Yaz sıcaklarında en olmayacak şey başımıza geldi…
***
Üşüttük… Hem de öyle böyle değil nasıl bir üşütme!
***
Şimdi okur diyecek “Ey yazar, zaten üşütüktün, hepten gittin” diye… Hayatımda, Temmuz da hiç bu kadarüşüdüğümü hatırlamıyorum…
***
Ümmet cayır-cayır yanıyor! Ben donuyorum… Ne büyük Allah, Temmuz’da çıldırtıcı sıcaklarda beni donduruyor üç yorganla yatırıyor!
***
Evde çocuklar, sıcakların hararetinden soğuk ve ılık suyla banyolar yapıyorlar, ben üç yorganla yatıyorum!
***
Sabah yarı baygın uyandığımdayorgan ve battaniyelerin üstümde sıkı sıkıya durduğunu gördüm… Ama ne alnımda ne vücudumdan bir damla terden eser yok!
***
Hayatımda, böyle üşüdüğümü hatırlamıyorum… Küçük kızım Sıla sıcaktan öyle bunalmış ki, başımda dua ediyor “Keşke Allah’ım babamın hastalığından bana da verseydin…” diye…
***
Klima çarpmış… Önce Spor Editörümüz Burak’ı ardından da bizi…
***
Sürünerek gazeteye geldik desek fazla abartmış olmayız… Aman dikkat Müslümanlar, bu senenin sıcağının şakası yok !
***
Babaannem, yazın ortasında en sıcak günlerde havaya bakar önce bir salavat getirir, ardından da sesine en telaşlı ve tedirgin tonlamasını yükleyerek, “Aman guzum, bir çatır-çatır ayazda, bir de böyle cayır-cayır sıcakta deprem olur, Rabbim afattan esirge diye dua ederdi”
***
Dünkü Şırnak ve Ege’deki depremler, babaannemin duasını aklıma getirdi…
***
Yazın, gök gürledi mi, gözleri endişeyle kocaman açılır “Allah’ım yaz afatından sakla bizi” derdi…
***
Bizde tekrarlıyoruz duayı, yazın her türlü afatından (klima çarpması, ceyran da kalma dahil) Alemlerin Rabbine sığınırız…
***
Amin diyin Müslümanlar!