Hocam! Bu sene hacca gidiyoruz. Şirketimiz bizi ilk önce Medine’ye götürüyor. Bize ne tavsiye edersiniz?
Allah (c.c) Haccınızı kabul eylesin. Mescid-i Nebi’de 40 vakit namaz kılmaya gayret edin. Mescid-i Nebi’de kılınan bir rekât namaz sevap bakımından 1000 rekât yerine geçer. Otel’de kılarsanız bu sevaptan mahrum kalırsınız. Her insana bu ziyaret nasip olmaz. Orada vaktinizi iyi değerlendirin. Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir hadis-i şeriflerinde; “Kim benim Mescidimde hiç ara vermeden kırk vakit namaz kılarsa, Cehennemden kurtuluş ve azaptan beraat vardır.” (Müsned, 3/155) Bir diğer hadislerinde “Vefatımdan sonra beni ziyâret eden, beni hayatımda ziyâret eden kimse gibidir” buyurmuştur. (Kenzül-Ummal, 15 / 651) Mescid-i Nebi’de yaptığınız bu ziyaret, Rasûlullah (s.a.v)’ı sağlığında ziyaret etmiş gibi olursunuz. Bu şuurla ziyaretlerimizi yapalım. Ayrıca orada sünnet ve edeplere son derece dikkat edelim. Seslerimizi Mescid-i Nebi’de yükseltmeyelim. Kimseyi incitmeyelim.
Bir okurumuz, hocam! Üç yıldır hac için müracaat ediyoruz, kur’a da bir türlü ismimiz çıkmadı. Biz ölürsek hac borçlusu olur muyuz? Diye sormuş.
Siz sebebini işlemişsiniz, hac’ca niyet etmişsiniz, hazırlığınızı yapıp müracaatınızı yapmışsınız. Ancak, hac’ca gitmek için bugünkü şartlarda resmi olarak istenen kur’a çıkmamış. Cenabı Hak (c.c) Kur’an da Kabe’ye ziyaret’te güç yetirme şartını getirmiştir. Dolayısıyla siz hac’ca gitmek için gerekli şartları taşıdığınız halde, bugünkü şartlarda buna güç yetiremediğiniz için sorumlu olmazsınız. Tabi, daha önceki durumunuzu bilemem. Daha önce bu kur’a şartı yokken, siz hac’ca gitme imkânınız olduğu halde gitmediyseniz, elbette sorumlu olursunuz. Size bu fetvayı verirken, sizin hac’ca gitme şartlarına yeni haiz olduğunuzu düşünerek bu fetvayı söylüyoruz.
Okurlarımız bu hafta genelde hac’la ilgili sorular sormuşlar. Hac’ca gidecek olanlar hazırlık yapıyor. Hac’ca kafileler halinde hacılarımız gitmeye başladılar. Güncel bir konu olduğu için bu sorular faydalı oluyor. Tüm okurlarımıza teşekkür ediyoruz. Hac’ca gidecek olan okurlarımızın yolları açık olsun, Allah (c.c) haclarını kabul eylesin bizlere de orada dua etsinler.
Hocam! Hac’da namazları seferi olarak mı kılacağız?
Kurban Bayramı’ndan 20 gün önce Mekke’ye giden kişi oradayken namazlarını mukim olarak kılar. Bu kişi Arafat’ta öğle ve ikindi namazlarını öğle vaktinde birleştirerek dörder rekat olarak kılar. Orada mukim olan imamların arkasında namaz kıldığınız sürece imama tabi olarak kılarsınız.
Hocam! Benim babam vefat etti O’nun adına hac yapabilir miyim?
Ölen bir kimse ölmeden önce kendisi adına hac yapılması için vasiyet etmişse vasiyetinin yerine gerilmesi gerekir. Vasiyet etmemişse, isterse varisleri onun adına hac yapabilirler. Nitekim hac’ca gitmeyi adayan fakat eda etmeden ölen kadın’ın bir kardeşi ne yapması gerektiğini öğrenmek için, Peygamber Efendimiz (s.a.v)’e O’nun yerine hac yapabilir miyim? diye sorunca, Peygamber Efendimiz (s.a.v); “Ölen kardeşinin borcu olsaydı öder miydin? Diye sorunca, Adam; “evet öderdim” deyince. Peygamber Efendimiz (s.a.v) “Allah’a karşı olan borcun ödenmesi daha evlâdır.” Buyurmuştur. (Nesâi, c.5, s.147) siz babanız adına hac yapabilirsiniz. O’nun sizin üzerinizde hakkı çoktur. Siz, o’nun adına hac yapmakla çok sevap işlemiş olursunuz.
Bir okurumuz güncel bir soru sormuş. Hocam! Domuz gribi aşısı yaptırmak caiz midir?
Böyle bir soru ile ilk defa karşılaşıyoruz. Domuz grip aşısı derken, herhalde okurumuz domuzun haram oluşundan hareketle bu soruyu soruyor. Bu gribin kendisi domuz değil. Bu mikrop ilk defa domuzda görüldüğü için bu isim verilmiştir. Dolayısıyla domuz gribi aşısının domuzla bir ilgisi yok. Bu aşı’nın mahiyetini ben bilemem. Ben sağlıkçı değilim, benim branşım değil. Bu aşıda domuzla ilgili herhangi bir madde yoksa elbette caizdir. Türk halkının büyük bir kısmı bu aşıyı vurdurtmak istemiyor. Herhalde bu aşı’nın isminden dolayı bir çekince söz konusu veya ilk defa denendiği için böyle bir kanaate varılmış olabilir.
Bu aşı’yı yaptıralım mı diye soruyorsanız; Bu konuda ben yaptırın veya yaptırmayın diyemem. Çünkü bu sizin sağlığınızla ilgili bir konu. Ayrıca hayati bir mesele. Bu konuda siz karar vereceksiniz. Ayrıca ben sağlıkçı değilim bu konuda bir fikir beyan etmem doğru olmaz. Sağlığımızı korumak için her türlü tedbiri alalım. İslâm dini sağlığı korumaya büyük önem vermiştir. Bunun için Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir hadis-i şeriflerinde; “Temizlik imandandır.” Buyurmuştur. Bu sebeple Müslümanlar günde beş defa abdest alırlar. Yemeğe başlarken ve yemekten sonra ellerini yıkarlar. Şimdi bu grip salgınında doktorlar şiddetle ellerin yıkanmasını tavsiye ediyor. İslâm dîni karantinaya da büyük önem vermiştir. Peygamber Efendimiz (s.a.v), “Bir yerde veba varsa oraya girmeyin, veba olan yerden dışarı çıkmayın.” Buyururken karantinanın ne kadar önemli olduğuna işaret etmektedir. H.z Ömer (r.a), Suriye’de bir veba salgını olduğu için Suriye’ye girmeden Medine’ye geri dönmüştür. Tüm okurlarımıza Cenabı Hak’tan sağlık, afiyet ve huzurlu günler dilerim.
Allah (c.c) Haccınızı kabul eylesin. Mescid-i Nebi’de 40 vakit namaz kılmaya gayret edin. Mescid-i Nebi’de kılınan bir rekât namaz sevap bakımından 1000 rekât yerine geçer. Otel’de kılarsanız bu sevaptan mahrum kalırsınız. Her insana bu ziyaret nasip olmaz. Orada vaktinizi iyi değerlendirin. Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir hadis-i şeriflerinde; “Kim benim Mescidimde hiç ara vermeden kırk vakit namaz kılarsa, Cehennemden kurtuluş ve azaptan beraat vardır.” (Müsned, 3/155) Bir diğer hadislerinde “Vefatımdan sonra beni ziyâret eden, beni hayatımda ziyâret eden kimse gibidir” buyurmuştur. (Kenzül-Ummal, 15 / 651) Mescid-i Nebi’de yaptığınız bu ziyaret, Rasûlullah (s.a.v)’ı sağlığında ziyaret etmiş gibi olursunuz. Bu şuurla ziyaretlerimizi yapalım. Ayrıca orada sünnet ve edeplere son derece dikkat edelim. Seslerimizi Mescid-i Nebi’de yükseltmeyelim. Kimseyi incitmeyelim.
Bir okurumuz, hocam! Üç yıldır hac için müracaat ediyoruz, kur’a da bir türlü ismimiz çıkmadı. Biz ölürsek hac borçlusu olur muyuz? Diye sormuş.
Siz sebebini işlemişsiniz, hac’ca niyet etmişsiniz, hazırlığınızı yapıp müracaatınızı yapmışsınız. Ancak, hac’ca gitmek için bugünkü şartlarda resmi olarak istenen kur’a çıkmamış. Cenabı Hak (c.c) Kur’an da Kabe’ye ziyaret’te güç yetirme şartını getirmiştir. Dolayısıyla siz hac’ca gitmek için gerekli şartları taşıdığınız halde, bugünkü şartlarda buna güç yetiremediğiniz için sorumlu olmazsınız. Tabi, daha önceki durumunuzu bilemem. Daha önce bu kur’a şartı yokken, siz hac’ca gitme imkânınız olduğu halde gitmediyseniz, elbette sorumlu olursunuz. Size bu fetvayı verirken, sizin hac’ca gitme şartlarına yeni haiz olduğunuzu düşünerek bu fetvayı söylüyoruz.
Okurlarımız bu hafta genelde hac’la ilgili sorular sormuşlar. Hac’ca gidecek olanlar hazırlık yapıyor. Hac’ca kafileler halinde hacılarımız gitmeye başladılar. Güncel bir konu olduğu için bu sorular faydalı oluyor. Tüm okurlarımıza teşekkür ediyoruz. Hac’ca gidecek olan okurlarımızın yolları açık olsun, Allah (c.c) haclarını kabul eylesin bizlere de orada dua etsinler.
Hocam! Hac’da namazları seferi olarak mı kılacağız?
Kurban Bayramı’ndan 20 gün önce Mekke’ye giden kişi oradayken namazlarını mukim olarak kılar. Bu kişi Arafat’ta öğle ve ikindi namazlarını öğle vaktinde birleştirerek dörder rekat olarak kılar. Orada mukim olan imamların arkasında namaz kıldığınız sürece imama tabi olarak kılarsınız.
Hocam! Benim babam vefat etti O’nun adına hac yapabilir miyim?
Ölen bir kimse ölmeden önce kendisi adına hac yapılması için vasiyet etmişse vasiyetinin yerine gerilmesi gerekir. Vasiyet etmemişse, isterse varisleri onun adına hac yapabilirler. Nitekim hac’ca gitmeyi adayan fakat eda etmeden ölen kadın’ın bir kardeşi ne yapması gerektiğini öğrenmek için, Peygamber Efendimiz (s.a.v)’e O’nun yerine hac yapabilir miyim? diye sorunca, Peygamber Efendimiz (s.a.v); “Ölen kardeşinin borcu olsaydı öder miydin? Diye sorunca, Adam; “evet öderdim” deyince. Peygamber Efendimiz (s.a.v) “Allah’a karşı olan borcun ödenmesi daha evlâdır.” Buyurmuştur. (Nesâi, c.5, s.147) siz babanız adına hac yapabilirsiniz. O’nun sizin üzerinizde hakkı çoktur. Siz, o’nun adına hac yapmakla çok sevap işlemiş olursunuz.
Bir okurumuz güncel bir soru sormuş. Hocam! Domuz gribi aşısı yaptırmak caiz midir?
Böyle bir soru ile ilk defa karşılaşıyoruz. Domuz grip aşısı derken, herhalde okurumuz domuzun haram oluşundan hareketle bu soruyu soruyor. Bu gribin kendisi domuz değil. Bu mikrop ilk defa domuzda görüldüğü için bu isim verilmiştir. Dolayısıyla domuz gribi aşısının domuzla bir ilgisi yok. Bu aşı’nın mahiyetini ben bilemem. Ben sağlıkçı değilim, benim branşım değil. Bu aşıda domuzla ilgili herhangi bir madde yoksa elbette caizdir. Türk halkının büyük bir kısmı bu aşıyı vurdurtmak istemiyor. Herhalde bu aşı’nın isminden dolayı bir çekince söz konusu veya ilk defa denendiği için böyle bir kanaate varılmış olabilir.
Bu aşı’yı yaptıralım mı diye soruyorsanız; Bu konuda ben yaptırın veya yaptırmayın diyemem. Çünkü bu sizin sağlığınızla ilgili bir konu. Ayrıca hayati bir mesele. Bu konuda siz karar vereceksiniz. Ayrıca ben sağlıkçı değilim bu konuda bir fikir beyan etmem doğru olmaz. Sağlığımızı korumak için her türlü tedbiri alalım. İslâm dini sağlığı korumaya büyük önem vermiştir. Bunun için Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir hadis-i şeriflerinde; “Temizlik imandandır.” Buyurmuştur. Bu sebeple Müslümanlar günde beş defa abdest alırlar. Yemeğe başlarken ve yemekten sonra ellerini yıkarlar. Şimdi bu grip salgınında doktorlar şiddetle ellerin yıkanmasını tavsiye ediyor. İslâm dîni karantinaya da büyük önem vermiştir. Peygamber Efendimiz (s.a.v), “Bir yerde veba varsa oraya girmeyin, veba olan yerden dışarı çıkmayın.” Buyururken karantinanın ne kadar önemli olduğuna işaret etmektedir. H.z Ömer (r.a), Suriye’de bir veba salgını olduğu için Suriye’ye girmeden Medine’ye geri dönmüştür. Tüm okurlarımıza Cenabı Hak’tan sağlık, afiyet ve huzurlu günler dilerim.