Cumhurbaşkanı adayı ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, iktidar yetkililerini yalancılık ve ikiyüzlülükle suçlayarak, "Yalan, ikiyüzlülük, riya bunlarda. Şeytani yöntemler bu topraklardan defolup gidecek, bu toprakları cennete döndüreceğiz." dedi.
Demirtaş, Van'da toplanan kalabalığa hitap etti. Ülkede şeytani yöntemlerle insanların ayrıştırıldığını anlatan Demirtaş, "Ellerinde ne imkan varsa şeytanın aklına gelmeyecek zulüm ve yöntemi denediler. Eminim ki şeytan bile şaşırmıştır. Yalan, ikiyüzlülük, riya bunlarda. Şeytani yöntemler bu topraklardan defolup gidecek, bu toprakları cennete döndüreceğiz. Gittiğimiz her yerde, dokunduğumuz her insanda bir yara gördük. Acısı olmayan, zulüm görmemiş bir insan yok. Her yerde namusuyla para kazanmaya çalışıp zulüm görmeye çalışan insanlar gördük." diye konuştu.
'Tek dil, tek ırk' diye bir hikaye uydurulduğunu söyleyen Demirtaş, "Bu hikayeyi her yerde anlatıyorlar, inanmayanı terörist ilan ediyorlar. Biz ya bu safsatayla yaşayacağız ya da yeni hikayeyi yazacağız. Bu hikayede Türk Türklüğüyle, Kürt Kürtlüğüyle, Ermeni Ermeniliğiyle var. Bu hikayede herkesin kardeşçe yaşadığı bir ülke var. İşte biz bu hikayeyi hayata geçirmek için çalışıyoruz." ifadelerine yer verdi.
'BİRBİRİMİZE DÜŞERSEK IŞİD YÖNÜNÜ BURAYA ÇEVİRECEK'
"Soma'da yaşandığı gibi emekçinin Türk'ü Kürt'ü yoktur. Bu olaydan sonra daha iyi anlaşıldı" diye konuşan Demirtaş, şöyle devam etti: "Aramıza duvar ördüler, birbirimize ulaşamayalım diye. Şimdi o duvarları tırmanarak aşmıyoruz, o duvarları yıkıyoruz. Bizim mezheplerimiz utanılacak bir durum değildir. Bunu sorgulama, yuhalatma hakkı hiç kimsenin elinde olamaz. Böyle giderse bu ülke 50 parçaya ayrılacak. Bu ülkede korkmadan kim yaşıyor? Tayyip Erdoğan ve etrafındakiler. İnsanlar korkuyorlar kardeşlerim. Sadece devletten değil birbirinden korkuyorlar. Bu ne zamana kadar devam edecek? Birbirimizden korkarak mı yaşayacağız yoksa yeni bir hikaye mi yazacağız? Birbirimize düşersek IŞİD gibi terör örgütleri yönünü buralara çevirecek. Çaresizlik içerisinde boynumuzun ne zaman vurulacağını bekleyecek değiliz. Şimdi kendi topraklarımızda kendi demokratik oluşumumuzu meydana getirmeliyiz. İlk hedefimiz Çankaya'daki bir numaralı koltuk. Bu koltuk halkın koltuğu, onların tapulu malı değil. O koltuğu sen kendine layık görüyorsun da neden Kürt'e, Türk'e, Laz'a, Çerkez'e layık göremiyorsun?" CİHAN