddi bir çalışma içerisinde olduklarını, branş olarak girmedikleri yer kalmadığını, programlı bir şekilde çalışmalarının devam ettiğini, altyapıya önem verdiklerini, gençlik projeleriyle sporculara bir çalışma uyguladıklarını, bu çalışmanın eserinde eğiticileri seminerlerle, kurslarla eğittiklerini aktardı.
Federasyon olarak kendisinde gelecek gördükleri çocukları gençlik kamplarına, tatil kamplarına aldıklarını, daha sonra alt yapıdan gelenleri milli takıma kazandırdıklarını belirten Şahin, “Amacımız, Avrupa’da dünyada Türk bayrağını göklere çektirmek, İstiklal Marşı’mızı çaldırmak gurur verici. Hedefimiz ise Türk tekvandosu olarak dünyadaki yerimizi en iyi şekilde almaktır” dedi.
ANTRENÖR SAYISI 7 YILDA 10 KAT ARTTI
Türkiye’de tekvando antrenörü sayısının 2004 yılında 375 olduğunu, bu sayının bugün 3 bini geçtiğine dikkati çeken Şahin, “Bugün, tekvandoda dünyanın her tarafında aranan, izlenen ve takip edilen bir ülke haline geldiysek, bunda sadece bizim değil, bizi yönetenlerin, bize yön verenlerin ve destek olanların katkısı çok büyüktür” diye konuştu.
(AA)