Devri de, devranı da!

Hüzeyme Yeşim Koçak

Kısaca bazı haberlere göz atalım:

Sosyal medyada “… tanınmak, şöhret olmak ya da ‘tık’ almak için kendi hayatını dahi tehlikeye sokan insanlar var. Çünkü tıklandıkça şöhreti artıyor. Hatta istediği şöhret, tanınma durumu yaşanmadığı zaman intihar eden gençler de görüyoruz.”

“Genç kesimin ‘Bana bir şey olmaz ‘ düşüncesiyle tedbirleri kulak ardı ettiğini belirten Koca, son bir aydaki pozitif vakaların yaş ortalamasının hızla düştüğüne dikkat çekti. ‘En fazla vaka 25-45 yaş arasında tespit edildi’ dedi.”

“Türkiye’de rektörler araştırması, üniversiteleri yöneten hocaların bilim üretmeyi bırakıp tweet attığını ortaya koydu. Akademik başarısı en düşük 72 rektörün 56’sı günde 100’den fazla paylaşım yaptı. Yüzde 34’ün uluslararası bir makalesi yok. Yüzde 36’nın hiçbir çalışması atıf almadı.”

“Polis, seslerini duyurmak isteyen 15 Temmuz gazi ve şehit yakınlarına müdahale etti, arbede çıktı ve iki kişi yaralandı. (…)Tarih olayı şöyle anlatırdı: Devlet 15 Temmuz günü devleti kurtaranları derdest etti.”

“Kıdem tazminatının Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) adı altında fona devredilmesine karşı çıkan işçiler, örgütlü oldukları sendikaların çatısı altında Türkiye genelinde protesto gösterileri düzenledi.”

“Covıd-19 En Az 6 Milyon İstihdam Kaybına Yol Açtı. Covıd-19 Etkisiyle Revize Edilmiş Geniş Tanımlı İşsizlik 13 Milyonu Aştı.”

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, Mayıs ayı iş cinayetleri raporunu açıkladı.

Mayıs ayında yaşanan iş cinayetlerinde yaşamını yitiren işçilerin sayısı en az 156.

Rapora göre 156 işçiden en az 29’u Corona virüsünün yol açtığı Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirdi.”

“Kanal İstanbul’un 3 etabı onaylandı.”

“Türkiye, özgürlükler açısından 41 OECD ( Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü) ülkesi arasında sonuncu. Basın özgürlüğünde de 180 dünya ülkesi arasında 157.ci”

Sanırım zengin, sorunsuz, müreffeh bir ülke olmamızın sonucu: “İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri’nden sonra yurt dışında en aktif olan ikinci orduya sahip. Türkiye’nin halihazırda 12 ülkede askeri varlığı söz konusu. Ayrıca bu ülkelerden bazılarında askeri üssü de var.”

Bu haberlere ve daha fazlasına istediğiniz gibi sessizce yorum yapabilir, görüş belirletebilirsiniz.

Elbette memleketin halinden, gidişinden memnun, mesut, musmutlu olan talihliler gurubuna da dâhil olabilirsiniz.

“İstersem hicv eylerim dünyayı bi-perva” diyen Halil Nihat Boztepe(1880-1949), olumsuzlukları eleştiren şiir ve yazılarıyla dikkat çekmiş bir Şairimiz. Onun bu tarz bir şiirine bakalım ve analım:

 “DEVRİ DE, DEVRANI DA!*

Hiçe saydım cümle meb’usanı da ayanı da,

Yılmadan hicveylemekten devri de dermanı da!

Bak şu İstanbul serapa oldu bir yangın yeri,

Farkeden yoktur bugün mamuru da viranı da!

Farkı yok yazdan kışın asla değişmez kostümüm,

 Kahpe devrin bence bir kanunu da nisanı da!

Görmedim dünyada ben gönlünce olgun bir kişi,

Görmem asla bulsa sinnim kırkı da doksanı da!

Dün okurken şair Ahmet Haşim’in bir şiirini,

Eyledim gaip tamamen aklı da iz’anı da!

Bir zamanlar saklıyordum canı bir canan için,

Aldı lakin şimdi açlık canı da cananı da!

Kırk kuruş verdim dün akşam bir kavun aldım, düşün,

Kırk kuruş versem alırdım eskiden bostanı da!

Dinleyen yok, muttasıl söyler durursun Nihat,

Sen okursun yazdığın mâniyi de destanı da!”

Halil Nihat Boztepe, 1949’da maalesef canına kıymış. Her şey bir yana, intiharlar son derece üzücüdür.

Ben bugünlere erişseydi, yani zamanımızda yaşasaydı, neler yazacağını merak ediyorum.

*Adem Eyüp Yılmaz, Edebiyat ve İntihar

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.