Demirtaş: Şiddet Çağrısında Bulunmadık, İnsanları Silaha Davet Etmedik

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, parti olarak asla şiddet çağrısında bulunmadıklarını söyledi. Demirtaş, “ Gerek çağrımız gerekse kendisini sorumlu hisseden insanlar sokağa çıktı. Hopa'da da...

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, parti olarak asla şiddet çağrısında bulunmadıklarını söyledi. Demirtaş, “ Gerek çağrımız gerekse kendisini sorumlu hisseden insanlar sokağa çıktı. Hopa'da da Antalya'da, hiçbir yerde şiddet kullanılmadı. Asla şiddet çağrısında bulunmadık. İnsanları silaha davet etmedik. Halkımızı göreve davet ettik ve binlerce kez teşekkür ediyoruz ki, halkımız duyarlı davrandı. Sabaha kadar dünyayı ayağa kaldırdılar, Kobani’nin sesi duyuldu.” dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, DTK Eş Genel Başkanı Selma Irmak, DBP Eş Genel Başkanları Emine Ayna ve Kamuran Yüksek ile birlikte Diyarbakır’da basın toplantısı düzenledi. Türkiye’de birkaç gündür yaşanan şiddet olaylarında hayatını kaybeden 23 kişiye Allah'tan rahmet dileklerinde bulundu. Yaşananların iyi analiz edilmesi gerektiğini anlatan Demirtaş, “Vicdanı şekilde tahlil yapamazsak yarın nereye gideceğimizi kestiremeyiz. Ortadoğu’nun bu kaotik ortamında neredeyse 30 yıldır yaşanan iç savaşlar çatışmalar ve Türkiye’ye yansımalarını basit bir HDP karalamasıyla tarif edip dosyayı kapatanlar hata yapmış olur. HDP'nin çağrısının sonucuyla deyip olup bitenlerden bir şey anlamamış demektir.” diye konuştu. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan defalarca "Suriye bizim iç meselemizdir" dediğini, bugünün Başbakan Davutoğlu’nun ise "Suriye'de yaşananlara kayıtsız kalamayız, iç meselemizdir" dediğini hatırlatan Demirtaş, “Ama mesele Kobani olunca 'başka ülke meselesi neden iç meselemiz yapıyorsunuz.' dendi. Bunlar kırılma oluşturdu. Kobani'de yaşanan bizim evimizin iç meselesidir.” ifadelerini kullandı.

ÖSO’ya aleni olarak 2 bin TIR'dan fazla silah gönderildiğini iddia eden Demirtaş, IŞİD'ın kullandığı silahların bir kısmının Türkiye'den giden silahlar olduğunu ve bunun toplumda kırılmaya neden olduğunun altını çizdi. Demirtaş, Kobani için ise insani bir yardım TIR’ı için hükümetle defalarca görüşme yaptıklarını kaydetti. IŞİD'ın önceden konulan silahlara el koyduğunu ve 100 yıldır çözülememiş Musul sorununu 4 saatte çözdüğünü dile getiren Demirtaş, “Daha sonra Şengal'de Ezidiler katledildi. Ezidi kadınları, kaçırarak sattı. Bütün bunlar yaşanırken, Türkiye'den ciddi bir destek görmediler. Bunların hepsi kırılma oluşturdu. IŞİD karşı açık bir tavrı halkımız görmedi. Arkalarında güçlü devletin ve Türkiye'nin olmadığını hissetti Kürtler. Bu kırılmayı oluşturan biz değiliz. Tecavüz çetesi, Kobani'ye evimizin içine girmeye çalışıyor. Kobani’ye girip, oradaki insanların kellesini kesip kadınları satma çağrısında bulunuyor. 'Kürtlerin kadınları helaldir' diye fetva çıkarıyorlar. 25 gündür halkımız bu çeteye karşı görkemli bir mücadele sergiliyor.” diye konuştu. “Biz kendi hükümetimizden vatandaşı olduğumuz ülkeden bu katliama da sessiz kalmayayım diye çağrı yapıyoruz. Fakat IŞİD karşı sert bir eleştiri bile yapmayanlar halkı copluyor. Bunlar duygu kırılması yapıyor.” dedi.

“HÜKÜMETTEN ŞİDDETİ TIRMANDIRAN AÇIKLAMALAR GELDİ”

Eylemlerinde şiddet olmadığını anlatan Demirtaş, Varto’da bir gencin öldürülmesinin ardından şiddetin yaşandığını anlattı. Demirtaş, “Hemen arkasından bazı yerlerde sivil kişilerin karanlık kişilerin silahlı göstericileri ateş ettiği haberi geldi ve filim koptu. Arkasından şiddeti tırmandıran açıklamalar hükümetten duymaya başladı. Provokatörler devreye girerek, şiddeti tırmandırdı, yağma, büst ve bayrak yakma olaylarıyla görkemli halk duruşunu başka yere çekmeye başladılar. Biz ısrarla halkın bu onurlu duruşunu doğru yöne kanalize etmeye çalıştık. Tahrik edenleri bulmak hükümetin görevidir. Hükümet biz değiliz. Gösteriler başladığında sayın Erdoğan, Kobani düştü düşecek ve dedi ve insanların öfkesini artırdı. Kobani'nin düşmeyeceğini mesajını bekliyorduk halk da bunu bekliyordu. Silahlandırılmış sivil kişilerin toplum içine nasıl konulduğunu HDP'ye sormasınlar. Bizler siyasal sivil kurumlardır. Hükümet merak ediyorsa bunları bulması kolaydır.” diye konuştu.

Halkın halklararası çatışmaya sürükleyecek bir yaklaşımdan uzak durması çağrısında bulunan Demirtaş, “En büyük tehlike inançlar arası kimlikler arası bir çatışmadır. Türkiye, Suriye olsun diye uğraşsın olanlar var biz bunlardan değiliz.” dedi.

“ŞİDDET DURMALIDIR”

Şiddetin karşılıklı şekilde şu saatten itibaren durması gerektiği anlatan Demirtaş şöyle devam etti: “Şunun altını çizmek istiyorum. Dün geceden itibaren Öcalan'ın görüştük. Kendisinin katliam tehlikesine karşı diyalog hızlandırma yöntemini tavsiye ettiğini belirtmek istiyoruz. Bütün bu gösteriler sırasında başka parti mensupları ile ciddi çatışmalar yaşandı. Bütün parti ve yöneticileri duyarlılık çağrısı yapıyoruz. DTK'nın bu konuda çabası devam edecektir. Kimseye şiddet kullanın, çağrısında bulunmadık. Anayasal demokratik hak çerçevesinde. Şiddet kesinlikle olmamalı. Yakma yıkma silah olmamalı. Bu bizim önerdiğimiz yöntem değil. Bütün tarafların bu çağrımıza uymasını rica ediyoruz. Kobani’ye sahip çıkmanın yol ve yöntemleri var.”

CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri